Türkçe'yi imlâ ve telâffuz bakımından anarşiye sürükleyen darbelerin başında "Harf İnkılabı" gelir.
Kadir Mısıroğlu
Kadir Mısıroğlu
Harf inkılabı okuryazarlığın artışına yaradı mı?
Arap elifbasını bırakıp Latin alfabesine, daha doğrusu Atatürk'ün deyişiyle 'Türk alfabesi'ne geçilmesinin okur yazarlığı kolaylaştırıp cehaleti ortadan kaldıracağı tahmini de doğru çıkmamıştır. Rakamlar hakikaten şaşırtıcı sonuçlar vermektedir. Gazi Mustafa Kemal 8 Ağustos 1928 günü Sarayburnu'ndaki parkta yaptığı konuşmada
Reklam
Bir de şu var:
Eğer muhasır medeniyet seviyesine ulaşmak için harf inkılabı yapılması gerekiyor ise bundan 100 yıl sonra Çin medeniyeti muhasır medeniyet seviyesini temsil ederse o zaman biz de dahil Avrupa ülkeleri Çin alfabesini benimseyecektir? Ya da diyelim ki, 300 yıl sonra Hint medeniyeti muhasır medeniyetin zirvesine oturursa Çinliler de dahil toptan Hint alfabesine mi geçilecektir?
Sayfa 202 - TimaşKitabı okudu
Nutuk Artık Tabu Olmaktan Çıkartılmalıdır!
Türkiye'nin yakın tarih alanındaki tabularından biri, belki den başlıcası Nutuk'tur. 15-20 Ekim 1927 günlerinde Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal tarafindan CHP Kongresi'nde okunan Nutuk, Kongre GenelKurulu tarafından "tamamen ve harfiyen tasvip edilmiş". böyleceTek Parti'nin tek "temel eseri" ilan
Sayfa 48 - TimaşKitabı okudu
339 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Yine Cemil Meriç yine eşsiz bir üslup...Bu adamın ne dediğini değil'de nasıl dediğini daha çok seviyorum zira genelde meseleleri çarpıtıyor bence..Hazrete göre batıdan ithal aldığımız düşünceler üstümüze uymuyor çünkü aslında ideolojileri değil artıklarını alıyoruz.Batılılaşmak için attığımız her adım bizi uçuruma götürür yazarımıza
Bu Ülke
Bu ÜlkeCemil Meriç · İletişim Yayınları · 201821bin okunma
"mim ve vav kafeye harf inkilabı gelcek mi"
Reklam
Yine de siyasî merkez için üniversiteye müdahaleyi neredeyse on yıllık periyotlarla sistematik ve kötü bir “gelenek” haline getiren hadisenin 1933 Üniversite Reformu olduğunu söylemek yanlış olmaz sanırım. Aslında reform değil üniversitenin tasfiyesi demek lazım; çünkü Darülfünun'un (88'i profesör, 44'ü doçent, 108'i asistan) toplam 240 öğretim elemanı kadrosundan, 76'sı profesör olmak üzere 157'si bu “reform”la tasfiye ediliyor. Tam bir budama ve aşağıya çekme ameliyesi... Müdahaleler silsilesinin mantığını anlamak için tasfiye edilen Darülfünun'un yerine kurulan İstanbul Üniversitesi'nin açılışında zamanın Maarif vekili Dr. Reşit Galip beyin konuşmasından bir parça aktarabiliriz: "İstanbul Darülfünunu Türkiye münevverliğinin beklediği salâha, inkişafa ve terakkiye eremedi. Memlekette siyasî, ictimaî büyük inkılaplar oldu, Darülfünun bunlara karşı bîtaraf bir müşahit kaldı. İktisadi sahada esaslı hareketler oldu, Darülfünun bunlardan habersiz göründü. Hukukta radikal değişiklikler oldu, Darülfünun yalnız yeni kanunları tedrisat programına almakla iktifa etti. Harf inkılabı oldu, öz dil hareketi başladı, Darülfünun hiç tınmadı. Yeni bir tarih telakkisi milli bir hareket halinde bütün ülkeyi sardı, Darülfünun'da buna bir alaka uyandırabilmek için üç yıl kadar beklemek ve uğraşmak lazım geldi. Darülfünun artık durmuştu, kendisine kapanmıştı (...)".
Sayfa 484Kitabı okudu
221 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
"Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneğini kazanamamıştır." Mustafa Kemal Atatürk "Köy Enstitülerinin kusurlarını bana verin, başarıları sizin olsun." Hasan Ali Yücel Birisi Cumhuriyetimizin kurucusu,
Sürgün
SürgünBehzat Ay · Tekin Yayınevi · 197521 okunma
Harf İnkılabı hakkında
Yazarlar bile kendi yazılarındaki Arapça ve Farsça kelimeleri yanlış okurlardı. Çünkü bu yazının imla harfleri yoktu. Okumak, hele halkı okutmak Osmanlılar’ın büyük bir meselesi idi.
Harf inkılabı...
Alfabe, bir milletin tarihi "hatırlama" metodu ve tarihte kalma gerecidir. Arap alfabesinin kaldırılmasıyla birlikte Türkiye, tarihinin yazılı olarak muhafaza edilen tüm hazinelerini büyük oranda kaybetti ve sadece bu hamleyle birlikte kendini barbarlık sınırına düşürdü. Buna "paralel" diğer reformlarla birlikte Türkiye'nin yeni nesilleri sırtlarını dayayacak manevi bir dayanak bulamadılar ve bir tür ruhsal boşlukta bocaladılar ve ülke tam anlamıyla hafızasını ve geçmişini yitirdi. Halbuki böylesi bir reform kim ve ne için gerekliydi?
Reklam
Harf inkılabı
Yazılı aktarılan İslâmî kültür topyekûn kesintiye uğratılmış ve yeni neslin İslâm ve İslâm kültürüyle bağı kopartılarak "on yılda on beş milyon laik genç" parolasıyla Batılılaşma ve çağdaşlaşma yolunda bir adım daha atılmıştır. Bu vaziyet ayrıca Latin alfabesini bilen Batı işbirlikçisi kesimin, devlet ve teşkilatların bürokrasisini ele geçirmesini sağlamış, onlar da kendilerini iktidara taşıyan devrimlerin muhafızı ve müdafisi haline gelmişlerdir.
Bu milletin başına gelen 3 büyük felâket: - Lisân inkılâbı - Harf inkılâbı - Hilâfet'in ilgâsı | Üstâd Kadir Mısıroğlu
202 syf.
10/10 puan verdi
Kitapların gücü
Şahane, şahane ve şahane. Kitapların, okumanın, tefekkürün ve kültürlerin kitaplar sayesinde geçmişle bağlantı kurmasının ehemmiyetini farkettiren nadide bir eser. Harf İnkılabı ve Lisan İnkılabı ile Türkiye halkı geçmişinden koparılmış ve tüm o bilgi, deneyim birikiminden halk mahrum kalmış. Yazık.. Buna müsebbip olanlar da ahmaktı biz de ahmağız. Çok cahiliz. Kaybeden geçmiş nesiller değil bizleriz.
Fahrenheit 451
Fahrenheit 451Ray Bradbury · İthaki Yayınları · 202289bin okunma
Harf inkılâbı yüzlerce yıllık millî kültürle bağları kopardıktan sonra dilin değişmesi üniversite gençliğini orta okul çocuklarının hizasına indirdi. Bugün edebiyatımızı hakkı ile bilen birini bulmak veya böyle birinin yetişmesini beklemek hayâl oluyor. Yine asrın başındaki tarih zevkini canlandırmak imkânsız olduğu gibi, yakın gelecekte bir Ahmed Refik yetişeceğini düşünmek de aşırı bir emeldir. Bunun sebebi dildeki değişme ile beraber manevî kültürü değersiz kılan teknik tahakkümünün yurdumuza saldırısıdır.
Resim