Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
372 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kızlar kardeşlerini doğuruyor
Söze nerden başlasam bilemiyorum... Ensest anlamını bir iki ay evvel kardeşimle çocuk istismarları hakkında konuşurken öğrenmiştim.. Bu sözcüğü o güne dek hiç duymamıştım, peki bu kadar çok yaşanan bir şeyin tanımını neden bu kadar az insan biliyor ? Toplum olarak neden bu kadar vahşetin, insanlık dışı olayların yaşandığı durumlara sessiz
Kardeşini Doğurmak
Kardeşini DoğurmakBüşra Sanay · Doğan Kitap · 20185,6bin okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
En iyi ihtimalle bu eğitim sistemine 12 yılını kurban eden insanlar olarak ülkemizin en büyük problemi olan -hatta diğer bütün büyük problemlerimizin tetikleyicisi olan- maarif davasına bir bakış açısı sunması bakımından kitap gerçekten çok kıymetli. Ayrıca yazar yalnızca maarif sistemimizde şu şu problemlerimiz var deyip aradan çekilmemiş sorunların sebeplerine indiği gibi çözümlerini de ortaya koymuş. Yazarın fikir dünyasının derinliği, düşünce yapısı, gözlem gücü ve isbatli tesbitleri okurun düşünme yetisini harekete geçirdiği gibi içindeki idealist duygularıda kıpırdatıyor. Diploma avcılığı peşinde koşan, sosyal medyada atanmak için hashtag kovalayan öğretmen adaylarının kaçı okumuştur kitabı bilemiyorum. Eğitim fakültesinde zaman geçirmiş biri olarak şunu söyleyebilirim ki, Topçu'nun Muallimi ve sorumluluklarını tanımladığı bölümlerde mevcut adaylar aklıma geldikçe kahroldum. Alimin atının ayağından sıçrayan çamura dahi hürmet gösteren anlayışa bizi yeniden kavuşturacak milli bir maarifimizin olduğu günleri görebilmek ümidiyle..
Türkiye'nin Maarif Davası
Türkiye'nin Maarif DavasıNurettin Topçu · Dergah Yayınları · 20164,627 okunma
Reklam
help us
Sevgili 1000k ailesi twitterda tag imize destek olur musunuz ? mobile.twitter.com/hashtag/Maliye4...
152 syf.
8/10 puan verdi
HASHTAG: EĞİTİM
Bizler hiçbir şeyin farkında değiliz. Dünya çok farklı olaylar peşinde koşarken biz hashtag bile kullanamıyoruz. Sosyal medya artık bir dedikodu mekanı. Telefonlarımızın camlarının arkasındaki dijital dünyaya her yere baktığımızdan daha çok bakıyoruz. Çok önemli işler peşindeymişiz gibi her ortamda, her koşulda bakmadan duramıyoruz. Ailemizle vakit geçiriyor zannederken sadece yanlarında oturup onların da kendi ekranlarına bakmasını seyrediyoruz.’Nasılsın?’ sorusunu bile duymuyoruz çoğu zaman. Sanırım Japonya’daydı, yürürken telefonuyla ilgilenenler için özel kaldırım yapmışlar. O kadar kaptırmışız ki kendimizi o ekranlara, kim olduğumuzu bile unutmuşuz. Bir araya geldiğimizde konuşacak 2 kelime bulamıyoruz. Telefonun şarjı bittiğinde ‘şarjım bitti’ diyoruz. Artık onun bedenimizin bir duyusu olduğunu kabul ediyoruz. Sosyal mecralar, doğru amaçlar için kullanıldığında gerçekten çok faydalı bilgiler içeriyor. Ama bizim bu alanlardan çıkardığımız tek şey kim ne yapıyor, nasıl giyiniyor, kiminle yaşıyor. Reha Bey’in bu kitapta değindiği konu çok güzel. Başarılarının devamını can-ı gönülden dilerim. Dış dünyanın pencerelerine bakmak yerine iç dünyamızın pencerelerini görmek dileğiyle.. ‘’İnsanların büyük kısmı yaşamıyorlar, sadece varlar’’ Oscar Wilde
Bilgi Çağını Anlayamadık
Bilgi Çağını AnlayamadıkAbdullah Reha Nazlı · Gece Kitaplığı · 201516 okunma
Sosyal medyada yaptığınız karalama ya da başka ne halt kampanyalarınızın doğruluğuna fazla inanmayın, Çünkü insanlar burada sahtedirler ve size sadece korkak yanlarını sunarlar. Mesela deseniz ki : “Yarın öğlen Taksim Meydanı’nda eğitim sistemini propaganda edeceğiz ve tüm insanları bekleriz,” inanın çok az kişi toplanır. Ama bunun yerine Twitter’da bir Hashtag açıp karalama kampanyası başlatırsanız, Hashtag’i çokbilmiş bir tavırla, afili sözler kullanarak hatta ünlü yazarlar ve sanatçılardan alıntılar yaparak paylaşan insan sayısının yüz binleri aşacağını görürsünüz; çünkü insanlar korkaktır!
Sayfa 28 - Gökhan Kaymaz