ŞEM'Î DİVANI'NDAN
Cân u dilden âşıkam billâhi Beytullâh'a ben
Gör beni dâim münâcât eylerim Allah'a ben
Gûş idüp ervâh-ı âlemde hitâb-ı izzeti
Virdim ikrâri atâmız Adem Seyfullâh'â ben
Seng-i mihnetile hebâ itdin cevâhir ömrümi
Başladım şimden girü na't-ı Resûlullah'a ben
Gözlerim kan ağlasun hiç durmasın leyl ü nehâr
Tâ varınca
Bir garip güvercinim gökyüzünde, derinde.
Sînemde hasret, çırpınışlarım özgürlüğe.
Bulutlardan gelen bir haber var; Yâr yakındır.
Söyleyin rüzgarlar! Bu kime giden akındır?
Sakın ayaklarım, cefâya konmaktan sakın!
Korkma zâlimin zulmünden, korkma ondan sakın!
İşte, bizlere semâdan inen bir selam var.
Kutlu beldeye doğru, hedef, mişkatü'l
Sayfada geçen cümleler...
Şu ayeti Kerime der ki;
Eğer Allah'a muhabbetiniz varsa Habibullah'a ittiba edilecek. Eğer ittiba edilmezse netice veriyor ki Allah'a muhabbetiniz yoktur. Eğer muhabbetullah varsa netice verir ki Habibullah'ın sünneti seniyesine ittibaı intac eder
Gerçek Muhabbetin Alâmetleri
Allâh’ü Teâlâ ve Rasûlü Sallallahü Aleyhi Vesellem’e itaate götürmeyen muhabbet sözleri, kuru bir iddiadan öteye gidemez. Sevdiği uğruna fedakârlıkta bulunmayanların kalbî beraberlik iddiaları, dört duvar arasındaki kuru beraberlikler gibi, bir kıymet ifâde etmez.
Bir sohbet esnâsında Hz. Sevbân Radiyallahü Anh, Habîbullâh Sallallahü Aleyhi