Yasalara bağlı bir vatandaşın görevi olarak gördüğü şeyleri yapmış, ayrıca emirlere göre hareket etmişti -“yasalar çerçevesinde kalmaya” her zaman çok dikkat ederdi- kafası artık iyice karışmış ve sonunda körü körüne itaatin veya kendi tabiriyle Kadavergehorsam’ın, “ölü yıkayıcının elindeki ölü gibi itaatkâr olmanın” bir erdemlerini, bir kusurlarını vurgulayıp durur olmuştu…