Özlediğimden değil de zamanı geldiği içindi bir kere daha okumak istemem...ve hızlı hızlı atlayarak okudum, çünkü okumasam da ne olduğunu artık hatırlıyorum, hatırlamamak elde değil, 33 senedir okuyorum her sene, ve her sene, her okumada, kitabın sonunda, yine ağlıyorum. Şu anda hastayım, daha doğrusu hastalanıyorum; ancak bu beni yazmaktan
Jose Mauro de Vasconcelos’un 1968 yılında yazdığı, pek çok dile çevrilen ve ülkemizde de yazarın en tanınmış ve beğenilen eseri olan “Şeker Portakalı”, “Güneşi Uyandıralım” ile devam eden ve “Delifişek” ile de son bulan bir serinin ilk kitabıdır. “Şeker Portakalı” yazarın çocukluk günlerini anlatırken, “Güneşi Uyandıralım” gençlik, “Delifişek” ise
> Merhaba, bilmem farkında mısın? Ama bugün seninle yollarımız yine kesişti ve sen benim bir incelememi daha okuyacaksın. Ama maalesef üzülerek ifade etmem gerekir ki, bugün bu incelemem pek keyif verici geçmeyecek gibi görünüyor. Konu başlığından da anladığın gibi, bugün burada konumuz Zezé! Evet, evet o masum, kendi halinde, iç dünyasında
Şeker Portakalı, yaşamla beraber gelen beklenmedik olayların içinde kendini bulan Zeze'nin hikayesinden bahsetmekte. Yazarın yaşamını incelersek Zeze karakteri üzerinden kendi yaşamından izlere de yer vermekte. Zeze beş yaşında, yaramaz, meraklı ve bir o kadar da zeki bir çocuktur. Hikaye Zeze ve portakal fidanın arkadaşlığı üzerine kuruludur. Zeze'nin hem melek hem de şeytan yanı ise karakteri hakkında ilgi çekmeye yeterlidir. Bu hikaye için en uygun cümle, "Günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü" olacaktır.
Duygu yüklü bir kitap olmakla beraber her kesimin başucunda olma niteliği taşımaktadır.
-Neden hiç mutlu değilsin Zeze?
-Neden mutlu olmalıyım?
-Çünkü dünyaya bir kez geliyoruz.
-İyi ki bir kere geliyoruz Portuga..
-Neden?
-İkinci bir hayatı kaldıramazdım...
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022229bin okunma
Fakir bir ailenin zengin hayallere sahip beş yaşında belki ama olgun bir akla sahip, kendi deyimiyle "yaşamakla yükümlü" yaramaz çocuk Zeze günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü değil acıyı,sevgiyi öğreten, hissettiren küçük bir çocuğun öyküsü..
Bu romanı 12 günde yazdığını söyleyen yazar, eserine duyduğu sevgiyi “Ama onu 20 yıldan fazla taşıdım yüreğimde” sözüyle özetlemiştir.
Ancak bu kadar güzel özetlenirdi bu kitap.
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022229bin okunma
Kitabın konusunu ''günün birinde acıyı keşfeden küçük bir çocuğun öyküsü'' diye özetlemiş yazarımız..
Bence tam tersi, sürekli acı görüp, günün birinde sevgiyi keşfeden çocuk olmalıydı.
Ah Zeze, o kadar harika bir çocuksun ki.
Küçük bir çocuğun sürekli ailesi tarafından yaptığı her yaramazlıkta dayak yemesi, ailesinden sevgi
Şeker Portakalı