"Hacı Bektaş Veli'nin de dediği gibi, insan kendisini arıtmadıkça başkalarını arıtamaz."
Sayfa 85 - İrfan ErdoğanKitabı okudu
Hacı Bektaş-ı Veli
... aşk, kalbin hayat bulmasıdır...
Reklam
Tevazunun Hikayesi
Bir adam, kötü yoldan para kazanıp bununla kendisine bir inek alır. Daha sonra, yaptıklarından pişman olur ve hiç olmazsa iyi bir şey yapmış olmak için bunu, o zamanlar onu bir dergâha bağışlamak ister. Adam Hacı Bektaş-ı Veli'nin dergâhına gider. Durumu Hacı Bektaş-ı Veli'ye anlatır ve o ' helal değildir' diyerek bu kurbanı geri çevirir. Bunun üzerine adam Mevlevi dergâhına gider ve aynı durumu Mevlana'ya anlatır. Mevlana ise bu kurbanı kabul eder. Adam aynı şeyi Hacı Bektaş-i Veli'ye de anlattığını ama onun bunu kabul etmemiş olduğunu söyler ve Mevlana'ya bunun sebebini sorar. Mevlana şöyle der: - Biz bir karga isek Hacı Bektaş-ı Veli bir şahin gibidir. Öyle her leşe konmaz. O yüzden senin bu hediyeni biz kabul ederiz ama o kabul etmeyebilir. Adam üşenmez kalkar Hacı Bektaş dergâhı'na gider ve ona, Mevlana'nın kurbanı kabul ettiğini söyleyip bunun sebebini bir de Hacı Bektaş-ı Veli'ye sorar. O da şöyle der: - Bizim gönlümüz bir su birikintisi ise Mevlana'nın gönlü okyanus gibidir. Bu yüzden, bir damlayla bizim gönlümüz kirlenebilir ama onun engin gönlü kirlenmez. Bu sebepten dolayı o senin hediyeni kabul etmiştir.
"Öğretmen önce kendine yönelir, kendinde arar ve kendinde bulmaya çabalar, diyorum. Kendine yönelmenin bir tezahürü de kendini arıtmaktır. Zira Hacı Bektaş Veli'nin de dediği gibi, insan kendisini arıtmadıkça başkalarını arıtamaz."
Sayfa 85
"Edep elbisesini sırtınızdan ölünceye kadar çıkartmayınız." Hacı Bektâş-ı Velî (rahmetullâhi aleyh)
Sen kendini küçücük et kemik sanırsın, oysa sende Alem-i ekber gizlidir.
Sayfa 135Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.