Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Müslüm Gürses 03.03.2013
Kanserli Şehirlerin Son Azizi: Müslüm Gürses Hepimiz sığınma talep ediyoruz Müslüm Baba! Çocuğuna harçlık veremeyen hüzünlü babalar, sevdiği kıza açılamayan mahalle delikanlıları, ustasından yediği tokadı umursamasa bile hayatın yüzüne çarptığı tokattan çok canı yanmış tamirci çırakları, yüksek tavanlı, karanlık izbe mekânların ezeli
Düşman ile aramızdaki sınır: "DİL"
Cemil Meriç bir talebesinin Fatih Akşamsettin'de , İstanbul'da öldürülmesi üzerine şöyle söylüyor: "Şuurdu Sedat, samimiyet idi, imandı. Anlamıştı ki Babil Kulesi'ne dönen bu ülkenin ana davası dürüst insanlar arasında bir dil meydana getirmektir. Keşmekeş önce kelimeler dünyasında yok edilmelidir. Aynı dili konuşmayanların aynı bayrak altında toplanmaları, aynı mukaddeslere gönül vermeleri beklenemez. Kelam, insanın en yalçın kalesi ve eşsiz zaferler sağlayan silahıdır." (Söz Verilmiş Bahçe/Güven ADIGÜZEL,sayfa 16) Dilin sadece bir aktarım aracı olmadığını, dürüst insanları bir araya getirebilme gücüne sahip oluşunu ne güzel özetlemiş rahmetli Meriç. Her şey önce dilde başlıyor dilde bitiyor. Çarpıklığın, düzensizliğin, başıbozukluğun, sömürünün, zulmün, adaletsizliğin, haksızlıkların gerçekten yok olması için; dünyadan, kainattan ebeden uzaklaşması için önce kelime kelime, cümle cümle, şiir şiir, öykü öykü, roman roman etkisiz hale getirilmesi gerekmiyor mu? İyinin, doğrunun, güzelin, dürüstün ; iyi, doğru, güzel, dürüst kalabilmesi için, iyiliği, doğruluğu, güzelliği, dürüstlüğü zulme karşı koruyan yeni bir dile insanlığın ne çok ihtiyacı var. Haksıza haksızlığını, zalime zalimliğini gösterip onları durduracak,düştüğü çukurdan çıkaracak dile ne çok ihtiyaç var? Meşruiyet meselesi, dil meselesi, haklı olma,kalma mücadelesi. Haklıysak ne zaman yenildik, haksızken ne zaman kazandık?Dil dediğimiz düşmanıyla arasına ahlak sınırı çeken kelimeler bütünü değil mi? 28.02.2024
Reklam
Sınavda Çıkmayacak Sorular
teşekkür ediyorlar, çok yaşıyorlar, işe geç kalmıyorlar çeyrek altını önemsiyorlar, küresel ısınmayı ve beş çaylarını ortadoğu’yu ihtiyaç halinde seviyorlar, gökdelenleri her haliyle eve geç gelmeyi borsaya bağlıyorlar, geriye kalanları astrolojiye “konuşan tartı”lardan korkmuyorlar bir de, -ben bazen korkuyorum- artis diyorlar erken ölenlere
Güven Adıgüzel - Yusuf’un Çağırılması
Kuyu diyorum Yusuf çıkıyor, elma deyince sen Sağ çıkılmaz dublörün öldürüldüğü hiçbir filmden Susmayı öğrenemedik, konuşmak yüzyıldır en modern ayin Makaslanan kırmızı kurdeleler kadar umursanmaz rüyaya hayretim Ne çok efkârlardan geçiyoruz, ne de çok söylüyor şairleri dünya Yol mürşid’tir yürüyene, dünyanın diline pranga vurmak da öyle! Kuyu diyorum Yusuf çıkıyor, elma deyince sen Görgü şahitlerini hiç sevmedik ve piyango biletlerini Bir ‘ah’ kadar acemiydi bu törenler yağmurların hatrına suskun Ellerimize gökyüzünü doldurup beklesek de, kalbimiz kuyu. Rüyalara söz geçmiyor, gitmiyor başımızdan gömleğimizde kasten süslü dünya -Müsait bir ölümde inememek gibiyiz- ... youtu.be/5PadbnZkT-8?si=...
İnsanoğlunun halası olan dişi hurma ağaçlarının bir kadın gibi doğum yaparak "yavru" verdiklerini duymuştum evvelden. Ama doğurduğu yavrusu göreceği bir yere dikilmediği takdirde annenin küsüp solduğunu ve meyve vermediğini yeni öğrendim. Hayat koca bir hayret makamı. (GÜVEN ADIGÜZEL / Söz Verilmiş Bahçe)
burada böyle bir iletiyi ilk defa paylaşıyorum. burası benim sadece okumalarıma hasredilmiş; alıntı ve değerlendirmelerimi paylaştığım haricen paylaşım yapmadığım ağım. ihtiyaç halinde aramamak için, notlarımı kullanmak adına ve yazdıklarımın çöp olmaması gerekçesiyle ve kıyıda köşede kaybolmaması adına modern not defteri diyebileceğim yerim. ilk
Reklam
Sınavda Çıkmayacak Sorular
-manavlar da şiire inansın diye kırmızıydı belki elmalar- elmalar deyince aklıma annem geliyor ve taksitli sancılar bir yanağın elma oluşunu, devrik cümlelerle düşünüyorum… -sigortalı bir işe girmeden âşık olunmuyor- Güven Adıgüzel
Yusufun çağırılması
Kuyu diyorum Yusuf çıkıyor, elma deyince sen İdeolojiler kaybederken yüksek sesle bekliyoruz, farkındayız dünya hali, ey ahali! Akşamüstlerine çökmüş kederlere siperlenirken binlerce kez yenilmiş çocuklar Evinize dönün çağrısı kadar, yoksulluk da modadır bundan böyle her mevsim Bir filmde görmüştüm; çocuktur en yakını Allah’ın ve tüm köşe başları
603 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.