136 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bir gün mai kelebek, Aldanmış yalancı baharın, Güz gelimi döngüsüne. 'Söz'de buluşmak üzere, Zorba sevinçlerini doldurmuş delik heybesine. 'Mutluluk var' yalanıyla inanmış çiçeğine, Kanatlarını çırparak, Ey Aşk ben geldim! diye.. Karanlık kuyusuna sızan, Ben Yusuf muyum ki; Serzenişi, bir ateş yakımı göklere ayyuka çıkan. Nedir çocukların büyük
Hiç Kimseye Mektuplar
Hiç Kimseye MektuplarNihat Dağlı · Sütun · 201443 okunma
Anımsarım seni ben geçen güzkü halinle Başında gri beren ve o sakin yüreğin Günbatımı ateşi oynaşır gözlerinde Yapraklar dökülürdü nehrine benliğinin Bir asma dalı gibi dolanırdın koluma Tatlı, sakin sesinden yaprakların soluğu Beni sımsıkı saran mavi sümbülümsün sen Baş döndüren ey ocak, içimin tutuştuğu Güz kadar uzaklara dalarken bakışların Gri beren, kuş sesi, avcı kadın yüreği Uzaklar: acıların göçüp gittiği yerler Mutlu öpüşlerimin kızıl kor kesildiği Güverteden gökyüzü, tepelerden tarlalar Işık, duman ve durgun sudandı anıları O derin gözlerinde şafaklar yalazlanır İçinde tutuşurdu kuru güz yaprakları
Reklam
Anımsarım seni ben geçen güzkü halinle  Başında gri beren ve o sakin yüreğin  Günbatımı ateşi oynaşır gözlerinde  Yapraklar dökülürdü nehrine benliğinin Bir asma dalı gibi dolanırdın koluma  Tatlı, sakin sesinden yaprakların soluğu  Beni sımsıkı saran mavi sümbülümsün sen  Baş döndüren ey ocak, içimin tutuştuğu Güz kadar uzaklara dalarken bakışların  — Gri beren, kuş sesi, avcı kadın yüreği — Uzaklar: acıların göçüp gittiği yerler  Mutlu öpüşlerimin kızıl kor kesildiği Güverteden gökyüzü, tepelerden tarlalar  Işık, duman ve durgun sudandı anılan” “O derin gözlerinde şafaklar yalazlanır  İçinde tutuşurdu kuru güz yaprakları”
Ben sevgiliyim ya da benden geriye artık ne kaldıysa, biraz gri ekmek, değerli küf ve güz güzdü beklediğim kızın adı evet ya da adından başka bana artık ne kaldıysa
Güz kadar uzaklara dalarken bakışların — Gri beren, kuş sesi, avcı kadın yüreği — Uzaklar: acıların göçüp gittiği yerler Mutlu öpüşlerimin kızıl kor kesildiği Güverteden gökyüzü, tepelerden tarlalar Işık, duman ve durgun sudandı anılan O derin gözlerinde şafaklar yalazlanır İçinde tutuşurdu kuru güz yaprakları
Sayfa 30 - Cem yayıneviKitabı okudu
Reklam
190 syf.
·
Puan vermedi
Edebiyat
Bazen şehirler anlatır insanı bazen insanlar anlatır şehirleri. Yeter ki hissedebilin...”şapka”mı takıp sokaklara indim. Hissedebilmek ve insanın hikayesini duyabilmek için...”güneşin kenti” yağmurlarını azar azar döküyordu. İnsan da yağmurlarını azar azar dökmez mi? Bunu cimriliğinden yapmaz, döktüğü yer incinmesin ister...Siz hiç “kayıp kitap” ı
Sicim
SicimKolektif · Ayzıt Yayınları · 201915 okunma
Bir yalan söylediniz ağır ve kocaman Yolunu şaşırttı rüzgarın Bir yalan söylediniz ağır ve kocaman Ellerini şaşırttı dostların Önce o başladı gri bir duman ve gökyüzünden Önce iyi kötü yaşamanız başladı Bütün sevgileri affedip bıraktınız Sonra oturup ağladınız elleri boş Bu sımsıcak yürek sizin değil Sizin çevreniz değil bu çevre Götürün verin neyiniz varsa değerli Kim ki büyümüş sağlam sevgiler içinde Bu kasım içinde bir gün Güz bulutundan daha çabuk Kavak yapraklarıyla bir Siz arzulanmadık misafir Kalkıp gitseniz kimseler duymaz
Sayfa 43 - 8 KASIM ŞiiriKitabı okudu
338 syf.
·
Puan vermedi
Bir çınar da ben dikmek istiyorum İstanbul'a. Fatih'te görmüştüm Samiha Ayverdi'nin diktirdiği çınarları cadde boyu. Henüz o kadar gençlerdi ki! Ben bir çınar diksem, çınarın olgunluğuna erişebilmesi için kaç asır gerekecek? Ya benim bu acelem neden? Ne zaman erebileceğim bekleyişin olgunluğuna? Kimse kendisi gölgelenmek için çınar
Boğaziçi
BoğaziçiMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 202239 okunma
Oracıkta tünüyorlar­dı. Baştan çıkarıcı kepaze yaşam tarafından oracığa atılmış, rıhtım ve bordür taşları üzerinde tünüyorlardı. Dalgakıranlar üzerinde, mahzen merdivenlerinin ortası çukurlaşmış basamaklannda. İs­kele ve dubalar üzerinde. Yaşam tarafından tozdan gri yollara, güz yaprakları ve yaldızlı kâğıtlar arasına savrulmuş. Kargalar mı? Hayır, insanlar! İşitiyor musun ? İnsanlar!
Reklam
"Güz ve bir kumsala yağmur yağıyor Üşüyor gri bir kuşun kalbi"
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Merhaba kitap dostları,iyi günler dilerim.Bugün sizlere Paul Auster’in Kış Günlüğü isimli kitabından bahsetmek istiyorum. Post-modern edebiyatın temsilcisi Paul Auster'in "güz sonatı" tarzında yazdığı,yaşlılık üzerinden tüm hayatının muhasebesini yaptığı günlükler toplamı.Edebi lezzeti yüksek bu günlükler,zihinde güzel bir tortu bırakıyor. Paul Auster'in özgün anlatımıyla kendi hayatını okuyucuya dahil ettiği bir anı kitabı. Daha doğrusu anı-otobiyografi. Yazar bütün acıklığıyla, ilk askından, ilk cinsel deneyimlerine kadar, yaşadığı zorlukları, dramları, fakirliklerini, tüm hayatının filmini yansıtmış ve bunu sorgulamaya dönüştürmüş. Kitabın son cümlesi de bence vurgulayıcı: "Altmış dört yaşındasın. Dışarda hava gri, neredeyse beyaz, görünürde güneş yok. Kendine soruyorsun. Daha kaç sabah kaldı. Bir kapı kapandı. Bir başka kapı açıldı. Hayatın kışına girdin. Sadece bir anı kitabı değil, bir hesaplaşma.Kış günlüğü ismiyle basılmış oluşu da oldukça ilginç, uzun yıllar önce yaşanmış şeylerin şu an güncesini tutuyor olması, kendinden sen diye söz edişi... Bergson diyordu;geçmişin şimdide yaşadığı yer bellektir. Auster'ın yaptığı şey, geçmişini yineleyerek diri tutması... Paul Auster sevdiğim yazarlar arasında birçok kitabını da okudum.Bu kitabı da gönül rahatlığıyla tavsiye ederim...
Kış Günlüğü
Kış GünlüğüPaul Auster · Can Yayınları · 2020683 okunma
Bunların hepsi, büyük ölçüde Mithrandir'in öğütleri ve uyanıklığı sayesinde başarıldı ve savaşın son birkaç gününde, çok saygın bir efendi olarak kabul gördü ve beyazlar giyerek savaşa gitti, ama gitme vakti gelene kadar onun Kızıl Ateş Yüzüğü'nün taşıyıcısı olduğu öğrenilemedi. İlk başta bu yüzük, Limanların Efendisi Círdan'a
Sayfa 620 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Hüzün sözcüklerimin tek tanrısı ruhumu eritmeye var mısın? Sonsuzluğun çabalarına gerek yok ölümün acısız hazzını keşfettim. Ölmedim, bir şeyler öldü; ışıksız kalmanın korkusu öldü, Bir yanık sıcak hava, huzurluydu gereksiz bir huzurdu, içinden huzuru kazınsa bir kaşık eder miydi? Kapadı ve açtı bir ve iki ve üç tekrarlar sıralandı Bir ve bir eşittir bir ve kapadı Bazı bazı gri ve asfalt bazı bazı kahverengi bahar değil güz gözleri.
Duyuyorum, gider ya gözlerin, uzaktır güz: gri bere, kuş sesi, evcİmen yürek sonra ki derin özlemlerim onlara doğru göçüp öpüşlerim düşerdi mutlu, o kızıl korlar. Bir gemiden gökyüzü. Tarlalar tepelerden. Anıların ışıktır, dumandır, durgun sudur! Alacakaranlıklar yanardı gözlerinde. Dolanırdı içinde güz yaprakları, kuru.
Resim