28 ekim 1923: yarın cumhuriyet ilan edeceğiz! ve ertesi gün
ankara hükümeti meclisleri meclisin açıldığı 1920den 1922ye dek gerek ulusal gerekse uluslararası politik, toplumsal, idari konularda aynı anda birçok mücadele vermiş, 1923 yılına da aynı mücadeleci kimliği ile girmiştir. 1923 yılının başlarında lozanda itilaf devletleri ile ekonomik konularda anlaşamayan ankara hükümeti lozanda görüşmeleri
600 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 29 days
Bilenler bilir, yabancı dille eğitim veren kurumlarda genelde bir seviyede “American Short Stories”, “Modern Short Stories” tarzı kitaplar okutulur. Öyküler -ingilizcesiyle “Short Story”ler- aslında Amerikan edebiyatının ve dolayısıyla bir dönem dünya edebiyatının belkemiğini oluşturmuşlardır. Rip Van Winkle, 39 Basamak ya da Walter Mitty hep o
Öyküler
ÖykülerFiliz Sarıalioğlu · İthaki Yayınları · 201779 okunma
Reklam
Zihni Özgür Bırakmak
George Dantzig anlatıyor: Berkeley'de California Üniversitesi Matematik Bölümü Öğrencisiydim. Her zaman ki gibi sınıfa geç girdim ve tahtadaki iki soruyu ev ödevi sanarak defterime geçirdim. O akşam, soruların üzerinde çalışırken bunun profesörün verdiği en zor ödev olduğunu düşündüm. Her gece, başaramasam da sırasıyla her iki problemin üzerinde saatlerce çalıştım. Birkaç saat sonra beynimde bir şimşek çaktı ve her iki problemi birden çözdüm. Ertesi gün cevapları okula götürdüm. Profesör, masanın üzerine bırakmamı söyledi. Masanın üzerinde kağıttan bir tepe oluşmuştu. Benim kağıdımın bunların arasında kaynayacağını düşünüp bir sıraya üzgünce oturdum. Altı hafta sonra bir Pazar sabahı kapının vurulmasıyla uyandım. Kapıda profesörü görünce dondum kaldım. 'George! George! diye bağırıyordu. Problemi çözmüşsün' dedi. "Tabiiki' diye cevap verdim. Çözmem gerekmiyor muydu?' diye sordum. Profesör, tahtaya yazılmış olan o iki problemin ev ödevi olmadığını, dünyanın önde gelen matematikçilerinin şimdiye kadar çözememiş oldukları iki ünlü problem olduğunu açıkladı. Birisi bana onların, iki ünlü çözülememiş iki problem olduğunu söyleseydi, sanırım onları çözmeyi denemezdim bile.
139 syf.
·
Not rated
·
Read in 3 days
Öncelikle belirtmek istediğim bir husus var. Dünya'da şu ana kadar 109 milyar insanın yaşamış olduğu iddia ediliyor. Nasıl ki herkesin gülüşü, yüzü ve parmak izi farklıysa, düşüncelerinin de farklı olması, öyle absürt bir husus değildir. Şahsımca asıl absürt olan, bunu kabul edemiyor olmaktır. Asıl absürt olan inançlardan ziyade insanların
Kabil
KabilJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201811.3k okunma
90 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 36 days
"Gözü peklik, özgür bir kafa, geniş görüşlülük demektir yetenek..." Çocukluğumun tiyatro gecelerine gittim. Sevgili dedemin tiyatro sevgisi sayesinde her ay ailece gidilen Ahmet Vefik Paşa tiyatrosu. Giderken herkesin pek şık olduğu çıkışta da mevsime göre sahlep, dondurma keyfi yapıldığı güzel anılar... Gelelim kitaba; öncelikle karakterlerin isimleri okurken karışıyor bu nedenle sürekli başa dönerek kitabı okudum. Aslında çok karakterde yoktu ama Rus romanlarının genel sorunu olan aynı kişinin birkaç adla anılması da kafa karıştırmaya yetiyordu. Ah Vanya Dayı ne alemsin sen? Zaman zaman güldürdün, çokça da düşündürdün... Kitaptaki tüm karakterlerin ortak paydası ise boşa harcanmış zamanda geçirdikleri amaçsız hayatlarında imkânı olmayan aşkları ile kaybettikleri fırsatlardan dolayı oluşan umutsuzluğu anlatıyor. Hep başkaları için yaşamış insanların kitabı. Pek de yabancı gelmedi doğrusu... Kendi amacı olmayan insanların durup hayatlarına baktıklarındaki mutsuzluk... Oysa ki hayatlarının başlarında bu romanda olduğu gibi tüm insanların da idealleri, hayalleri vardı... Ve fakat; günün birinde senin olmayan idealleri yaşarken bulduğunda kendini iki çare içinde buluyorsun... Ya bu deveyi gütmeyi ya da bu diyardan gitmeyi... Pek çoğumuzda olduğu gibi karakterlerde ne yazık ki gitmeyi başaramıyor... Sonuç olarak da çalışma perdesine saklanıp ölümü beklerken buluyorlar kendilerini... Ya Çehov da bu romanı şöyle yazsaydı; demeden edemiyorum. Kahramanlar hayallerine, ideallerine, aşklarına ulaşmak için bir adım atsalardı? Sonuç çok farklı olurdu değil mi? Ben kitabı beğendim, takdir sizlerin. Keyifli okumalar dilerim.
Vanya Dayı
Vanya DayıAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20168.9k okunma
Tüm gücüyle üstüne çöken zaman yüzünden omuzları giderek eğildi, görüşü bulanıklaştı, bazen günün ortasında yorulup kalıyordu.
Sayfa 55
Reklam
1,000 öğeden 531 ile 540 arasındakiler gösteriliyor.