İsmail Hakkı Yılanlıoğlu da ebedî âleme göçtü. Bir yüce dağımız daha devrildi. Cenaze namazını, Kastamonu'nun o meşhur Nasrullah Camii'nde "Er kişi niyetine" kıldık. İsmail Hakkı Yılanlıoğlu dünyaya "er kişi" olarak geldi. Yetmiş dört yıllık ömrünü tam bir "er kişi" olarak tamamladı. Ve gönül kubbemize tam bir
Üçüncü Hüccet:
İşte bir numune olarak Tevrat,
İncil,
Zebur'un Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm'a ait âyetlerinin birkaç numunesini göstereceğiz:
Birincisi:
Zebur'da şöyle bir âyet var:
اَللّٰهُمَّ ابْعَثْ لَنَا مُق۪يمَ السُّنَّةِ بَعْدَ الْفَتْرَةِ "Mukîmü's-Sünne" ise,
ism-i Ahmedîdir.
İncil'in âyeti:
قَالَ الْمَس۪يحُ
Ateş'in Dursun' a gönderdiği yazının Dursun'ca kırpılmamış hali
Kitabının 263-268 nci sayfalarında Turan Dursun, benim yazdığım bir mektuptan söz ediyor. 2000 e Doğru Dergisinin, 11 Mart 1990 tarihli ve 11 sayılı nüshasında yayinladığı, Ayın yarılması ile ilgili
ayeti ele alarak "Kur'ân'da Bilim Dişı şeyler bulunduğu"nu iddiâ eden
yazısı üzerine, bir cevap hazırlayıp Dergiye gönderdim -kendine değil-