Hakkı Yüksel

Hakkı Yüksel
@hakkiyuksel
21 okur puanı
Aralık 2018 tarihinde katıldı
Karakteri unutulmaz kılan kaderiyle giriştiği mücadeledir.
Sayfa 227Kitabı okudu
Reklam
Her şeyin gerçekleşebileceği bir yerde hiçbir şey ilginç kalmaz.
Sayfa 185Kitabı okudu
Yazar iki alem arasında mekik dokuyan bir haberci gibidir. İki alem, bir baska deyişle edebiyatın içinde yaratılan dünya ile yazarın yaşadığı gerçek dünya arasındaki ilişkiler yaratım sürecinde önemlidir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bütün büyük romanlar zaten bildiğimiz ama o konuda büyük bir roman yazılmadığı için kabul edemediğimiz gerçekleri göstermek için yazılır."
Reklam
Seküler insanın yeni dini sanattır, peygamberi ya da şamanı da sanatçıdır. Dünyevileşen ve bu yüzden de büyüsü bozulan hayatımızın içinde olağanüstü hatta doğaüstü ancak sanatsal deneyimde yakalanabilir.
Yaşamıyoruz. Resimlerimiz, fotoğraflarımız kadar yaşamıyoruz. Mendilimiz, gömleğimiz, potinlerimiz kadar yaşamıyoruz. Bir sigara kâğıdını şu masaya koy, üstüne bir taş bırak, kapıları kapa ve git! Üç yüz sene sonra gel, yerinde bulursun. Belki sararmış, belki buruşmuş, fakat yine o. Bir sigara kâğıdı kadar yaşayamıyoruz. Kefenimizden evvel çürüyoruz.
İnsan üç kere ölür: Bir kere memur olunca, bir kere evlenince, bir kere eceli ile.
Sayfa 11
Olayların parçaları, onlardan birinin yerinin değiştirilmesi ya da çıkarılması halinde bütün'ün ortadan kalkacağı, parçalanacağı şekilde bir bağ­lılık içine konmalıdır. Çünkü, varlığı yahut yokluğu fark edilmeyen bir şey, bir bütün'ün(temel) parçası olamaz.
Reklam
Hazır reçeller de fena değilmiş diyorlar ama bütün evi tutan vişne ya da çilek kokusu hazır alınamıyor ki, değil mi?
Sayfa 7
Leyleklerin göçü bu. Her yıl çocukların heyecanla beklediği, büyüklerin gülerek, alay ederek seyrettiği, yaşlıların, bir leylek göçü daha görmüş olmanın sevinciyle acısı arasında, kışın nasıl geçeceğinin imi diye uzun uzun yorumladıkları göç... Leylek göçü... Andronikos, şu anda, ne çocuk ne yetişkin ne de yaşlı. Heyecan duymuyor, gülmüyor, sevinçle acıdan uzak, yorumlamıyor. Yalnız hayranlık duyuyor.
İnancı uğruna zindana atılmayı bile göze alamayan adamın inandığı söylenebilir mi?
...çünkü daracık hayatları olanlar, kapılarının önüne gelen her yeni karşısında meraka kapılırlar.
Birey daima fikirden güçlüdür ama kendisi olarak kalması şarttır. Insanın tek bilmesi gereken, insan olduğu ve öyle kalmak istediğidir; o zaman çevresindeki laflar, vatan, görev, kahramanlık, bütün bunlar yalnızca iğrenç kan kokan, sıcak, canlı, insan kanı kokan kelimelerdir. Dürüst ol: Vatanın senin için hayatın kadar önemli mi? Yüce hükümdarını alaşağı eden bir memleketi, resim yaptığın sağ elin kadar seviyor musun? Kendi içimizde, düşüncelerimiz ve kanımızla kurduğumuz görünmez adalet dışında bir adalete inanıyor musun?
Sayfa 22 - ZeplinKitabı okudu
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.