Yarım Kalan Öyküler
Yarım Kalan Öyküler; farklı yaşamları, aşkları, sevdaları, kâh tebessüm ettiren, kâh hüzünlendiren kıyıda köşede kalmış yaşanmışlıkları barındıran bir kitap… Günümüz genç yazarlarından, Erdal Arslan'ın, bu kitabı da zamanın daha değerli olduğu, hayatın daha çok mahalle aralarında zuhur bulduğu doksanlı yıllardan bu güne bizleri nostaljik öykülerle buluşturmaktadır. Yazarın, dönemin Türkiye'sinin doğusundan batısına hatta ülke sınırlarını aşan öykülemeleri hepimizin gördüğü, yaşadığı veya bizzat yaşamasa da duyduğu hayat hikâyelerini ele alır. Yazarın; yaşantılarının arasından cımbızla çektiği ve ustalıkla işlediği bu öyküler, görünen o ki; döneminin nitelikli eserleri arasında yerini alacak. Zaten her hayatta yarım kalan bir öykü yok mudur? -Yasemin Küçük- (Tanıtım Bülteninden) dr.com.tr/Kitap/Yarim-Kal...
Barfi. Aşkın dile ihtiyacı yoktur.
Günümüz aşkları hazır yemek gibidir. Midenize eriştiği anda olay biter... Ve soğuk mahkeme salonlarında biter.
Reklam
Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: ''Beni sev! Beni sev!'' Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir. Kemal Sayar
Kemal Sayar
Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: '' Beni sev! Beni sev!'' Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir. Beni Sessiz de Sevebilir misin?, Kemal Sayar
Kemal Sayar
Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: "Beni sev! Beni sev!" Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir.
Kemal Sayar
Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: '' Beni sev! Beni sev!'' Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir.
Reklam
Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: '' Beni sev! Beni sev!'' Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir.
Kemal Sayar
Kemal Sayar
Ifadenin güzeli...
Elimden gelse hiç konuşmazdım’ der Konfüçyüs. ‘İyi ama o zaman nasıl anlatacağız insanlara?’ diye endişe eder öğrencileri. ‘Göğün kendisi konuşuyor mu ?’ diye devam eder Üstat. ‘Ama dört mevsim pekala birbirini izliyor ve bütün varolanlar çoğalıyor.’ Göğün ve aşkın konuşmaya ihtiyacı yok. Halden bilene ihtiyacı var. Hali okuyabilene. Halden anlayabilene. Oysa günümüz aşkları nasıl da bağırgan: ‘Beni sev! beni sev!’ Gerçek aşk sevilme ihtiyacının üstündedir, talep etmemeyi de bilmektir. Aşkın hakikati, aşığın susuşundadır, çektiği çilede, düştüğü çöldedir. Gönle düşen, dile düştüğünde, bazen yere düşer. ‘Sevdiğimi söylemez isem, sevmek derdi beni boğar’ diyen Yunus’a ne demeli o halde? Söylemek hep kelimelerle olmaz ya sevgili dost, hal de söyler. Gönülde olanı yere düşürme. Sessizce sev. Usulca. Kainatı telaşa vermeden. Melekleri ürkütmeden sev. Kemal Sayar
115 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.