Sacide Fikret Çobanoğlu - Türk Mitolojisinden Masallar - 2
@bilgekultursanat
°
"Korku içinde yaşayan insanlara, daima merhamet edesin. (...) Omuzları olan hiç kimseye kendini ezdirme! Hiç kimseden emir alma! Yetimlere merhamet et! Yaya kalanların atı ol! Çıplak kalanlara giysi ol! Ay Mergen, eğer iyi yaşarsan hayatın uzun olacak."
°
Selamlar . Serinin ilk kitabını okuyup çok beğenmiştim. İkinci kitabı da beni hayal kırıklığına uğratmadı .
- 43 masal bizlerle oldu bu kitapta. Türk Mitolojisi zaten bambaşka bir olay, kendi içimizden hikayeler okumak ve bunlar üzerine düşünmek çok güzel .
- Köroğlu, Şu Masalı ve Ergenekon gibi masallar bu kitapta ilgi çekici hikayelerdi. Kpss çalıştığım dönemlerde bu masallar işime yarıyor. Ayrıca tekerlemeler de bambaşka bir boyuttaydı. Eskiden duyduğumuz tekerlemeleri görmek mutluluk verdi tabii ki de yenilerini de görmek öğrenmek güzeldi .
- Mitolojiyi seven herkes bu seriyi okumalı dostlarım. Hikayelerin başlarındaki çizimler de ayrı hoşuma giden detaylardı . Herkese mutlu ve huzurlu akşamlar dilerim dostlarım .
°
#SacideFikretÇobanoğlu #TürkMitolojisindenMasallar2 #bilgekültürsanat #mitoloji
°
#book #kitap #bookstagram #kitapkurdu #books #instagram #photography #edebiyat #instagood #bookworm #reading #kitaplar #instabook #bookshelf #booklover #kitaptavsiyesi #read #okudumbitti #kitapaşkı #kitapönerisi #kitapkurdu #instalike #booklike #photo #booklike #likers
°
Kübra Öznur ÇELİK hanıma ve bu kitabı bizimle buluşturup okumamıza vesile olan canım grubum
bidünyakitapgrubu'na çok teşekkür ediyorum.
Bu kitabı unutamayacağım ve en sevdiğim kitaplar arasına girdi bile. Kitabı okurken ve okuduktan sonra nedense çok ağladım.
Eser genç bir kız olan Eylül'ün, ailesi tarafından sevilmeyişini, içindeki boşluğu hissedip onu bastırmaya çalışmasını konu ediniyor.
"Kalbinizdeki boşluk nedir?" Bu kitapla beraber, bu sorunun cevabını, adını koyamadığımız boşlukların cevabını bulacağız belki de.
Merak uyandırıcı, akıcı, sade dili ile oldukça güzeldi. Güzel mesajlar verdiğini düşünüyorum.
Kimsenin ne yaşadığını bilmediğimizi ve insanlara kibar davranmamız gerektiğini gösteriyor.
Ve en önemli şey de bence kendimizi tanımamız gerektiği. Çünkü şu an bile kendini tanımayan birçok insan var.
Ve sen sevgili okur; Kimsin? Seni mutlu eden ne? Ne yapmak istiyorsun? Ne yaparken gözlerinin içi gülüyor da heyecanla yapıyorsun?
Keyifli okumalar!
Martin Eden, Jack London’ın yarı otobiyografik bir eseridir. Kendisi sosyalist bir yazar olmasına rağmen sosyalizme karşı ve bireyci bir karakter meydana getirerek, bireyselliğe bir karşı koyuş olarak bu kitabı kaleme almıştır. Kitabın sonunda Martin’in bu hayattan kendisini koparışı bireyselliğin yenilgisinin bir simgesidir aslında. Ancak
Altı öyküden oluşan, eğer bir yerde 1 saat kadar bekleyecek süreniz varsa size arkadaşlık edecek atıştırmalık kitaptı.
Kitaplığıma bakarken 'ben bu kitabı ne zaman aldım ya hu?' dedim. İnceleyeyim diye elime alıp, okuyup yerine koydum.
Yazar insanlık, iyilik, kötülük, mal hırsı, din, aile, kıskançlık gibi konular üzerine öyküler oluşturmuştu. Her öykünün başında İncil'den sözler yer alıyordu. Kitapta yoksulluk övüle övüle bitirilemedi. Azıcık aşım, kaygısız başım tadında fakirlik avuntularının dinle kapatıldığı bir garip öyküler silsilesiydi. Zengin olalım kardeşim ya Allah Allah yeter yani bıktım haksız yere başkaları kazanırken bizlerin de kendimizi böyle hikayelerle avutmasından sıkıldım.
Birçok kişinin okuduğu, paylaştığı kitabı nihayet ben de bitirdim. Yani öyle aman bunu mutlaka oku diyebileceğim bir kitap değildi ama vakit değerlendirmek, ya da dinlenme kitabı yapılabilir.
Sahabe hayatlarını ve hadisleri okudukça iyiliği anlatan kitaplar biraz basit kaçıyor doğrusu. İyilik nasıl olurmuş görmek isteyen onlara baksın. Çünkü zaten daha güzel ve gerçek olayları okuyorsun. Bizim kültüre ve insanlara bu az gelir diye düşünüyorum ve neden Simyacı gibi bu kadar çok okunduğunu anlayamıyorum.
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019190,6bin okunma
YEŞİL RENKLİ NAMUS GAZI OPERASI
«Hasan Âli Yücel, bu hikâyeyi oyun olarak yazmamı önermişti. Hikâyemi Yücel'in anısına adıyorum.»
Uvertür
Dünyanın tarihi iki milyar dörtyüz milyon yıllık deniliyor. Benim bitmemiş tarihim, şimdilik elli yıllık. Kelebeğin tarihi bir günlük.
*
Arkeologlar yeraltında yeni bir kent buldular. Bu kentte birçok
“EN” çok alıntı paylaşılan, “EN” çok atıf yapılan: ki ben bile kaç incelemede yapmışımdır, “EN” iyiler listesinde, “EN” popüler listelerinde, “EN” çok satanlar listesinde tabiki, “EN” çok okunanlar, “EN” çok okunacaklarda; Sevenlerin dilinden düşüremediği, kulaktan kulağa yayılması, kadınların
Oğuz Atay hayranlığı (çapkınlar ümit edip okuması),
Hep ertelediğim bu kitap meğer ne kadar değerliymiş. Kesinlikle herkesin okuması için ısrar edeceğim kitaplar arasına girdi. Okurken içimde uyanan hisler, yapmak istediğim ama yön veremediğim fikirler sanki yolunu buldu. Anlatım için dili için zaten yorum yapamam Fakir Baykurt'a, çok güzel diyebilirim ancak. Hasta yatağında yazıp düzenlemesini kızının tamamladığı ustanın son eseri.
Konusunu bahsetmeyeyim, mutlaka okuyun, ama şu var ki yıl kaç olursa olsun, nerede yaşarsan yaşa, iyi işler yapanlara, yapmak isteyenlere, aydın insanlara hep bir direnç, hep bir kıskançlık, hep geriye götürme varmış. Neden diye düşünüyorum, neden iyi işlerin önüne hep taş koyulur, aydınlık neden karartılmaya çalışılır? Aklım almıyor, hatta düşününce her camiada, her toplulukta hatta çok yakınlarımızda böyle kötülüklerin olduğunu görmek bana çok acı geliyor.
İşte bu nedenle okumalıyız, okumalı okumalıyız. Daha çok çocuklara okutmalıyız. Her geçen gün konuşmaktan daha çok soğuyor insan, gördükçe, gözleri açıldıkça, okudukça açılıyor insanın gözleri... Okumak ne güzelsin...
Bu gün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu
yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür
gümbür bir telaş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne
güzel, düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz
#Schopenhauer
*Yazar
#Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
“İnsanın evi, kusursuzluktan çok uzak olabilir, ama en azından korku yerine sevgiyle yönetilen bir yerdir. Evde etrafındaki insanlara karşı sürekli savunmada olmak zorunda değildir insan ve bazen “ev bir histir.”
Merhaba arkadaşlar, çok güzel bir kitap incelemesiyle geldim.
Eski Üsküdar vaizesi Fatma Bayram'ın Kuranı Kerim' de kıssaların en güzeli olarak belirtilen Yusuf suresini anlattığı bu kitabı okunmaya değer. Fatma Bayram, dini anlatırken örnek filmler ve kitaplar tavsiye eder ve bu tavsiyelerin genelde evrensel bir yapısı vardır. Yani buna dindar denilebilecek birisi de ateist denilebilecek birisi de okuyabilir ya da izleyebilir.
Onun aynı zamanda bu modern yapısından etkilenirim. Aynı konuya farklı perspektiflerden bakma fırsatı buluruz.
Kitaba dönecek olursak kıssaların hayatımızdaki ve Kur'an'daki yerine işaret ediyor. Ve kitabın ortasından konuşmak gerekirse peygamberlerin beşeri yönlerine vurgular yaparak onları hayatımıza nasıl örnek olarak alabileceğimizi anlatıyor. Böylelikle "peygamber değilim ki nasıl yapayım" bahanesinden kurtuluyor insan. Çünkü bu peygamberler aynı zamanda bir insandı ve onların çektiği acılara daha yakından bakıyoruz bu kitapta. Vee acı insanın belki de en çok hissettiği duyguydu.İçerisinde hayatın bir çok alanıyla ilgili insanın her hali ve birçok karekteriyle alakalı örnekler mevcut.
Daha önce hiç bakmadığım taraftan hayata ve bu kıssaya bakmamı sağladı.
İnsanlarla olan ilişkimizde İnsan-ı kâmil olabilmek için bize kötülük yapan insanlara nasıl davranmamızın bizim için daha hayırlı olduğu aktarılıyor.
Üslup akıcı ve anlaşılır. Etkileyici tefsirler konuya çok iyi açıklık getirmiş. Zemahşeri tefsirini merak ediyordum. İki yılda Kabe'de olmasının şevkiyle ciltler dolusu tefsirler yazmış. Onun tefsirinden parçalar okumak da beni sevindirdi.
Şimdiden iyi okumalar
En Güzel KıssaFatma Bayram · Timaş Yayınları · 2023262 okunma
Tatilde biraz daha olaya dayalı, kolay okunan kitaplar okumak için liste oluştururken Bereketli Topraklar Üzerinde’ye de şans vermek istedim. Nasıl olsa edebiyatımıza daha fazla ağırlık verecektim bu sene. Başlangıç için güzel bir seçimdi bana göre. Okudum. Orhan Kemal’i bize hep şöyle anlattılar: “Asıl adı Mehmet Raşit Öğütçü’dür. İşçi sınıfını