yüreğim sızlıyor bu roman iyi bitmiyecek
beterin beteri var diyenlere inanmıyorum
hep böylesi havalar besler fırtınaları
korkarım bu mavi ışık çabuk sönecek
duymazdım durgun suların bezgin türkülerini
alışmak ölümün bir başka adıymış bilmezdim
bir yangınsonu yorgunluğu yakıyor avuçlarımı
bir rüzgar kulaklarımdan hiç eksilmiyor
esirgenmiş
Aydınlık bir gelecek vaat edilmemiş ki bize
Güler yüzlü insanlar
Yarınını düşünen bir nesil olmadık
Güzel gündelik insanlar
Kendini tanımayı , insan olmayı seçmedik
Güzel kuzlar , insanımsılar
Hak yendi , yen kanlandı
Güzel savunucu sosyal medya insanları
Hayırlı Cumalar Mümin kardeşlerim
Çalışanının hakkını yiyip, vergi kaçıran ama Cumayı kaçırmayan işveren, hayırlı Cumalar..
Apartman girişine “Mülk Allah'ındır” yazıp kira iki ay gecikince kiracıyı sokağa atan sakallı hacı, sana da hayırlı Cumalar..
Torpili patlatıp başkasının yerine işe giren , beş vakit namazını kılıp internette
Selam️ 3 günlük zor bir okumanın ardından size Uğultulu Tepeler’i getirdim.
Uğultulu Tepeler artık benim kırmızı çizgimdir. İntikam duygusunun herr duygunun önünde olduğu bir “aşk” romanı. Kitap sonunda bütün karakterlerle kavgalı ayrıldım. Yazara sormak isteyebileceğiniz tek bir şey oluyor kitabın sonunda, “Aşk gerçekten böyle
Dünyayı dolaşan genç adam güzel bir şehre geldi. Gözleri Emir Sultanın
gözlerine benzerdi. Kaşları çatık, rengi yanık sarı, kalın dudakları soluk.
İnce, uzun boylu. Erkeğin yakışıklısı dünyadaki en güzel yaratıktır. Dünyada
bir arap atının tayı güzel olur, bir de erkeğin yakışıklısı. Genç adam atından
indi, baktı ki bu şehir başka, öteki şehirlere