Düzen ve güven kadar ürkütücü bir şey yoktur. Hiçbir şey. Hiçbir korku... Aklını en acı olana, en derine, en sonsuza atmışsan korkma. Ne sessizlikten ne seslerden ne gündoğumundan ne gün batımından. Sakin ol. Öylece dur. Yaşamdan geç. Kentlerden geç. Sınırları aş. Gülüşlerden geç. Anlamsız konuşmaları dinle, galerileri gez, kahvelere otur- artık hiçbir yerdesin.
Sana korkmayı değil Tanrıyı sevmeyi öğretene yanaş.
Asla bir inanç sisteminin parçası olma; asla bir hindu, bir cayna veya bir budist olma. Bir inanç sisteminin parçası olduğunda köle oluyorsun.
Sözde dindar insanlar cehennem ateşine, korku yaratmaya güveniyorlar. İnsanın zihnini korku ve açgözlülük yoluyla manipüle ediyorlar.
Korkuyu anlatan, özellikle insanın Allah'a duyduğu derin saygı, korku ve haşyeti ifade eden muhteşem ayetlerden biri:
“Allah’tan, ancak O’nun âlim kulları korkar.”(Fâtır Suresi, 28. Ayet)
Bu ayette “korku” ifadesi sıradan bir korku değil; Allah’ı tanımanın, O’nun azametini ve kudretini bilmenin verdiği derin bir huşu ve saygı dolu korkudur.
___ /Güven Taşdemir