Oysa İslam asla zayıflamaz, onu zafere kavuşturmayı Allah vadetmiştir.
Birinci Dünya Savaşı'nın ardından ve Kahire'de geçirdiğim bu yıllarda ''Aklın Özgürleştirilmesi'' adı altında görüşlerde, düşüncelerde ve ruhlarda çözülüş akımı hız kazandı. Kişisel özgürlük adı altındaki bu çözülüş, ahlaki hayatta ve davranışlarda kendisini gösterdi. Bu; güçlü, önüne gelen her şeyi silip süpüren bir inkar ve her şeyi mübah görme akımıydı. Önünde hiçbir şey dayanmıyordu bu akımın. Olaylar ve içinde bulunulan şartlar da buna yardımcı oluyordu.
Reklam
Salih rüya, mü'minin erken verilen müjdesidir.
Halbuki üzerlerine ateşin ilk olarak tutuşturulacağı kimselerin başında, Allah'tan başkası için ilim öğrenenlerle ilmiyle amel etmeyenler gelmektedir. Kıyamet Günü'nde azabı en çetin olacak olan kimse, ilmi ile Allah'ın kendisini faydalandırmadığı alimdir.
Hasan el-Benna; Allahﷻ, eğer Ezher'in ilmini, tarikatların ruhunu ve İslami cemaatlerin eylemci gücünü birleştirseydi eşi benzeri olmayan bir ümmet meydana gelirdi. Yönlendirilen değil yön veren, yönetilen değil yöneten, etkilenen değil etkileyen ve zillet içerisindeki toplumları irşad eden bir ümmet ortaya çıkardı...
“Mânâ ve tefsirini bilmeden Kur’an okuyanlar, kendi hükümdarlarından, geceleyin mektup alan, fakat yanlarında lamba bulunmadığı için mektubu bir türlü okuyamayan ve mektupta ne var ne yok bilmedikleri için korku ve endişeye kapılan kimseler gibidirler. Kur’an’ın tefsirini bilen kimse ise, karanlıkta bekleşen bu adamlara bir lamba ile gelip onlara mektubun içeriğini okutan kimse gibidir.”
Sayfa 27 - Kurtubi Tefsiri el-Câmi’u li Ahkâmi’l-Kur’ân mukaddimesinden.
Reklam
"Ey Allah'ın adına koşanlar, hızlı koşun ! Bu genci alın, ey Allah adına koşanlar!"
"Güzel bir şekilde abdest alıp iki rekat namaz kılan, hem kalbiyle hem de yapısıyla kendisini bunlara veren herkes, mutlaka cennet vâcib olur"
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.