Sözlerini kontrol edemeyen insan kendini kontrol edemediğini ve saygıyı hak etmediğini gösterir…
“Kötü insanlar başlarına gelen kötü şeyleri hak ederlerdi.”
Sayfa 170Kitabı okudu
Saint de Haas akli dengesi yerinde olmayan bir sapık. Tehlikeli bir adam. Ateşli sözler ve yumuşak dudaklar beni onun başka biri olduğuna ikna etmeye yetmiyor.
Onun için çok kötü, bu pislikten kurtulmasına izin vermeyecek kadar çok gerçek suç izledim. Mack ve ben, bu piç kurusuna hak ettiği adaleti sağlayacağız.
Boynu Bükük Bayramlarda
Her bayram neşeli değil,
Mazlum yurtlar isyanlarda,
Zulme doymuyor İsrail,
Boynu bükük bayramlarda.
Uygurların hali sefil,
Çin vahşeti var kamplarda,
Ehl-i küffar olsun rezil,
Boynu bükük bayramlarda.
Bebeklere kıyan katil,
İtler uluyor her yanda,
Hak ve hukuk kaldı şekil,
Boynu bükük bayramlarda.
Allah'ın hükmüdür adil,
Sabır gerek insanlarda,
Cezayı alsın her fail,
Boynu bükük bayramlarda.
İntikamımızdır asil,
Gülmek saklı ağlamakta,
Allah davamıza kefil,
Boynu bükük bayramlarda.
Doktor MBC
Şu an gözyaşların yıkıyorsa yanaklarını, kaderin temizleniyor ve bu temizlik hayallerinin de ötesinde bir hayatı sana doğru getiriyor demektir. Eğer şu an haksız yere kalbin sızlıyorsa, gönlün daralıyorsa, demek ki seni hak etmeyen insanlar oradan dökülecek ve Allah'ın emaneti olan tertemiz bir kalp yakın zamanda gönlünde yeşerecektir.
Sayfa 57Kitabı okudu
Kitap okumak ve okumanın kutsallaştırılması
Kitap okumak mucizevi bir şey. Düşünsene, başkasının düşüncelerinin çeşitli şekillere bürünmüş haline bakıp o düşünceleri anlayabiliyorsun.
Dakikada 1 sayfa okunabildiğini varsayarsak, 200 sayfalık bir kitabı okumak, o kitabın yazarının beyninde 3-4 saatliğine gezintiye çıkmak demektir. Müthiş.
Ama bunu kutsallaştırmak doğru değil. Türk insanının yaptığı hatalardan biri bu: Kitap okumayı kutsallaştırmak.
Biri kitap okuyorsa ona "bilgili" denir. Neden? Sırf başkalarının düşüncelerini öğrendiği için mi? Siz, sokakta rastgele birinin beynine girmek ister misiniz?
Nasıl ki sokakta rastgele çevrilen kişinin beynine girmek istemiyorsak, rastgele kitap da okumamalıyız. Okuyabiliriz tabii ama bunu kendimize bir şeyler katma motivasyonuyla yaparsak, büyük olasılıkla elimize hiçbir şey geçmez.
Dolayısıyla, çok kitap okuyan biri, sokakta yürüyen birinden daha çok saygıyı hak etmiyordur. Saygıyı hak edenler, doğru kitapları okuyup, algıladığı yeni düşünceleri doğru şekilde yoğurabilenler, hatta o yoğrulan düşünceyi fırına koyup katılaştırabilenlerdir.