479 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Sezgin Kaymaz’ın ilginç bir yazarlık serüveni var. Gittiği okulları yarım bırakan, spor alanında çeşitli dallarda çalışarak hayatını sürdüren şu anda yazarlık üzerine yoğunlaşan biri. KÜN kelimesinin anlamını sorguladığınızda “Allah’ın yaratma gücünü ve süratini anlatan dinî-tasavvufî terim.” Tanımı çıkıyor karşınıza. Romanda aslında biraz
Kün
KünSezgin Kaymaz · İletişim Yayınevi · 2023956 okunma
96 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Herkese merhaba! Hacı Aga! Hırsın, kibrin, fesatlığın, nankörlüğün, aşağılığın, kısacası ne kadar olumsuz yakıştırma varsa hepsinin ete kemiğe bürünmüş hali Hacı Aga… Güç kimdeyse onun yanında yer alan, kelimesin tam anlamıyla “günün adamı” olan bukalemun Hacı Aga… Nereden, nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Sadık Hidayet, bu eserinde insanoğlunun kendi çıkarları için elinden geleni, hatta elinden gelenin de fazlasını yapmaktan asla geri durmayacağını gözler önüne seriyor. 1940’lı yıllarda geçen hikâyede Hacı Aga, İran ve benzeri ülkelerde (işin aslı, Türkiye’de de) dinî, millî ve manevî değerleri, siyasi emelleri ve kişisel çıkarları uğruna sonuna kadar sömüren, her türlü ahlaksızlığı, yolsuzluğu, usulsüzlüğü kendine hak gören, yüzsüzlükte zirve yapan kan emici tipleri temsil eden bir karakter olarak karşımıza çıkıyor. Hacı Aga bununla da kalmayıp halkı kandıran, insanların duygularını, mallarını, paralarını çalan ve kullanan, kendi gemisini yürütebilmek için bütün değerleri hiçe sayan, insanları istediği gibi yönlendirebilmek için onların kendisine ve kendisi gibilere muhtaç olduğunu hissettirme çabası içerisinde olan, bir milleti idare edebilmek için dini kullanmak ve halkı uyutmak gerektiğini savunan, tamamen menfaatçi olan ve paraya tapan, aynı zamanda kadınları da yok sayan adi bir kişiliği temsil ediyor. Biraz canınızı sıkabilecek ve sinirlerinizi bozabilecek olsa da yer yer aşınalık da hissedebileciğiniz bu harika eseri okumanızı tavsiye ederim. Herkese bol kitaplı günler dilerim!
Hacı Aga
Hacı AgaSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 20202,221 okunma
Reklam
96 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Açıkçası kitap günümüzün politik, siyasi ve dini yönünü o kadar iyi anlatmış ki daha basit ve açık nasıl anlatılabilirdi bilmiyorum şuan için. Devletin dininin adalet olması gerektiğini gözler önüne sermiş bence. Ne devlet dini ne de din devleti yönetmeli. Çünkü günümüzde coğrafyamızda yaşayan bir çok farklı dine mensup insanlar topluluğu var. Eğer devletin bir dini olursa yaşamanın adaletsizliği farklı dine mensup insanların yüzüne olumsuz bir şekilde çarpacaktır ve nitekim çarpmıştır da. Kitap bir diğer yönüyle adeta bugünle de alay etmiş. Okuyanların bir tık sinirini bozabilir ki eğer bozuyorsa okur da gerçeği görmüş demektir. Kesinlikle okuyun, okutturun.
Hacı Aga
Hacı AgaSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 20202,221 okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
87 günde okudu
Milim ilerlememişiz milim..
Batının dinsiz ahlakını görüp doğunun din soslu arkaik ahlaksızlığına tahammül edemeyen bir edebiyatçının, genele hakim ironik diliyle ördüğü, kolaylıkla bir tiyatro sahnesine taşınabilecek akıcıkta, trajikomik içerikler barındıran, hacmine göre küçük ama ciltlere sığmaz bir konunun işlendiği okunası eseri. Tavsiyedir..
Hacı Aga
Hacı AgaSadık Hidayet · Yapı Kredi Yayınları · 20202,221 okunma
64 syf.
7/10 puan verdi
Kitabi beğendim.Kitap bir kaç hikayeden oluşuyor.İlk hikaye kütük.Kütük hikayesinde Arslan Bey'in bir kaleyi hiç ateş etmeden nasıl ele geçirdiği anlatılıyor.Bir hayır hikayesinde Durmuş Bey adındaki ihtiyar bir adamın hikayesi anlatılıyor.Hikayede Durmuş Bey ölmek üzere fakat oğulları onu önemsemiyor miras kavgası yapıyorlar.Bunun üzerine Durmuş Bey öldükten sonra oğulları çift olan şeyleri bölüşür tek olan şeyleri ortadan ikiye bölerler.Köpeyide tam bölecekken Hacı Ağa gelir ve bu köpeğin burada kalıp sahibi için ulumasını söyler.Bunun üzerine köpek sahibi için ulur ve Hacı Ağa şöyleder:şu köpeği kadar Durmuş Ağayı oğullarıda sevseydi mezarı taşsız kalmazdı.Diğer hikaye kaç yerinden?Doktor ve onun bir arkadaşının hikayesi.Doktor arkadaşının yazdığı ihtiyar bir kahramanın hikayesini okur ve bu kahramalık şuan ki komutanların, subayların yanında küçük kalır,der.Arkadaşı ona inanmaz fakat doktor sonra onu 49 yerinden yaralanmış genç bir askerle tanıştırır ve sonra anlar işte kahramanlığı.Son hikaye ise Çanakkale'den sonra.Bu hikayede tüm ümidini kaybetmiş ümitisiz 45 yaşlarında bir adamı hikayesi anlatılıyor.Bu adamın ümitleri bitmişti öyle ki bahçesi bile zehirli otlarla doluydu.Ama bir gün Çanakkale zaferini duydu.Umudu geri geldi evlendi zehirli otları temizleyip menekşeler dikti.Dış işleri bakanlığına tercüman oldu.Bir kızı bile oldu.Kızının adı ise Mefkûre olmuştu.(:
Kütük
KütükÖmer Seyfettin · Karanfil Yayınları · 2012484 okunma
536 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Öncelikle kitabı beğendim kalın bir kitap olsada su gibi akıp gitti, bir çırpıda okuyacağınız içinde tarih, aşk, dram, şiddet, sabır ve çaresizlik gibi bir çok konu barındıran bir kitap. Kitap 1.Dünya savaşından çıkmış sefalet içinde halktan biri olan Bigalı aileden bahsederek karakterleri tanıtıyor. . Evin en büyüğü Hacı nine, erkek torun
Şahika & Feraye
Şahika & FerayeSinan Akyüz · Alfa Yayınları · 20134,226 okunma
Reklam
295 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.