Ölüm (Leylâ ve Mecnûn)
Anlatacaktım ölümlerini bir sonbahar eşliğinde Bir kış güneşliğinde Fakat baktım bu ölüm değil diriliştir Tabiatı aşan bir bildiriştir Ne güz ne sarı renk bu göçü anlatır Bu kan rengi bu kıpkızıl öçü anlatır Görünüşte kırmızı gerçekte yeşil Görünüşte öç hakikatte değil Faninin sonsuzla barışması Affın mağfiretle yarışması Yaprağın düşüşü değil bu toprağa Bir yıldırım çarpışıdır dağa Sonbahar değil ilkbahardır Ölümden sonra ölümsüz hayat vardır Bulutlar açılır güneş çıkar Yağmur taneleri inci tanelerine dönüşür Deniz çalkanır saçar ortaya hazinesini Anladım onlar ölmediler Ölüm adına Ölüm maskesini takınarak Dönüştüler bir ışığa
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
Gün Doğmadan
Gün Doğmadan
akasya, seviyorum... Su, taşı dürtüyor şimdi Yağmur bulutu Çocuk annesini - Uyan, artık eskisi gibi değil dünya Seviyorum Günyüzü görmemiş bir dalın hüznü
Reklam
444 syf.
10/10 puan verdi
·
40 günde okudu
Video: youtu.be/nJL9dvhN9VU Bir Acıya Kiracı. Metin Altıok'tan okuduğum ilk kitap. Bir Acıya Kiracı, 456 sayfalık bir şiir kitabıdır. Kitapta; acı, aşk, ay, ayrılık, bozkır, gitmek, gurbet, hayat, hüzün, kadın, kitap, kuş, mevsim, otel, ölüm, sevgi, tarih, toprak, yalnızlık, yol ve yolcu gibi temalarda şiirler yer alıyor. Bu
Bir Acıya Kiracı
Bir Acıya KiracıMetin Altıok · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20222,549 okunma
akasya, seviyorum
Su taşı dürtüyor şimdi Yağmur bulutu Çocuk annesini Uyan, Artık eskisi gibi değil dünya Seviyorum
Ölüm
Anlatacaktım ölümleri bir sonbahar eşliğinde Bir kış güneşliğinde Fakat baktım bu ölüm değil diriliştir Tabiatı aşan bir bildiriştir Ne güz ne sarı renk bu göçü anlatır Bu kan rengi bu kıpkızıl öçü anlatır Görünüşte kırmızı gerçekte yeşil Görünüşte öç hakikatte değil Faninin sonsuzla barışması Affın mağfiretle yarışması Yaprağın düşüşü değil bu toprağa Bir yıldırım'ın çarpışıdır dağa Sonbahar değildir ilkbahardır Ölümden sonra ölümsüz hayat vardır Bulutlar açılır güneş çıkar Yağmur taneleri İnci tanelerine dönüşür Deniz çalkalanır saçar ortaya hazinesini Anladım onlar ölmediler Ölüm adına Ölüm maskesini takınarak Dönüştüler bir ışığa
KEDER GARI 10 Ekim katliamında yitirdiklerimize... Garların da sonbaharı vardır. Belki de garların yalnız iki mevsimi vardır, biri ilk, diğeri son gelen, bahar. Kavuşmalar ilkine, ayrılıklar sonuna yazılır baharın. Ayrılıklar kavuşma- lardan çok olmalı ki garlar sanki hep sonbahar mevsiminde, güz kederinde. Demirden, çelikten, taştan olduklarına bakmayın, garla- rın da gören gözleri, duyan, acıyan, yanan, sızlayan yürekle- ri vardır. Her ayrılıkta, küçük bir çıtırtı duyuluyorsa, bilin ki gar da ayrılan kalplerle birlikte kırılmaktadır. Sonbaharı sevdiğimden mi ne garları da severim. Güz diyelim, daha şık durduğundan değil, sonbahar deyince keder koyulaşıyor, güzde birazdan geçer, sis dağılır, da- ğın dumanı kalkar, insanın acısı azalır gibi bir hissiyat ol- duğundan. Hem güzde bir resim tadı ve duygusu da var. Sanki yalnızca resimlerde bir mevsimmiş gibi güz, insanın gözleri dolar.
Sayfa 103Kitabı okudu
Reklam
New York’un arka sokaklarda,yoksulluk içinde yaşayan bir kadın genç yaşta verem olmuş. Güzel yüzü günden güne soluyor, gözleri de çukurlaşıyormuş. Gittikçe ölüme yaklaştığı o günlerde,hatırladığı en güzel anı,birkaç yıl önce kazada kaybettiği sevgilisiyle ilgiliymiş. Genç kadının yıllardır sürdürdüğü bu gariban yaşamında az da olsa kalbini açıp
192 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Yusuf Atılgan - Aylak Adam
Aylak Adam, 1959 yılında yayımlanmış olan ilk romanıdır Yusuf Atılgan'ın. Yusuf Atılgan, 1921 doğumlu olan Türk yazar ve öğretmendir. Eser, ilk modernist Türk roman örneklerindendir ve bilinç akışı tekniği hâkimdir genel olarak. Bu tarz, ilk karşılaşıldığında yabancısına çok zorlayıcı gelebilmektedir. Bundan dolayı olsa gerek ki pek çok
Aylak Adam
Aylak AdamYusuf Atılgan · Can Yayınları · 201959,6bin okunma
Güvenme güzelliğine bir sivilce yeter, güvenme malın bir kıvılcım yeter
ÖLÜM Anlatacaktım ölümlerini bir sonbahar eşliğinde Bir kış güneşliğinde Fakat baktım bu ölüm değil diriliştir Tabiatı aşan bir bildiriştir Ne güz ne sarı renk bu göçü anlatır Bu kan rengi bu kıpkızıl öçü anlatır Görünüşte kırmızı gerçekte yeşil Görünüşte öç hakikatte değil Faninin sonsuzla barışması Affın mağfiretle yarışması Yaprağın düşüşü değil bu toprağa Bir yıldırım çarpışıdır dağa Sonbahar değil ilkbahardır Ölümden sonra ölümsüz hayat vardır Bulutlar açılır güneş çıkar Yağmur taneleri inci tanelerine dönüşür Deniz çalkanır saçar ortaya hazinesini Anladım onlar ölmediler Ölüm adına Ölüm maskesi takınarak Dönüştüler bir ışığa
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
Sonra başka meseleler de var: iklimler değişti biliyorsunuz. Ben ilkbahar sonu yaz başlangıcı sanıyorum, gözlerim güzü görüyor. Aa sonbahar gelmiş, güz gülleri açmış! diyorum, karlangıçlar geliyor, mor salkımlar, filbahriler açıyor! Halbuki kimse farkında değil. Her günkü hayatlanını yaşıyorlar, yiyip içip düzüşüyorlar... Dünyanın sonu acaba benden başka niye kimseyi üzmüyor?
Sayfa 278 - Everest yayın eviKitabı okudu
Resim