"Sen Filiz'i tanımazsın. Sizin koğuşa yeni geldi. Kitap okuduğu için getirmişler. Hani kitap okumak güzeldi? Ben buradan çıkınca kitap okursam beni yine getirirler mi?"
Kim bilir iç sıkıntısı olmasa belki insanlar işe gitmeyi unuturdu. "İş avutur" derdi babası. O böyle avuntu istemiyordu . Bir örnek yazılar yazmak, bir örnek dersler vermek, bir örnek çekiç sallamaktı onların iş dedikleri. Kornasını otekilerden başka öttüren bir şoför, çekicini başka ahenkle sallayan bir demirci bile ikinci gün kendi kendini tekrarlıyordu. Yaşamanın amacı alışkanlıktı, rahatlıktı, çoğunluk çabadan yenilikten korkuyordu .Ne kolaydı onlara uymak. Gündüzleri bir okulda ders verir geceleri sessiz güzel kadınlarla yatardı istese . Çabasız. Ama biliyordu yetinemeyecekti , başka şeyler gerekti . Güçlüğü umutsuzca zorlamak bile güzeldi.