KİTAPTAN SPOILER İÇERİR!!!!
"Bakın doktor, sevgili dostum, ben asla bu işin uzmanlarının izledikleri süreçlere bel bağlayan biri değilim. Benim aradığım parmak izleri ya da sigara külleri değil. Beni İlgilendiren işin psikolojisi. Ama bu işte biraz bilimden destek almam gerektiğini hissediyorum. Bu kompartıman ipucu dolu, ama bu ipuçlarının gerçek olduğundan, düzmece olmadığından emin olabilir miyim? Hayır." "Sizi tam olarak anlayamıyorum, Mösyö Poirot." "Size bunu bir örnekle açıklamaya çalışayım. Bir kadın mendili bulduk. Bunu düşüren bir kadın mıydı? Yoksa bir erkek, bu cinayeti işleyen bir erkek, 'Bunun bir kadın cinayeti olarak görünmesini sağlamalıyım,' diye mi düşündü? 'Düşmanımı birçok kez bıçaklarım, yaralardan bazılarının hafif hatta çizik şeklinde olmasına dikkat ederim ve bulunacak şekilde bu mendili düşürürüm.' Bu bir olasılık. Tabii bir diğer olasılık daha var. Katil bir kadın ve pipo temizleyicisini özellikle, katilin erkek sanılması için düşürdü. Ya da ciddi bir biçimde iki kişinin -bir kadın ve bir erkek- bu cinayete karışmış olduklarını ve her birinin geride dikkatsizlikten kimliklerini ortaya çıkaracak bir ipucu bıraktığını mı düşünelim? Bu kadar rastlantı biraz fazla, öyle değil mi?"
"Düşüncelerim" Yoğun spoiler içerir. - Kitap boyu Şahande hanımın çekmediği acı,eziyet kalmadı. Çevresinde ki herkesten hep kazık yedi. Belki yüzü güler diye bekledim ama gerçekten olmadı. Bu beni çok üzdü. Öncelikle ihsan Bey'in yaptığı taciz ve buna sadece taciz demek çok hafif kalıyor yaptığı şeyler de Şahandenin gram suçu yoktur. Neden sonu iffetsiz olarak gösterdi yazar bilmiyorum bu yüzden çok üzüldüm. Hüseyin Rahmi Gürpınar benim için çok önemli bir yazardı ama artık düşüncelerim değişti. İnsanlık tarihin de bu hep böyle. Bu erkeklerin kadınlar ile ne alıp veremediği var. Namuslu bir kadının namusuna leke süren erkek kadar bir kadını kendi elleriyle öldüren bir erkek kadar cani,pislik kim olabilir. İhsan bey bunu yaptı. Şahande ise hiç hak etmedi.