Hayallerime hayalin düşüyor yakamoz misali
Hayalinle hayalet gibiyim yar,sen gittin gideli
Var mıdır hic acep sevdamın başka bir misali
Sen yoksan bil ki ben hem divane hem de deli
KK
"Sana gerçekten tüm samimiyetimle gelmiştim.
Her şeyi göze almıştım, her şeyi...
Bütün zorlukları, bütün değişimleri göze almıştım.
Sana daha fazla zaman ayırmak,
Seninle daha çok olabilmek için,
Merak duyduğum seninle ortak olabilecek ilgi alanlarına,
Çeşitli hobilere yönelmiştim.
Kendi ilgilerimi, kendi hobilerimi dahi bırakmayı düşünmüştüm.
Her şeyi değil elbet fakat önemli bazı yapıtaşlarını dahi bırakmıştım.
Ve bunu bilerek, isteyerek yapmıştım, hiçbir zorlama olmadan.
Sevgi fedakarlık demekti, emek demekti, bunun bilincindeydim.
Bu sebeple hayallerim, hedeflerim için çabalamayı sürdürmem gerekiyordu.
Daha fazla zamana ihtiyacım vardı.
Ve ben bu zamanı seninle paylaşmayı hayal etmiştim.
Senden beklemeden, kendimden vermeyi düşlemiştim.
Sana kendimi adamayı planlamıştım.
Yazık oldu, gerçekten çok yazık oldu.
Sen üzgün, kırgın, yorgun, kızgın...
Ben de aynı şekilde karşılıklı çok yazık ettik...
Her şey yine de toparlanabilirdi.
Bitmesine neden olan şeyler değişmişti, düzelmişti.
Fakat geriye dönüp baktığımızda yerinde eskisi yoktu.
Yazık, gerçekten çok yazık, hem de bu kadar çok severken..."
(Jack Brighty'den)
Bana bu dünyadaki bütün acılari yasattın acının türlüsünü tattirdin. . .
Her gecenin sonsuz karanliginin icine hapsettin beni...
Uykularimi aldin benden...
Gözyaslarim pinar gibi akti sayfalarca özlem karaladim senin icin...
Bir Sevginin bedeli neden bu kadar ağırdı ki . . .
Benim sana en buyuk zararim seni sevmekti senin gözlerine bakarak bu dünyayi bitirmek gibi hayallerim vardi benim...
Sen kendininde sana verilen sevgininde katilisin unutma hem kendini hemde seni seveni öldürecek kadar hastasin sen. . .
Canim çok yanıyor allahim lütfen sen sar yaralarimi benim bu karanlikta ve acinin içinde senden başka kimsem yok . . .
Sadece sevdim onu bütün hatalarına rağmen sevdim onu o kadar masum sevdimki ona hayrandim onun butun hatalarini hata olmadigini kendime anlatip kendime bile yalan söyleyecek kadar cok sevdim onu. . .
O bu sevginin nankörüydü hep sen bunu ona sor allahim....
Bana cektirdigi bütün acıları misliyle çeksin uğruna döktüğüm her bir damla gözyasini misliyle döktür allahim lütfen sen herşeyin sahidisin sen herşeyi bilensin ve kimin hakkina ne düşüyorsa sen onu ver. . .
Gözlerime bakip verdigi ve tutmadigi her bir söz için kurdurdugu ve yasatmadigi yarim bıraktigı her bir hayal icin onun yarinlarinda ondan hesap sor allahim canim çok yaniyor lütfen bu kez ona onun yaşattigini yaşat...
Ben onu sadece sevdim küçük bir kız gibi saf ve masumca bazen bir kadin gibi tutkuyla bazen bir aşık gibi hayranlikla ama onu sadece sevdim ...
Sevmenin bedeli bu kadar ağır olmamaliydi...
Insan nasıl kendisine verilen sevginin nankörü olabiliyordu?
Yaş taneleri senin gibi kaçarcasına gözümden, yağmur olur akar dinmez bu gece
Özlemin yastığa vuran sesi bestelercesine hıçkırıkları, şarkı söyler susmaz bu gece
İçimde kaldı atamadıklarım bir bir üzerime yürüyor, bine bir kaldım, dönsem mi kaçsam mı yandım bu gece
Esir kaldım geçmişimde, pranga vurdular hayallerime, aman Allahım hayallerim yarı yolda kaldı beni bekliyor, nasıl kaçacağım bu gece
Gideceğim bir sen vardın birde ölüm, sende gittin, beni itercesine bir Yusuf kuyusuna, Allahım yardım et bir kervan gelsin bu gece..,
Tutkuyla delirecek gibiyim, sevgilim.
Rabbimin gönlüme koyduğu sen, benim mutluluğum, benim huzurum. Benim çoğu düşüm ve çoğu hayallerim. Her gün ilmek ilmek işliyorum seni. Sana olan özlemimi ve her geçen gün artan aşkımı. Rabbimin bana verdiği sen, sevgilim, sen.