Ahlak nedir? Ya da ahlaklı olmak? Ahlaklı olan bir insanın davranışlarının sonucunda “iyiyi bulmak” mıdır önemli olan yoksa “iyi niyetlerle yapılması” mı? Kitap tam olarak bu ikilemin üzerinde dönüyor.
Albert Camus’un okuduğum 3. kitabı ve yine karşımızda kadınlara karşı duygu beslemeyen ve sadece cinsellik üzerine ilişki kuran bir karakterimiz
Kaç hayat var içimizde? Kaç kişiyiz tek gövdede? Yaşadığımız kaç farklı senaryo var? Hangi hayatımızın, hangi karakteri gerçekte biziz?
Dünyada bu kadar insanın içinde böylesine yalnızken, tek bir bedende nasıl bu kadar kalabalığız? Kimiz biz? Kadın mıyız, erkek miyiz? Çocuk muyuz, yetişkin miyiz? Genç miyiz, ölmek üzere miyiz? Hangisiyiz?
Bazıları aşkı hayatına almakta zorlanırlar.
Bazıları da aşk için yaratılmıştır.
Ve bazı insanlarda onu ararlar kendilerini hakedecek şekilde sevecek birini ararlar.
Yalnızlık bir eksiklik duygusudur. Sen birine ihtiyaç duyarsın ve ihtiyaç duyduğun kişi yoktur... Tek başınalık yalnızlık değildir. Tek başınalık senin "tam olduğun" duygusudur.
İnsan soyunu zengin - fakir, iyi - kötü, asker - sivil, akıllı - aptal gibi pek çok bölüme ayırmak mümkündür, ama her insanın tanıdığı her yeni insanı farkında olmadan yerleştirdiği ve kesinlikle sevdiği bir ana bölüm vardır.
TOPRAK AĞLAR MI? AĞLIYOR İŞTE!
Toprak dile geliyor ve şöyle diyor Tolunay'a:
"Sen insansın, sen anlat!"
Ve bir insan olarak ne güzel anlatıyor Aytmatov güneşin doğuşunu. Doğan güneşin altında, ağaçların altında; doğan sevgilerin, altın başakların izlerini. Toprak ile doğup büyüyen insanlığı; karşılıksız veren, seven, koruyan