O gün bitti rüya, bitti masal, bitti hayallerim ve dünyaya kapadım kendimi.
Anneler Günü...
Açma kapımı, üşür yaralarım anne... Aklımın yangınlarına inat üşür yüreğim. Sorular, öğütler, dersler, kaybedişler… Titrek yüreğimde değeri yok hiçbirinin. Kapımı açan asi rüzgâr, içeri savurur anılarımı. Pervasızca odama dağılır zamanlar. Annemin kızgın sureti canlanır içimde. “Toplayacağım anne”, “Çocuk yanımı bulabilirsem, düzelteceğim
Reklam
24.04
Hoş geldin yeni yaşım,yeni telaşlarım,yeni kararlarım,heyecanlarım,hayallerim her şeye rağmenlerim.İyi gelenler ve gidenler,sevinçlerim ve hüzünlerim.Bir yaş daha alarak yoluma en güçlü halimle devam ediyorum.Her yaşımın bana kattığı güzellikler için teşekkür ediyorum.İyi ki doğdummm
Güzel olan her şeydi seninle giden Şimdi bütün hayallerim yoksul kaldı Gittin... Bana bu rezil İstanbul kaldı...
“...ben hayallerimi bulamazsam, hayallerimin beni bulacağından eminim. Bu biraz zaman alabilir ama hayallerim ve ben bir gün buluşacağız. Söz veriyorum.”
Sayfa 139Kitabı okudu
Ne olur söyleyin
Ne olur söyleyin sevenler bana Ayrılmak kanun mu aşk kitabında Elele tutuşup gülmeden daha Terketmek kanun mu aşk kitabında Ümitlerim kırıldı bitti Hayallerim yıkıldı gitti Bu dert beni benden etti Sevdim sevdim bak ne hale geldim Her seven sonunda düşüyor derde Bu aşk kitabının yazanı nerde Bir aşık inandı çok sevdi diye Terketmek kanun mu aşk kitabında Ahmet Selçuk İlkan
Reklam
Neden yaşardı bir insan? Umutları için mi, yoksa hayalleri için mi? Kimileri umutları için yaşar kimileride hayalleri için Peki ya ben, ben niçin yaşıyordum? Yok olan hayallerim için mi, yoksa biten umutlarım için mi? Hangisiydi beni ayakta tutan şey? Hiç gerçekleşmeyecek olan hayaller mi yoksa tükenip biten umutlar mı?
Hayallerini feda etti annem Benim hayallerim için.
Sayfa 148Kitabı okudu
Bütün pasajları yazasım geliyor o derece…
“Sevdiğim kadını daima, o sıralarda görmeyi en çok arzuladığım yerlerle çevrelenmiş olarak hayal etmemin, bu yerleri bana onun gezdirmesini, bilinmeyen bir dünyanın kapılarını bana onun açmasını istememin sebebi, basit ve tesadüfi bir zihinsel çağrışım değildi. Yolculuk ve aşk hayallerim, tek bir kuvvet halinde fışkıran ve yönü değişmeyen yaşama gücümün bugün, sedefli ve görünürde kıpırtısız bir fıskiyeden, değişik yüksekliklerde kesitler alır gibi, yapay olarak ayırdığım farklı anlarından başka bir şey değildiler aslında.”
GİDİŞİN
Gidişin ölümüydü umutlarımın, Güllerin yüreğimde canverişiydi, Ufkumda her akşam hüzünlü ve dalgın, Seninle batan ömrümün güneşiydi. Ardında bir İstanbul bıraktın öksüz, İçimde yokluğun ateşini yaktın, Karanlıklar ortasında güpegündüz, Yıkılmış, dağılmış bir adam bıraktın. Gün, gün yaklaşan bir şey var; ölüm mü, ne? Değilse içimde bu ürperti neden? Dolaşan kim benimle deli divane? Güzel olan herşeydi seninle giden. Şimdi bütün hayallerim yoksul kaldı, Gittin, bana bu rezil İstanbul kaldı... Ümit Yaşar Oğuzcan ( 1926 - 1984 )
Reklam
Müzik
Sözlerin, gözlerin Ellerin yalnız benim için Düşlerim, gülüşlerim Hayallerim yalnız senin için Seni bulamamışken ben kayboluyorum Şimdi gökyüzünde Kendimi ellerinle dans ederken buluyorum Al beni yanına, sevgilim Seni bana geri ver, sevgilim N'olur geri dön, sevgilim
Tam ağlayacaktım ki hayallerim geldi aklıma
Bu gün birçokları için oldukça sıradan olsa da, benim için çok önemli, hatta yeni hayatımın ilk günü bile diyebilirim. Korkularıma, geçmişte yaşadığım, bana yaşatılan, tatsız günlere, kötü anılara rağmen Psikiyatristimle beraber konuşup tüm cesaretimi toplayarak hiç tanımadığım bir şehirde tek başıma denize karşı güneşin doğuşunu izleyeceğim. Kim bilir güneşle beraber yeni umutlarım, bir zamanlar kurup umutla bağlandığım hayallerim de doğar belki...
Resim