#spoiler#
Hangi birini yazayım şimdi a dostlar..öyle hadi bakalım inceledim sizin için diye yazılacak kitaplar değil ki bunlar ..insanı adım adım köylerin, tarlaların,evlerin ,insanların içinde gezdiren yazarları, hikayeleri,nasıl anlatayım? Karakter şu idi ..anası TÜRK 'tü öldürdüler, babası topaldı çocuklarını simartmazdı mı diyeyim ?..yan bahçede komşunun karısına göz dikti Grisa ne it oğluydu mu diyeyim? Unuturum diye evlendide ,yaktı ömrünü. .Natalyayıda ne hallere koydu ...
Kız kendi boğazını orakla kestide ölmedi mi diyeyim ?? Kazak türküleri dağlarda yankılar yaparken ,harmanı hasatı bir an önce kaldıralım derken "savaşşş" diye nağralar atan ....atını köyden köye sürerken hayvanın sırtından köpükler çıkartan ulakları ne edelim?...
öldü dediler yaslara girdim Grisa ..
Ölmedim diye mektubun geldi şapşal şapsaĺ gülümsedim :) ve bunu otobüste yaptım :)
ama son bir darbe vardi ya.. iste onu hazmedemedim de kitabı elimden fırlatıp attım. ..yanimda oturan emekli öğretmen Ayfer hocama anlattım böyleyken böyle oldu diye ...doğru dürüst oku şu kitaplarını dedi :) senin yüzünden hop oturup hop kalkıyoruz :) olmaz ki canım, böyle de kitap okunmaz ki tövbe tövbeeee...:)
Soolohov efendim yazmış ..
tanismadı -iseniz beyninizdeki gerçekçi öykü -roman kütüphaneniz hep eksik kalır. .benden söylemesi. .şimdi benim önümde 3 ciltlik merak dolu bir serüven var ..bir de Don nehrinde buzlar kırılırken çıkan seslerin uğultusu...
savaşsız, saf sevgiyle kalın...iyi geceler