Yeryüzü tamamen çürümüş ve şiddet dolu ,her yanda ahlaksızlığa rastlıyorum ,çünkü bütün sakinleri yanlış Yola sapmış , insanların kötülüğü büyük , bütün düşünceleri ve bütün arzuları şaşmaz biçimde ve yalnızca kötülüğe yönelik ....
- " (...) Eserler kimin için ki? Günümüzün, hiçbir şeye ilgi duymayan ve aydın olmayı "meslekî itibar" içinde bir şey zannedenlere bakıvermek, "aydın kim, aydın kimdir?" sorusunun, cevaplanmamış bir mesele olarak ortada durduğunu göstermeye yeter. [...]
- Bir toplumun entelektüel-aydın sınıfı, evvelâ "mücerretleri anlama istidadında olan" sınıftır; entelektüelin tarifi bizzat bu... Bundan başlayarak her şey ve her şeyde keyfiyetcilik davası..."
*
“Günlük yaşamın sıradanlığında, sessiz kalmış hikayelerin bir otobüs yolculuğu ile dışa vurumu. Her yolcu ayrı bir durak, ayrı bir yaşam. Biletinizi alın ve yolculuğa hazırlanın, geçmişin parçaladığı hayatlardan, günümüzün yitik insanlarına tanık olun.” 9/10
Ç News
*
“Ömer’in şöyle bir tespiti vardı. Biz toplum olarak pek tarih bilmiyoruz
“Meclisteki bireyler açıkça kitapları yakmanın işe yaramadığını, yazarların yakılması gerektiğini söyledi.”
Jean-Jacques Rousseau
*
Yazının icadından; Kil tabletlere, Kil tabletlerden; Rulo Papiruslara, Kodekslere, İpek Yazmalara, Kitaplara… Dünden, bugüne ve yarına... Ateşin çemberinden, kitabın tarihine bir
"Sevinç çığlıkları değil bunlar, acı dolu haykırışlar."
Yazarın kaleminden okuduğum ikinci kitabı. Başkomser Nevzat'ın bir efsane olduğunu göstermesi kaçınılmaz.
Kitabın konusuna gelirsek;
Başkomser Nevzat ve güzel ekibi, "Körebe" adının verildiği bir katilin bu defa peşindeler. Günümüzün kayanayan yarası olan ve bir türlü düzelmeyeceğine inanılan çocuk istismarı, mülteci sorunu ve organ kaçakçılığından bahsediliyor.
Kitabı okuduğunuz zaman bunların bizim için maalesef çok elim seyler olması. En kötüsü küçücük bedenlerin böyle tarifi zor kendini savunamadığı olaylara maruz kalmaları...
Ve kötülüklerin hiç bir zaman yok olmadığı.
Günümüzün sıkıntılarını iyi özetleyen bir kitap olmuş... Okuyacak olanlara keyifli okumalar diliyorum.
Bir kaç alıntı;
"Çünkü zaten kötüyüz, çünkü zaten kötülüklerden kurtulmamız mümkün değil, doğamızda var bu."
"Çünkü kötüler gider ama kötülük kalır..."
"Ben de masum değildim."
Daha önce listeye alınmış
bunu kesinlikle okumalıyım dediğim bir kitap değildi, ta ki biri uygun fiyata satınca hemen alayım dedim. İyiki aldım tanıdım okudum yazarın bu kitabını.
Bir mutfağı popüler kültür veya medya gibi araçlar belirliyorsa , o mutfaktan sağlıklı nesiller yetişmez diyor yazarımız.
Batı kültürünün tüm dünyaya bulaştırdığı gibi malesef bizlerin mutfağına kadar girmiş değerlerimizi yerle bir etmiş durumda
Kur’an bize en temizinden , helalinden yiyin diye emrediyor.
Ve malesef gıda ve tıbbi sektörün temizi, helalinden bulmak bi hayli zor. Bol katkılı maddeler, işlem görmüş kimyasallarla boğuşuyoruz resmen.
Resuluallah (s.a.v) bir hadisin de şöyle buyuruyor ; “ Öyle devir gelecek ki, insanoğlu aldığı şeyin helal den mi, haram dan mı olduğuna hiç aldırmayacak
Biz de o devir de değilmiyiz?
Her satırın altını çizdiğim bu kaynak günümüzün hastalığı olan şişmanlık, obezite, mutsuzluğumuzun nedenleri ve daha bir çok konu ayrıntılı bir şekilde bu kitapta bulabilirsiniz. Bir yemek tarifi kitabı gibi her bölümüne defalarca bakabileceğim bir baş ucu kitabı ️ sevgiler sağlıkla, kitapla kalın