"Aşk, bir bedende iki kişi."
“Ey aşk...! bir mucize gerçekleştir şimdi
Şapkandan bir kumru havalansın
Bana öyle büyük ki bu kalp,
Gelsin yüreğime yuvalansın”
Kitabı okurken sımsıcak bir yürek buldum. Yaşam kavgasının molalarında, sıcacık bir poğaça, buğusu üstünde demli bir çay, sevgi ve vefayla beslenmiş hoş bir muhabbet, zifiri
Romantik, lirik, sembolist, sürrealist, doğasever, halkçı, komünist… her bir tanım neruda için söylenilebilir.
Pablo Neruda henüz ilk zamanlarda dönemin bir edebiyat dergisi olan “selva austral’de” “Pablo Neruda” takma adıyla yazmaya başladı. Pablo: “neruda” ismini çek şair olan “jan neruda’nın anısına seçmiştir. Şöyle diyor: “adımı on dört
"SEN OLMASAYDIN, SEN OLMASAYDIN, VARLIĞI YARATMAZDIM !"
O ki olmasaydı, topyekün oluş olmayacaktı.
İşte O...
O kadar evvel ve o kadar üstün...
Bir arada sebep ve netice...
Peygamberimiz Olmadan Varlık olarak var olmayacaktı. İşte size neden o varlık var onu anlatmak istiyor yazar bizlere,hadis ve tefsirde açıklayayım
Sabahın o sessiz ve soğuk ayazında telaşlı adımlarımla yürüyorum. Ellerimi ısıtmayı düşünüyorum bir ara zira eldivenlerle aramız pek iyi değil.. sonra vazgeçip o küçük sıcaklıktan, soğuğu yaşamı daha çok hissedebilmek adına ellerimi boşlukta dans ettiriyorum. Biraz mavilik alıyor gökyüzünden parmaklarım ve gün ışığının o küçük
Son zamanlarda okumalarıma felsefe ağırlıklı kitaplara yer verdiğimi ve bu minvalde bazı noktalarda bilgisiz ve anlama zorluğu yaşadığımı fark edip felsefenin ilk nerede varolduğunu, tanrıların filozofların, teogoni ve kozmogonilerini, felsefelerini, arkhesinin ne olduğunu, daha net ve anlaşılır bir tanımını öğrenmem gerektiğine karar vererek
1- Yağmur Adam (Otizm)
2- Benim Adım Sam (Zeka geriliği olan bir baba ve kızı)
3- Sol ayağım (Fiziksel engeli olan bir adam)
4- Guguk Kuşu (Psikiyatri kliniğinde geçen olaylar)
5- Aklım Karıştı (Psikiyatri kliniğinde geçen olaylar)
6- Akıl Oyunları (Şizofreni)
7- Wilber Ölmek istiyor (İntihar ve Depresyon)
8- İçimdeki Deniz (Ötenazi isteyen bir
(Spoiler içerir)
Fakir Baykurt... Ülkemizin gelmiş geçmiş en değerli kalemlerinden bir adam. Pek çoğumuzun ismini, kitabı filme, diziye uyarlandığı vakit duyduğumuz bir yazar. Kendini halkın eğitimine adayan Anadolu'nun en kıymetli filizlerinden, Köy Enstitülü gerçek bir öğretmen. Kaleminin ucunu kıranlara karşı, büyük bir kararlılık ile,
Dili çok güzel, sade ve akıcı. Altı çizilecek ve alıntı yapılabilecek yığınla satır dolu bir kitap. Şahsen ben okumaktan büyük keyif aldım, yaşamın her alanından izler buldum. Hiç bitmesin istediğim “Bir Delinin Senfonik Dokundurmaları” isimli şiirini aşağıya alıyorum.
-Sevgi,
Kilidi olmayan tek hazinedir.-
-Sevgisiz kalp ışık girmeyen mabet
Sanlar, Arhuacolar, Wiwalar ve Kogiler, Kiowalar, Barasanalar, Makunalar, Penanlar, Gitxsanlar, Wet'suwet'enler, Haidalar, İnuitler, Polinezyalılar ve diğerleri...
Böyle tek tek okunduğunda herhangi bir anlam yüklemekte zorlandığımız bu isimler, aslında içinde yaşadığımız dünyanın muhtelif yerlerine gizlenmiş, kendi kültürlerini, kendi yaşam
Dişi Kurdun Rüyaları, romanın Türkiye’deki ismidir. Orijinal adı Kıyamat’tır. İdam Yeri, Kader Ağı gibi isimleri de vardır. Nihayetinde bunların hepsi romanın içeriğine uygundur.
1988 yılında neşredilen Dişi Kurdun Rüyaları, büyük Aytmatov'un enfes üslubuyla tezyin ettiği iç içe hikayelerden oluşmakta. Özellikle Akbar ve Taşçaynar'ı anlattığı
"Söz, eylemin gölgesidir." - Demokritos
1. Giriş:
Bu inceleme yalnızca kitap üzerine olmayacak. Felsefe Tarihi’ne doğru çok kısa bir yolculuk gerçekleştirecek ve sonrasında Doğa filozoflarından bahsederek Atomcu felsefeye geçeceğiz. Ek olarak,
Başlangıçta sadece SU vardı.
Evvelce gök, ay, güneş, hava, ateş, toprak ve ağaç yoktu: Sadece SU vardı.
....
SU kaybolmaz. SU döner. SU dolaşır. SU akar.
SU gezer. SU uçar. SU yutar. Su uyur.
Ve SU bilir.
Buket Uzuner'in “Tabiat Dörtlemesi” olarak planladığı ‘Su, Toprak, Hava ve Ateş’ serisinin ilk kitabı