"...belki de aldatıcı bir düştü bu, kendini hangi gerçekliğin beklediğini şu an için bilemediği bu düşten er geç uyanacaktı."
331 syf.
·
Puan vermedi
Körlük; bir gün ansızın yolda arabasıyla giden bir adamın, trafikte beklerken beyaz bir ışık sonrası kör olmasıyla başlıyor. Nereden ve neden geldiği bilinmeyen bu körlük, bir salgınmışçasına yayılmaya başlıyor. Birbiriyle farklı noktalarda temasa geçmiş, aynı ortamlarda bulunmuş ve iletişim kurmuş yüzlerce kişi terkedilmiş bir yerde karantinaya alınıyor. Sadece günlük yemek ihtiyaçları karşılanacak şekilde onları bir yere kapatıyorlar ve belirli kurallar çerçevesinde bu insanlar orada yaşamaya bırakılıyor. Orada sadece bir kadın körlüğe yakalanmıyor. İnsanlığın ve vicdanın gitgide eriyip gittiği bu yerde; tüm bu acımasızlığı çıplak gözlerle gören bu kadının yaşadıklarına, oradaki düzenin yavaş yavaş nasıl rayından çıktığına ve daha bir sürü olaya eşlik ediyoruz.Kitap konusu itibariyle farklı ve dikkat çekici bir kurguya sahip. Yazar, tüm insanların kör olduğu bir yerde bile düzenin ve sistemin nasıl şekillendiğini zekice yedirmiş kurguya. Aslında konuya baktığımızda çok imkânsız ve bizden uzak görünse de, inanın değil. Okudukça kendi dünyanızla öyle güzel uyuşturuyorsunuz ki, zamanla ne çok şeye kendi isteğimizle kör kalmışız diye düşünüyorsunuz. Kitabın distopya türünde bir eser olması bu düşünceyi destekliyor aslında. Körlük’ün nerede, hangi ülkede geçtiğini bilmesek de bir yerlere uydurmaya çalışmak çok zor olmayacaktır. Körlük her yönüyle kesinlikle hayatınıza katmanız gereken ve sizlere bambaşka bir bakış açısı katacak bir kitap. Keyifli okumalar
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,3bin okunma
Reklam
Şu ana dek hangi açıklanamaz nedenler onu korumuştu acaba?
Sayfa 101Kitabı okudu
Hoşlansak da hoşlanmasak da yaşamın pek sevimli olmayan bu tür gerçeklerinin hangi metin olursa olsun kaleme alınan her metinde yerini alması gerek, her şey yolunda giderken herkesin kendine özgü düşüncelerı vardır, örneğin, istersek gözlerle duygular arasında doğrudan bir ilişki olup olmadığını tartışabiliriz ya da insandaki sorumluluk duygusunun normal bir görme yetisine sahip olma sonucu ortaya çıkıp çıkmadığını kendimize sorabiliriz, ama doğal gereksinimler bizi acımasızca sıkıştırmaya başladığında, duyduğumuz acı, çektiğimiz sıkıntı bedenimizin kaldıramayacağı boyuta ulaştığında, içimizdeki hayvan kendini tüm varlığıyla ortaya koyar.
Yapacağımız her hareketten önce ciddi olarak düşünmeye başlasak, vereceği sonuçlarla önceden kestirmeye çalışsak, önce kesin sonuçları, sonra olası sonuçları, sonra rastlantısal sonuçları, daha sonra da ortaya çıkması düşünülebilecek sonuçları düşünmeye kalksak, aklımıza bir şey geldiğinde bulunduğumuz yere çakılır, hangi yöne olursa olsun bir adım atamazdık.
Sayfa 144Kitabı okudu
Kendini hangi gerçekliğin beklediğini şu an için bilemediği bu düşten er geç uyanacaktı.
Reklam
Bugün bugündür, yarın da yarın, ben bugünden sorumluyum, ama kör olursam, yarın da sorumlu olmayacağım. Hangi sorumluluk, herkes gözlerini yitirmişken benim hala görmemin verdiği sorumluluk...
Sayfa 253
"Nasıl bir körlük, nasıl bir çılgınlık itmişti onu buralara? Kendi hatalarını ürkünç birer darbe gibi hissediyor ve kendine karşı hangi kötü sıfatı yakıştırsa az geliyordu."
Yapacağımız her hareketten önce ciddi olarak düşünmeye başlasak, vereceği sonuçları önceden kestirmeye çalışsak, önce kesin sonuçları, sonra olası sonuçları, sonra rastlantısal sonuçları, daha sonra da ortaya çıkması düşünülebilecek sonuçları düşünmeye kalksak, aklımıza bir şey geldiğinde, bulunduğumuz yere çakılır, hangi yöne olursa olsun bir adım bile atamazdık.
Yapacağımız her hareketten önce ciddi olarak düşünmeye başlasak, vereceği sonuçları önceden kestirmeye çalışsak, önce kesin sonuçları, sonra olası sonuçları, sonra rastlantısal sonuçları, daha sonra da ortaya çıkması düşünülebilecek sonuçları düşünmeye kalksak, aklımıza bir şey geldiğinde, bulunduğumuz yere çakılır, hangi yöne olursa olsun bir adım bile atamazdık.
Reklam
Düş sürüyor ama hangi düş olduğunu bilemiyorum...
Sayfa 298Kitabı okudu
Benim suçum bu, diye ağlıyordu, doğrusu da buydu, kimse bunu yadsıyamazdı ama doğru olan ve genç kızın yüreğine belki de biraz su serpecek bir şey daha vardı ki o da şuydu: Yapacağımız her hareketten önce ciddi olarak düşünmeye başlasak, vereceği sonuçları önceden kestirmeye çalışsak, önce kesin sonuçları, sonra olası sonuçları, sonra rastlantısal sonuçları, daha sonra da ortaya çıkması düşünülebilecek sonuçları düşünmeye kalksak, aklımıza bir şey geldiğinde, bulunduğumuz yere çakılır, hangi yöne olursa olsun bir adım bile atamazdık. Sözlerimizin, hareketlerimizin iyi ve kötü sonuçlan, kuşkusuz, ilerde yaşayacağımız günlere, hatta bizim bu sonuçları doğrulamak, kendimizi kutlamak ya da başkalarından özür dilemek için artık bu dünyada bulunmayacağımız günlere göreceli olarak düzgün ve dengeli biçimde dağılır, zaten kimi insanlar da bu durumun ölümsüzlük denen ve çok sözü edilen şeyin ta kendisi olduğunu ileri sürer, İyi güzel de, bu adam öldü, bizim de onu gömmemiz gerekiyor.
331 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Aslında Bulaşıcı Olan Bencil Tutumlarımız
Spoiler içerir!!!! Kitap konusu itibariyle farklı ve dikkat çekici bir kurguya sahip. Yazar, tüm insanların kör olduğu bir yerde bile düzenin ve sistemin nasıl şekillendiğini zekice yedirmiş kurguya. Aslında konuya baktığımızda çok imkânsız ve bizden uzak görünse de, inanın değil. Okudukça kendi dünyanızla öyle güzel uyuşturuyorsunuz ki, zamanla ne çok şeye kendi isteğimizle kör kalmışız diye düşünüyorsunuz. Kitabın distopya türünde bir eser olması bu düşünceyi destekliyor aslında. Körlük’ün nerede, hangi ülkede geçtiğini bilmesek de bir yerlere uydurmaya çalışmak çok zor olmayacaktır.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,3bin okunma
En'âm
‌ اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذ۪ي خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ وَجَعَلَ الظُّلُمَاتِ وَالنُّورَۜ ثُمَّ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا بِرَبِّهِمْ يَعْدِلُونَ Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Böyle iken inkar edenler başka şeyleri Rablerine denk tutuyorlar. En'am 1 ‌ وَهُوَ اللّٰهُ فِي السَّمٰوَاتِ
En'âm
‌ اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ الَّذ۪ي خَلَقَ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ وَجَعَلَ الظُّلُمَاتِ وَالنُّورَۜ ثُمَّ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا بِرَبِّهِمْ يَعْدِلُونَ Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Böyle iken inkar edenler başka şeyleri Rablerine denk tutuyorlar. En'am 1 ‌ وَهُوَ اللّٰهُ فِي السَّمٰوَاتِ
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.