"Yürüyebilmenin düşü bile yatak odasındaki tavan, kapı ve duvarlardan ibaret olan gerçekten daha güzeldi."
Sayfa 79Kitabı okudu
Günah kadar güzeldi!
Sayfa 13 - Anonim yayıncılıkKitabı okudu
"Bisikletle gezmenin kendine özgü bir çekiciliği var. Biryerde, otomobilden daha zevkli."
Daha yavaş gidiyorlardı; ama çimenler, fundalık, çam kokuları, rüzgârın kâh serin, kâh tatlı esişi iliklerine kadar işliyordu. Önlerindeki manzara, sıradan bir manzaranın da ötesindeydi. Yavaş yavaş, sindirerek keşfediliyordu. Yokuşların yorgunluğunda, inişlerin neşesinde, tüm engebelerde doğayla iç içe oluyor, adeta yaşıyorlardı onu. Henri'nin ilk günden bu yana sevinçle keşfettiği şey, bu yaşamın insanı tümüyle doyurduğuydu. Zihnindeki o dinginlik ne güzeldi. Dağların, otlakların, ormanların varoluşu yeterliydi.
...
Sayfa 346 - AlfaKitabı okudu
Uzun bir süre kimseyle konuşmadım; içime döndüm. Dünya ile arama uzaklık koydum. Dünya güzeldi, içimde güzel olsun istedim. İçimde bir suçluluk, hatta kötülük yokmuş gibi yaparsam, yavaş yavaş kötülüğü unuturdum. Böylece hiçbir şey olmamış gibi yapmaya başladım. Hiçbir şey olmamış gibi yaparsanız ve gerçekten de hiçbir şey olmuyorsa, hiçbir şey olmaz sonunda.
Sayfa 89 - Yapı Kredi Yayınları 5. BaskıKitabı okudu
Ocak;
"... evde yanan soba ateşinin etrafına toplanmış anne, baba, çocuklar ve dışarıda her yeri beyaza boyayan kar taneleri.. Böyleymiş eskiden. Şimdi görünmeyen yerlere saklanmış petekler, çalışmaktan evde oturmaya fırsat bulamayan anne-babalar ve odasında bilgisayarın başından kalkıp da yüzünü göstermeyen çocuklar... Her şey eskiden mi güzeldi, yoksa biz miydik güzel gören?"
