Aşka Dair
Aşk sizi çağırdığı zaman, onu izleyin... Yolları zorlu ve dik olsa da. Kanatları sizi sardığı zaman, ona teslim olun. Tüyleri arasına gizlenmiş kılıç sizi yaralayacak olsa da. Hem aşk sizinle konuştuğu zaman, ona inanın. Bahçeyi tarumar eden kuzey rüzgarı gibi darmadağın etse de düşlerinizi sesiyle. Çünkü aşk taçlandırdığı gibi çarmıha da gerer sizi. Hem besler, büyütür hem de budar sizi. Yücelerinize tırmanıp, okşar sever güneşte titreyen en körpe dallarınızı. Derken inip köklerinize, sarsar toprağa sıkı sıkıya tutunuşlarını. Mısır demetleri gibi derer sizi aşk. Harman yerinde dövüp çırılçıplak bırakır. Kabuklarınızı elemek için kalburdan geçirir. Apak edinceye kadar ögütür sizi. Yumuşayana kadar yoğurur; sonra da atar kutsal ateşine, Tanrı' nın kutsal şölenine kutsal ekmek olasınız diye. Aşk bütün bunları, yüreğinizin sırlarına ermeniz ve bu bilgiyle Hayat’ın yüreğinin bir parçası olabilmeniz için yapacaktır.
Sayfa 6 - El MustafaKitabı okudu
Mısır demeti gibi derer sizi aşk. Harman yerinde dövüp çırılçıplak bırakır. Kabuklarınızı elemek için kalburdan geçirir. Apak edinceye kadar öğütür sizi. Yumuşayana kadar yoğurur; sonra da atar kutsal ateşine, Tanrı'nın kutsal şölenine kutsal ekmek olasınız diye. Aşk bütün bunları, yüreğinizin sırlarına ermeniz ve bu bilgiyle Hayat'ın yüreğinin bir parçası olabilmeniz için yapacaktır.
Reklam
Aşk Üstüne
Aşk sizi çağırdığı zaman onu izleyin… Yolları zorlu ve dik olsa da. Kanatları sizi sardığı zaman, ona teslim olun. Tüyleri arasına gizlenmiş kılıç sizi yaralayacak olsa da. Hem aşk sizinle konuştuğu zaman, ona inanın. Bahçeyi tarumar eden kuzey rüzgarı gibi darmadağın etse de düşlerinizi sesiyle. Çünkü aşk taçlandırdığı gibi çarmıha da gerer
Önsöz Gibi
Otuz yaşımın olanca korkusuzluğu, yerinde duramazlığı ve sevinciyle oturuyordum söğütlerin altında. Çocuklar çakıltaşlarıyla, çığlık çığlığaydılar akan suda. Temmuz sıcağı tütüyordu. Harman sarıları, dizlerimdeki sayfalardan kalkıp, yamaçlara ağıyordu. Kırlangıçlar geçiyordu Ağlasun'un göklerinden. Dereboylarından bin renkli türküler
Aşka Dair
El Mustafa gür bir sesle dedi ki:Aşk sizi çağırdığı zaman,onu izleyin...Yolları zorlu ve dik olsa da. Kanatları sizi sardığı zaman,ona teslim olun.Tüyleri arasına gizlenmiş kılıç sizi yaralayacak olsa da.Hem aşk sizinle konuştuğu zaman, ona inanın.Bahçeyi tarumar eden kuzey rüzgârı gibi darmadağın etse de düşlerinizi sesiyle. Çünkü aşk taçlandırdığı gibi çarmıha da gerer sizi.Hem besler, büyütür hem de budar sizi. Yücelerinize tırmanıp, okşar sever güneşte titreyen en körpe dallarınızı. Derken inip köklerinize , sarsar toprağa sıkı sıkıya tutunuşlarını. Mısır demetleri gibi derer sizi aşk.Harman yerinde dövüp çırılçıplak bırakır.Kabuklarınızı elemek için kalburdan geçirir.Apak edinceye kadar öğütür sizi.Yumuşayana kadar yoğurur; sonra da atar kutsal ateşine, Tanrı’nın kutsal şölenine kutsal ekmek olasınız diye. Aşk bütün bunları, yüreğinizin sırlarına ermeniz ve bu bilgiyle Hayat’ın yüreğinin bir parçası olabilmeniz için yapacaktır. Fakat eğer korkularınızda sadece aşkın huzurunu ve hazzını aramaksa muradınz... O zaman çıplaklığınızı örtüp aşkın harman yerinden çıkın daha iyi.Girin güleceğiniz ama doyasıya gülemeyeceğiniz, ağlayacağınız ama bütün gözyaşlarınızı dökemeyeceğiniz o mevsimsiz dünyaya. Kendinden başka bir şey vermez aşk ve kendinden başkasından almaz.Ne sahip olur aşk ne de sahip olunmak ister.Çünkü aşka aşk yeter.
Aşk sizi çağırdığı zaman, onu izleyin… Yolları zorlu ve dik olsa da. Kanatları sizi sardığı zaman, ona teslim olun. Tüyleri arasına gizlenmiş kılıç sizi yaralayacak olsa da. Hem aşk sizinle konuştuğu zaman, ona inanın. Bahçeyi tarumar eden kuzey rüzgârı gibi darmadağın etse de düşlerinizi sesiyle. Çünkü aşk taçlandırdığı gibi çarmıha da gerer sizi. Hem besler, büyütür hem de budar sizi. Yücelerinize tırmanıp, okşar sever güneşte titreyen en körpe dallarınızı. Derken inip köklerinize, sarsar toprağa sıkı sıkıya tutuşlarını. Mısır demetleri gibi derer sizi aşk. Harman yerinde dövüp çırılçıplak bırakır. Kabuklarınızı elemek için kalburdan geçirir. Apak edinceye kadar öğütür sizi. Yumuşayana kadar yoğur; sonra da atar kutsal ateşine, Tanrı’nın kutsal ekmek olasınız diye. Aşk bütün bunları, yüreğinizin sırlarına ermeniz ve bu bilgiye Hayat’ın yüreğinin bir parçası olabilmeniz için yapacaktır. Fakat eğer korkularınızda sadece aşkın huzurunu ve hazzını aramaksa muradınız… O zaman çıplaklığınınızı örtüp aşkın harman yerinden çıkın daha iyi. Girin güleceğiniz ama dosyasıya gelemeyeceğiniz, ağlayacağınız ama bütün gözyaşlarınızı dönemeyeceğiniz o mevsimsiz dünyaya.
Sayfa 7 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
"ARA İLE BİR ARA" "İstediğin kadar bak, göremedikten sonra ne ki? Göz göreceğini değil, aslında görmek istediğinin giyindigi ışığı arar. Şahin gibi gözün de olsa ne fayda, ışık geçmiyorsa yanından körsün demektir, hem de düpedüz kör. Körlük dünyayı değil aslında ışığı görmemektir." 2018de 90 yaşında aramızdan ayrılan, ışığın
Ara ile Bir Ara
Ara ile Bir AraEkrem Ataer · Librum Kitap Yayınları · 201878 okunma
Aşk sizi çağırdığı zaman, onu izleyin... Yolları zorlu ve dikolsa da. Kanatları sizi sardığı zaman, ona teslim olun. Tüyleri arasına gizlenmiş kılıç sizi yaralayacak olsa da. Hem aşk sizinle konuştuğu zaman, ona inanın. Bahçeyi tarumar eden kuzey rüzgârı gibi darmadağın etse de düşlerinizi sesiyle. Çünkü aşk taçlandırdığı gibi çarmıha da gerer sizi.Hem besler, büyütür hem de budar sizi. Yücelerinize tırmanıp, okşar sever güneşte titreyen en körpe dallarınızı. Derken inip köklerinize, sarsar toprağa sıkı sıkıya tutunuşlarını. Mısır demetleri gibi derer sizi aşk. Harman yerinde dövüp çırılçıplak bırakır. Kabuklarınızı elemek için kalburdan geçirir. Apak edinceye kadar öğütür sizi. Yumuşayana kadar yoğurur; sonra da atar kutsal ateşine,Tanrı'nın kutsal şölenine kutsal ekmek olasınız diye.
Mısır demetleri gibi derer sizi aşk. Harman yerinde dövüp çırılçıplak bırakır. Kabuklarınızı ele mek için kalburdan geçirir. Bembeyaz edinceye kadar öğütür sizi. Yumuşayana kadar yoğurur; sonra da Tanrı'nın kutsal şölenine kutsal ekmek olasımız diye atar kutsal ateşine.
Mısır demetleri gibi derer sizi aşk. Harman yerinde dövüp çırılçıplak bırakır. Kabuklarınızı elemek için kalburdan geçirir. Apak edinceye kadar öğütür sizi. Yumuşayana kadar yoğurur; sonra da atar kutsal ateşine, Tanrı'nın kutsal şölenine kutsal ekmek olasınız diye.
Reklam
Aşka Dair
Mısır demetleri gibi derer sizi aşk. Harman yerinde dövüp çırılçıplak bırakır. Kabuklarınızı elemek için kalburdan geçirir. Apak edinceye kadar öğütür sizi. Yumuşana kadar yoğurur; sonra da atar kutsal ateşine, Tanrı'nın kutsal şölenine kutsal ekmek olasınız diye.
Sayfa 6 - İş Bankası Kültür Yayınları | Modern Klasikler Dizisi - 28 | 21. basımKitabı okudu
402 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.