Besmele - Hamdele - Salvele..
Selamünaleyküm dostlar.. İçinde bulunduğumuz zamanın hayrını diler, şerrinden Allah'a sığınırız. Malumunuzdur ki; mübarek üç ayların içerisindeyiz. Bizler de bu mübarek ayların kıymetini hatırlatıcı bir etkinlik yapmak istedik. Etkinliğimiz Recep ayının son haftasında başlayıp, Ramazan bayramının ilk gününe kadar
Cahil güruhun iddia ettiğinin aksine "Dinde zorlama vardır". İslam hukukunda bazı farzlar terk edilirse yahut bazı haramlar işlenirse bunların cezai müeyyidesi vardır.
''Din benim şahsi ve içtimai hayatıma ; ticari, hukuki, ailevi meselelerime karışamaz'' diyen küfre girer. Yani kâfir olur.
Hülâsa, İslam'da bir müslümanın kâfir gibi yaşama hürriyeti yoktur.
Günahların gün geçtikçe estetize edildiği günlerden geçiyoruz… Günahseverliğin prim yaptığı günlere kaldık adeta… Önceleri gizlenilen, saklanılan, utanılan günahlar şimdilerde izhar ve ifşa ediliyor…
Öyle ki gün geçtikçe günahlar toplumsallaşıyor, normalleşiyor ve yasallaşıyor… Günahla barışık olma pervasızlığı sınır tanımıyor…
İster istemez
Haramlar mayın,
Dünya ise mayın tarlası gibidir.
Mayına basmadan önce, TAKVA zırhını kuşan...
Rabbim, bizlere hidayet, takva, iffet ve gönül zenginliği ihsan eylesin.. 🤲 🍃