Vedat Türkali'den Bir Gün Tek Başına kitabını okumuş ve anlatımına, diline, konusuna âşık olmuştum. Büyük bir hayranlıkla kitabın son sayfasını kapatmıştım. Şimdi bu kitabı okurken nasıl iki kitabı da aynı yazar yazmış olabilir diye düşünmeden edemiyorum. Kitap konu olarak baktığımızda oldukça kapsamlı ve güzel aktarıldığı zaman ilgi çekecek
Orhan Kemal, toplumcu gerçekçi bir yazar olarak bilinir. Ona göre gerçekçilik toplumda oluşan sorunların neden öyle olduğunu, kişilerde kusurların neden kaynaklandığını ortaya koymaktır. Onun eserlerine tanıdığı insanlar girer. Anlattığı tüm insanlara yargılayıcı değil, iyimser bir bakışı vardır. Kişilerini iyiler-kötüler kadrosu gibi düzenlemez,
Felâtun Bey ile Râkım Efendi
Bir döneme tanıklık etmek...
Ahmet Mithat Efendi’yi okumak, bir imparatorluğun çıkış kapısında demli bir çay içmek ve sonra Boğaz’ın serinliğinde bir sandal üzerinde güneşin batışını seyretmek...
Ne güzeldi, çok güzeldi, pek güzeldi...
#1edebiyat1bilim1film maratonu okumalarımız kapsamında Türk edebiyatının
An itibari ile Şimdiki Çocuklar Harika romanını bitirdim. Birkaç saat içinde bitebilecek bir roman olduğu halde acele etmeden okumak istedim. Şimdi bu etkileyici roman üzerine konuşmak istiyorum.
Bu romanda Aziz Nesin, Ahmet ve Zeynep adında iki çocuk uyduruyor ve bu çocukların birbirine yazdığı mektupları da bizzat kendisi yazıyor. Hatta mektubun
Sessiz Ev'i okuduktan sonra Veba Gecelerini okumak için içimde oluşan beklenti ve istek hayli yüksekti, Sessiz Ev romanındaki tarihçi karakterinin Veba'yı araştırması, çok derinine inmemiş dahi olsa romanda konu edilmesi ve Veba Geceleri'nin kitapta geçmesi son çıkan kitap için ben de oldukça beklenti yaratmıştı, çıktığı gün alındı, Sessiz Ev