William Blake üzerine bir inceleme.
Romantizim akımının öncülerinden, kraliyet sanat okulunda okumuş, resim eğitimi almış. Tahta baskı ve taş baskı tekniklerini öğrenmiştir. Çok çocuklu fakir bir ailenin oğlu olup latinceyi, yunancayı, ibraniceyi, fransızcayı ve biraz italyanca’yı tamamen kendi kendine öğrenmiştir. Eserlerini kağıda yazmamış kendisinin geliştirdiği bir yöntemle,
Şiir ve İnşa
Çünkü mahsûl ve tahsîl bizim memâlike göre yalnız şiir ve inşâ cihetindedir. Bunlardan bir nebze bahsedilmek fâideden hâlî değildir. Şiirin ta'rif-i umumîyesi kelâm-ı mevzûndur. Yani iki satır sözün her birindeki sükûn ve harekâtın müsâvi olmasından ibarettir. Hatta kafiy usulü milel-i müte'ahhire beyninde hâdis olmuştur. Eski Yunânîler
Reklam
Kendi kendine bir konuşma
Neden mi? Neden mi söylüyorum? Neden mi konuşuyorum? Neden mi? Neden mi kaydediyorum? Aslında işin özü şu: İyi bir şair değilim ve büyük şairler görüyorum, gerçekten. Öyle kelimeler seçiyorlar, öyle bir cümle kuruyorlar ki böylesi tarihte kurulmuş olamaz. Sadece cümlenin kurulması değil zaten mesele. Mesele şu: Öyle bir söylüyorlar ki bu türlü
#eşcinsel #eşcinseller #eşcinsellik #lgbtiq+ #lgbt #islamdaeşcinsel
Türk-İslam kültüründe eşcinsellik hem gelenek hem de inanç bakımından kabul görmeyen, doğal bir eğilimdir. Ayrı ayrı incelendiğinde kendisine sağlıklı bir yer edinemeyen eşcinsellik olgusu bu öğelerin birleşmesiyle de günümüzde de kendisine sağlıklı bir yer edinememiş, zaman ve mekan fark etmeksizin toplum baskısı, dışlanma hatta cezalandırma
“Bir Bahar Akşamı Rastladım Size” Şarkısının İçimizi Yakan Hüzünlü Öyküsü Hani hep “aşk iki kişilik bir oyundur” denir ya; eski kuşak, daha doğrusu yasaklı ahlak öğretileriyle yetişen kuşaklar pek bilmez iki kişilik aşkı. Ya rüyalarda ya şiirlerde ya da şarkılarda yaşar yüreğinin en gizli köşesine gömdüğü aşklarını sevdalılar. Bu nedenle de
GURBETÇİ ŞÂİR SERVET YÜKSEL'İN DUYGU SÜZGECİNDEN SÜZÜLEN ŞİİRLER M. NİHAT MALKOÇ “Aman ha, gönül kırıp; kırılmaya değer mi? Boş şeylerin peşinde yorulmaya değer mi? Ne kaldı elimizde baharından, yazından?... Bu dünya çiçek olsa derilmeye değer mi?” (“Değer mi?”- Servet YÜKSEL) Gönül telimizi