Parmaklığın önünde durdu, ayakta, ateş etmeye koyuldu. Bu, dev bir öç almaydı artık; her patlama bir eski, uzak utancın intikamıydı. Parasına el süremediğim Lola’ya ateş! Yüzüstü bıraktığım Marcelle’e ateş! Bir el ateş, öpmek istemediğim, öpemediğim Odette’e! Bu yazamadığım, yazmaya cesaret edemediğim bütün kitaplar için; bu, kendime yasak ettiğim, gidemediğim tüm yolculuklar için, bu nefret etmek arzusuyla kıvrandığım, ama anlamaya çabaladığım bütün insanlar için, hepsi, herkes için! Ateş ediyordu ve yasalar havada uçuyordu, insanları sevdiğin gibi seveceksin, geber orospu çocuğu! Asla öldürmeyeceksin, geber bok soyu bok! İnsanoğluna, Erdeme, Dünyaya ateş: Özgürlük korkutmaktır; belediye alev alev yanıyordu, beyni alev alev yanıyordu: Kurşunlar vızıldıyordu, hava kadar özgür, dünya havaya uçacak, benimle birlikte. Ateş etti, saate baktı: On dört dakika otuz saniye, dünyadan, otuz saniyelik bir kısacık süreden öte bir isteği yoktu artık, otuz saniye, şu kiliseye doğru koşan güzel, mağrur subaya ateş etmesine yetecek otuz saniye; güzel, mağrur subaya ateş etti, yeryüzündeki bütün güzelliklere, sokağa, çiçeklere, bahçelere, sevdiği, sevmiş olduğu her şeye. Güzellik, hayasız bir sıçramayla uçtu. Ateş etti: Tertemizdi şimdi, tertemizdi, Tanrı kadar güçlüydü, özgürdü. On beş dakika.
Bir küçücük oğlancık, bir gün okula başlamış. Pek mi pek akıllıymış. Okulu da pek büyükmüş. Ama akıllı çocuk, sınıfına dışarıdan kestirme bir yol bulmuş. Buna çok sevinmiş. Artık okulu ona kocaman görünmüyormuş. Bir zaman sonra, bir sabah öğretmen demiş ki; "Bugün resim yapacağız." "Ne güzel ! " demiş çocuk. Resim yapmasını
Reklam
144 syf.
10/10 puan verdi
Bitmemiş Türkümüz
“Kızıl cooluk alcalım” adlı eser 1963 yılında Povesti gori stepey/Dağlardan ve Steplerden Masallar adlı kitapta yer aldı. Ancak öncesinde 1959’da “Dolondun kan colunda” adıyla Kırgızistan’da yayımlanmıştı. Delbirim adıyla 1981’de tek kitap olarak da basılacaktı. Türkiye’de de farklı adlarla yayınlandı. Ancak en bilineni Al Yazmalım, Selvi
Selvi Boylum Al Yazmalım
Selvi Boylum Al YazmalımCengiz Aytmatov · Nora Kitap · 20179,5bin okunma
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Nazım ne de güzel sevmiş... Özgürlüğünün çalındığı dört duvar arasında bile memleketine, sevdiğine, çocuklara, gökyüzüne olan sevgisini ve ümidini hiç kaybetmemiş...
Piraye'ye Mektuplar
Piraye'ye MektuplarNazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 20174,878 okunma
520 syf.
4/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Philedelphia eyaletinin adalet ve ceza kanunlarının uzun uzun açıklandığı, karakterlerin kendi hayat hikayeleri yanı sıra, kitapta tek cümlesi dahi olan şahısların bile bu karakterlerle bağlantılarının en az 2 sayfa anlatıldığı, fazla detaylı bir polisiye kitap. Ayrıca katili bulmakla boşuna kafa yormamanız için ilk sayfada size sunuluyor. Konusuna gelince sapık insanları (ki bunlar büyük çoğunluğu, yazarın sık sık bahsettiği zenciler), aranıyor listesinden bulan ve infazlarını gerçekleştiren acılı bir babanın, sokak adaletini uygulayıp şehri karmaşaya sürüklemesi anlatılıyor. Eğer ki aksiyonu az (son bir kaç sayfa hariç), her şeyin başından belli olduğu, fazlasıyla detay verilen polisiye (başka böyle örnek varsa uyarın ki, hiç bulaşmayım) okumayı seviyorum diyorsanız tavsiye edebilirim. Fakat benim hiç tarzım değil okurken sıkıldım ve itiraf ediyorum, sayfa atladığım da oldu. Puanlamaya baktığımda iki defa tam puan aldığını görünce(hatta bir üye okumadan bile çok sevmiş), insanların okuma zevklerinin ne kadar da farklılık gösterebileceğine bir kez daha şahit oldum. Benim okuma zevkime göre verdiğim 4 puanı, bir kitaba harcanan emek adına az, başka nice güzel kitaba haksızlık etmemek adına çok buluyorum.
Şehrin Sahte Azizleri
Şehrin Sahte AzizleriW. E. B. Griffin · Martı Kitabevi · 201249 okunma
528 syf.
6/10 puan verdi
Yine tarih yine İstanbul. Ama bu sefer günümüz İstanbul'u ve Fatih'in Konstantiniyye'si. Fikir güzel ama çok fazla bilinmezlik var. Olayı çözmeye çalışıyoruz okurken ama kitabın neredeyse sonuna kadar doğru düzgün ipucu elde edemiyoruz. Bu yüzden bence durağan bir kitaptı. Baş karakter bir tarih profesörü olduğu için olması gerekenden daha çok sevmiş olabilirim ama tekrar okumayı istemem. Çünkü başlasam da bitiremem sanırım. Bu arada Başkomiser Nevzat bu kitapta yok, merak edenler vardır belki.
Sultanı Öldürmek
Sultanı ÖldürmekAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201920,4bin okunma
Reklam
174 syf.
6/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Bugün bu güzel kitap da bitti. Başlarda konu sıkıcı gelmişti yani daha doğrusu benim beklentime göre düşüktü sanırım. Ama kitabın ortası (ki bu sayfa 80 falan demek oluyor çünkü incecik kitap) itibariyle kitaba ısındım. Sonunda ise neden bitti?? ama eksik kaldı!! hani hikayenin devamı?! dedim. Bilmiyorum bence bu kitap tam olamamış gibi evet hikaye güzel ama eksikti ya ben isterdim ki şişman kız da birini sevmiş mutlu olmuş olsun. Yani konu kitabın başında aşk acısıydı sonunda ise hayat felsefelerine döndü. Eksikti eksik. İkinci bir kitabı yazacaktır umarım.
Popom Olmadan Asla
Popom Olmadan AslaYasemin Erkent · Okuyan Us Yayınları · 2014332 okunma
436 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
62 günde okudu
Şimdi sevinçli bir haber aldım, tam da yazılması gereken yer burası. İnce Memed 1'in yorum kısmı. Ben bu kitabı 30yaşında okudum ve benim küçük kardeşim 2000doğumlu, 15 yaşında. Geçen hafta başladı kitabı okumaya, lütfen oku demiştim. 10sayfa oku günde ama oku. Çok sevmiş, mükemmel diyor. İşte benim için en güzel şey. Yaşar Kemal'i ve İnce Memed'i bir kişiyle daha tanıştırmış olmak. Hem de bu kadar genç bir yaşta. Sizde okuyun bu seriyi, oldu mu...
İnce Memed 1
İnce Memed 1Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202357,3bin okunma
İyi bir kitap incelemesi nasıl yazılır? Sayın 1000kitap sakinleri sitenin kolonlarını oluşturan bir şey kitap incelemeleri. Malum hiç siteyi bilmeyen biri bile araştırma yapmak istediği bir kitabı Google amcada aratıp 1000kitaba girip araştırma yapmak istediği kitapla ilgili incelemeleri okuyabilir. İşte bu yüzden kitap incelemeleri çok önemli
480 syf.
·
Puan vermedi
Psikolojik olarak analizi ve her duygusu ile iyi aktarılan bir aşk romanı.Romanı okuduğumda yeri geldiğinde kendimi Will gibi hissedip,empati yaptım.Bazen de Lou'nun yüreği ile hissetim.Wil'in yaptığı mantıklıydı.Bence duygusal olduğu kadar mantığı ile hareket eden bir adam.Yaşamı baştan başa değişti,ön planda olduğu bir yaşam başkalarına bağımlı bir yaşam haline geldi.Başkalarının kendisine acıyıp,bağımlı halde yaşamaktansa,başkalarının davranışını kabul etmeyip,davranışları ile aksi,uyumsuz,çevreden uzak bir adam oluyor.İnsanların samimiyetlerini ölçüyor.Acımadan ona olduğu gibi davranan,kararlarına saygı gösteren insanlarla sonradan bağı devam ettiriyor.Geleceğini kararları ile yönlendiriyor.Lou'yu sevmiş ve onun için değişim yaratıyor.Yarattığı değişim Lou'ya katkı olduğu kadar,kendisini de üretken ve tekrar işe yarar halde hissetiriyor.Lou ise daha duygusal,başkalarının hayatları için kendisini fark etmeyen,başkalarının mutluluğu ve yaşamı için uğraşan fedakar ve bağımlı bir kadın.Lou olsaydım ben de çok üzülürdüm ama onun hayatı ve onun kararları,bir ömür onunla birlikte olacağının ve hep sabırlı davranarak seveceğinin garantisi yok.Will olsaydım da bir süre daha uzatabilirdim ölüm sürecimi. Ama Lou'ya da bağlanmaz,kendime de bağımlı hale getirmezdim.Güzel olan aşkın kişilerde yarattığı değişimdi.Aşk herşeye değer mi ki?
Senden Önce Ben
Senden Önce BenJojo Moyes · Pegasus Yayınları · 201329,1bin okunma
Reklam
336 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Arada farklı tatlar almak gerekir diye düşünüp, hazır kampanyadayken (D&R da 9.90 tl) Kafes ile Trendeki Kızı alayım dedim. İkisi hakkında da çok olumlu yorumlar okumuştum. İyi ki de almışım. Daha önce korku-gerilim olarak sadece Stephen King'in Göz ve Sis adlı kitaplarını okumuştum. Tabi korkunun ustasından kitap okuyup gerilmemek imkansız.
Kafes
KafesJosh Malerman · İthaki Yayınları · 201812,9bin okunma
413 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Kitabı genel olarak sevdim. İçindeki küçük küçük hikayecikler, efsaneler, bozkır kültürü, geçmişe gidiş, anılar ve daha birçok şey. Ancak kitaptaki şu husus biraz beni rahatsız etti. Yedigey anılarını hatırladıktan sonra, ya da küçük bir hikayeden ana hikaye döndükten sonra ana hikayede kalınan yeri yazar tekrar anlatıyordu. Belki tarzı bu olabilir Aytmatov'un, belki de birçok arkadaşımız bu anlatım tekniğini sevmiş de olabilir. Bana biraz rahatsız edici geldi sadece. Belki kitap buna benzer hususlardan dolayı 40-50 sayfa da kısa olabilirdi. Ayrıca diğer yorumlardan da görüleceği üzere kitabın son kısmı yok, ayrı bir kitap olarak basılmış. Toplarsak hikayeler güzel, anılar güzel, efsaneler güzel. Ama tasvirler, tahliller beklentimin biraz altında kaldı (gerçi kitap konusunda daha doğru dürüst kitap okumadan ahkam kesmem de hoş değil, yine de bunlar benim düşüncelerim). Bir de hikayenin bir kısmında o gün içinde yaşanacak olanlar hakkında çok büyük beklentiye sokup, olayın çözülme kısmında bana göre sıradan bir şekilde bitmesi kitaptaki diğer bir handikaptı benim için. Belki de devam kitap niteliğindeki Cengizhan'a Küsen Bulut adlı kitabı okuduktan sonra taşlar yerine oturacaktır. Bu kadar kötüleyip durduğumu düşünmeyin ben okumaktan zevk aldım, tavsiye de ediyorum okumayanlara
Gün Olur Asra Bedel
Gün Olur Asra BedelCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202145,3bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.