Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Çok ilginç bir hikayeydi. Sadece hastaların gözünden anlatılan mistik hikayeler ayrı, gerçek hikayeleri ayrı güzeldi. Ama söylemeliyim bazı yerlerde rahatsız edici bir tonu oldu. Farklı bir deneyim için yazarın bu ilk kitabı onla tanışmak için benim adıma güzel bir seçim oldu.
Kimya Hatunun çocukluğunu gençliğini hayallerini okumak güzeldi. Ama Şems ile olan kısmını şaşırarak okudum. Evet Mevlana ve Şems in toplum tarafından yıpratıldığını biliyoruz. Ama Şemsin Allah'ı ararken birine şiddet uygulayıp kıskançlık krizlerine girmesine anlam veremedim. Böyle hassas olan insanın Allah'ın yarattığı her canlıya saygısının sevgisinin olmasi gerekirdi. Şimdi hangisine inanmalı Sinan Yağmurun Şemsine mi Saide Kuds un Şemsine mi ?..
İyi bir kitaptı.İnsana farklı şeyler düşündürüyor ve bir şeylerin farkına vardıran tarzda bir kitaptı.Ruhun önemli olduğu kadar dış görünümünde ne kadar önemli olduğuna parmak basan bir kitaptı. Yani dış görünüm iyi olmalı filan demiyor tabi ki de kitapta.Ama sadece bir ruh ve çok bedenle işlerin yürümeyeceğini anlatıyor. Aynı zamanda A'nın başkasının bedenini uzun süreli kullanmama kararı eşsiz derecede güzeldi. Burada sadece cinayetin bir insanı öldürmeyi değil ruhen öldürmeyi anlatmış...
En Güzel Aşk Masum Olandır. :)
Hayatımda okuduğum en "tatlı" kitaplardan biriydi. Evet karakterler klasik, kurgu klasikti ama yine de çok güzeldi. Bunun gibi milyonlarca kitap bulabilirsiniz vs vs hepsi doğru... Ama böylesine güzel ve sıcak işlenmişini pek bulamazsınız... Eğer kafanızı dağıtmak, neşelenmek ve "ciciş" bir kitap okumak istiyorsanız hiç durmayın derim ben...
Ha okumadınız mı? Keyifli birkaç saat dışında kaybedeceğiniz bir şey göremiyorum yine de.
Kitabımız mektup türünde yazılmış bir eser. Genç bir kız ile yaşlıca bir adamın arasında geçen mektuplara konu alıyor. Öncelikle kitabın çevirisi çok güzeldi. Bunu özellikle beğendim. Çünkü İngilizceden değil Rusça aslından çevrilmişti.
İçeriğe gelirsek.. Kitabımız bizi etrafımızı gözlemeye, diğer insanların bakış açılarından bakmaya itiyor. Erkek karakterimiz gururlu ve mağrur biri. Saf denecek kadar da iyi niyetli. O mektupta olayları anlatırken iyi diye bahsettiği şeylere kendi adıma o kadar sinirlendim ki kitabın içine girip o ana müdahale etmek istedim. Bir insan hakkında yapılan çirkin dedikodular, iftiralar o kadar güzel bir dille anlatılmıştı ki günümüze uyarlamadan yapamadım.
Kitap bizi en çok da yoksulluk hakkında düşünmeye itiyordu. Açlık değil yoksulluk. Çünkü ikisi arasında çok derin bir fark var. Bunu da en iyi kitabı bitirince anlıyor insan. Kitabı kapattığınız anda çok derin düşüncelere dalacağınıza eminim.
Kitabı okuyarak tiyatro eseri okuma tecrübesini yaşayabilirsiniz. Okurken oyuncuların tüm hareketlerinin hatta mimiklerinin bile gözünüzün önüne gelmesi çok güzeldi ancak konu nanay arkadaş. Modernizim, yeni bir akım gibi şeyler söyleniyor ama herhangi bir hayranlık beslemeden objektif olarak okunduğunda ortada konu falan olmadığı anlaşılıyor, muhtemelen Godot denen kişi ortalama her kadın gibi hazırlanması saatler süren ve her defasında bekletmeyi başarabilen yazarın karısı olabilir
