+Anne ben nasıl oldum
-Oğlum, seni leylekler getirdiii
+Tamam anne
-Yaaaa ne kadar basit bir çocuksun
+Ne yaptım gene
-Birazz zorla benii
+Eee leyleklerr getirmiş benii dahaa ne sorayımm
-Oğlum olduğunaaa halaaa inanamıyorummm!
+Anne belki zaman bana doğruyu öğretir
Sen kendini yorma
-Ulannn ben mi anneyim yoksaa sen mii
+Bana yaşattıklarınız
"Bağışla"
Kitabı açar açmaz hemen ilk sayfada en sevdiğim şiirlerinden biriyle karşılaşmak mutlu etti beni. Şiirleri okurken bazı şiirlerini unuttuğumu fark ettim, okudukça hatırladım. Ve daha bir çok şiir favorim oldu.
Kitaptaki şiirler ölüm, zaman, sevi, insan ve varlık üzerine yazılmış bölüm bölüm şiirlerden oluşuyor.
Şiirlerin hepsi birbirinden güzel... ve hepsi el ile yazılmış çok büyük emekler içermektedir :) Aynı zamanda alıntı şiirleri okuyanlar okundu olarak kitabı işaretleyebilirler :) 2 şiiri hariç hepsini paylaştım.
Kitabın sonunda da eleştirilere yer verilmiş.
Öykücü birinin şiir yazmasını benimseyemenlerin, şiirlerini beğenmeyenlerin eleştirileri. Aziz Nesin' in şiirlerini hakkında olumlu eleştiri yapanların, beğenmeyenlere de bu eleştirlerle laf söyleyenlerin karşılıklı atışma da var :)
Ne diyelim bence kendisinin dediği gibi;
"Boyum kadar kitap yazdım ama beni sevmeyenler 'onun zaten boyu kısaydı' diyebilirler..."
Sevgili Aziz Nesin
İnsanlar söyler, bakınız halaaa...
Beğendim demeye gerek yok, yetersiz kalır...
Aziz Nesin, memleketimin gururu
Rahel Tanrı’yla Hesaplaşıyor .....incecik kitaba yine dünyaları sığdıran Zweigimin daha bir eseri.....
İnsanlık barışı bulamadı hâlâ..."...bulmadik Zweigimmm halaaa da bulmadik.....
kitaba ismini veren hikayedeki Rahel’in düşündükleri bence Zweig’ın 1942’de ikinci dünya savaşı sırasında Avrupa’nın halini görüp neden intihar ettiğini açıklıyor.
Ve her zamanki gibi Zweigim yinede savas ve siddet duygusunu vermis hikayesinde.
yaşanan hayal kırıklığını ve zulmü kabullenemeyen Rahel inandığı tanrinin karsisina gecip hesap sormasi,bana gore Zweigin kendi tanrisiyla olan hesaplasmasidi..
eğer merhametin sonsuz değilse, sende sonsuz olamazsın. o zaman sen de tanrı değilsin."
+Anne ben nasıl oldum
-Oğlum, seni leylekler getirdiii
+Tamam anne
-Yaaaa ne kadar basit bir çocuksun
+Ne yaptım gene
-Birazz zorla benii
+Eee leyleklerr getirmiş benii dahaa ne sorayımm
-Oğlum olduğunaaa halaaa inanamıyorummm!
+Anne belki zaman bana doğruyu öğretir
Sen kendini yorma
-Ulannn ben mi anneyim yoksaa sen mii
+Bana
Şu ana kadar okuduğum en mükemmel ve okurken hiç sıkılmadığım bir seri oldu. Yazarımızı tebrik ediyorum gerçekten bir zeka ürünü olmuş. Kitap edebi yönden çok zengin değil ama okunması bakımından çok zevkli, dili çok hafif, kurgusu harika ve masal kahramanlarımız çok güzel serpiştirilmiş her bir köşesine. Kitap 800 sayfa ama nasıl bittiğini anlamadım bile ve açıkçası bittiğine de üzüldüm. Okurken bazı yerlerde çok üzüldüm ama bazı konuşmalar da okurken fazlasıyla güldürdü. Hatta bir ara bozulan el ekranlarını vurarak tamir etmeleri çok bizden bir hareket olmuş :)) Son kitap Winter temelini tek bir karakter üzerine değil de tüm karakterleri içine dahil ederek oluşturmuş ve bence daha da başarılı olmuş, çünkü Pamuk Prenses karakteri biraz sıkıcı.Bahsedildiği gibi pamuk gibi kalbi olan ve eşsiz güzelliği olan bir karakter daha güzel anlatılabilirdi. Olaylardaki duruşunu,konuşmalarını ben sevmedim. Pek oturmamış karakterimiz. Ama tüm karakterlerimiz bir araya geldiği için bu ayrıntı göze batmıyor kurtarıyor kitabımızı. Son olarak hala bu seriyi okumayanlara sözüm yoksa siz hâlâââ :))
Puanım 3/5 (%67/100)
İlk okuduğumda belki hoşuma gitmiş olabilir ama bu sefer çok hata buldum. Halaaa bilmeyenler varsa diye spoiler vermek istemiyorum ama bu kitabın yarısında olayların gidişatı baya değişiyor. Fakat o büyük sürpriz hiç güzel hazırlanmamış. Öncelikle heeerr şeyin Light'ın planı olması garipti. Çok zeki olduğu doğru ama L'i bu kadar tahmin edebilmesi inandırıcı gelmedi. İkincisi bu kadar düşündüğüne veya hazırlandığına dair hiçbir şey belirtilmedi. Bir anda hepsi benim planımdı dedi ve sayfalarca neler yaptığını açıkladı. Bu yüzden o sürpriz de benim için etkisini yitirmiş oldu. Yanlış hatırlamıyorsam animede Light ve L arasında ekstra sahneler vardı mangada olmayan. O tarz şeyler olsa mesela daha iyi olabilirdi. Üstüne bir anda 4-5 yıl ileriye atlamak da garipti. İlk okuduğumda da animeyi izlediğimde de bu noktadan sonrası hiç içime sinmemişti. Devam edip göreceğiz, bu ciltte de hatırlamadığım bazı yerler vardı.
Ölüm Defteri 7Tsugumi Ooba · Akılçelen Yayınları · 20122,005 okunma
Orta bir beklentiye sahipken bu kitaba başladım. Ve yorumunu en geciktirdiğim kitap da bu. Şimdi elimden geldiğinde yorumumu yapacağım.
Simon efsane bir karakter. O kadar sevdim ki hani dönüp yeniden okusam okurum. Simon kendisini okutur. Yazarın dili sade, gençlik hikayelerine yakışır bir düzeydeydi. Ne çok uzattı ne de çok kısa tuttu.
Ana
Adeta Kaiken 2. Ben bu yazarın o muhteşem kitaplarını halaaa okumamış biriyim, en iyilerini bilmediğim halde bana bile yetersiz gelen bir roman bu. Cinayet aslında güzel, av meseleleri felan ilginç. Ama Grange tam da Kaiken'deki gibi güzel gidebilecek bir konuyu saçma bir şekilde bitiriyor bence. Yani başka kim katil olabilir ki? Sadece detaylarda bir bilinmezlik var. Kurgu biraz laf kalabalığı gibi, diğer kısım daha güzel kurgulansa daha iyi bir polisiye ortaya çıkabilirdi bence.
Son AvJean-Christophe Grangé · Doğan Kitap · 20203,299 okunma