O kadar güzel bir betimleme ki...
Şiir, insanla ilgiliydi, insanın en aşırı koşullar altında iç dünyasında arayışa çıkmasıyla, en uzaktaki güneşlerin ve gökkuşağı tayflarının varlığına şahitlik yapmak için uzayın en ücra derinliklerini araştırıp anlamaya çalışmasıyla ilgili. Ölmekte olan, fısıldar gibi, anlaşılmayan bir ses tonuyla hıçkıra hıçkıra konuşan ve gücünü kaybeden, ürkek bir kuşun hızlı kanat çırpışları gibi atan bir kalbe sahip adamın kafasının içindeki çılgın bir hayal cümbüşüydü bu...
Hayatın acımasızlığına güzel bir betimleme.
Hayat dediği bu şeyin korkunç, düşmanca ve eğer kendisine fırsat verilirse insanın kafasına vurmaya hazır bir şey olduğunu hissettiğini itiraf etmeliydi.
Reklam
Güzel betimleme
O günlerde tıpkı kendi kendine afyonlu bir iksir salgılayarak uykuya dalan nadir safsa çiçekleri gibi kafamın kendi kendine sürekli salgıladığı bu hayalleri...
Sayfa 238Kitabı okudu
Güzel betimleme.. :))
Ona da gına gelmiş gibiydi; kadın tangır tungur etti, şakladı, el sıkıştılar ve çıkıp gitti.
çok güzel betimleme
Dolunayın buz rengi ışığı, yıldızlarla dolu gök kubbeden Galatada'ki ticarethanelerin, kagir evlerin ve kiliselerin çatısına dökülüyordu
+ İstanbul'dan Vedaname
Vedaname, Said-i Kürdi'nin gözüyle 1908-1909 İstanbul'unun resmidir. Resimde öne çıkan iki figür dikkat çekmektedir. Biri "gelin libası giymiş acuze-i şemta" diğeri ise "sureten medeni; sîreten vahşidir. İki betimleme de siyasala ilişkindir. İstibdada kötülük-sevici yaşlı cadı benzetmesi yapan Vedaname, meşrutiyet adıyla aynı durumun sürdürülmesini cadının genç ve güzel görünerek milleti aldatmasına benzetir...
Sayfa 143 - Nûbihar
Reklam
205 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.