"Aşk hakkında çok okudum, çok düşündüm ve nasıl bir sonuca vardığımı duymak ister misin? İnsan sahip olamadığı şeye âşık olur, kişiye değil. Bu bazen bir kadının kaybettiği babası yerine koyduğu adam oluyor, bazen yorulduğu yokluktan onu kurtaran bir şövalye, bazen bir adam için dokunulmamış bir ten, bazense ona tanrı gibi hissettiren seks
Sayfa 273Kitabı okudu
Dünya, bir akıl hastanesi..
Ve eğer ki aptal değilseniz, böyle bir gezegende iyi olunamayacağını bilirsiniz. Çünkü;
Boyun eğişin ürünü olan hiçbir iyilik, ahlaki değildir.
... Kurallara uymak, şahsiyetsizleşmeye varır. ... Uygarlık disiplini denen şey, insanın
olgunlaşmasını engelleyen sistemdir. ... Teknoloji, aptalların kötülük yapmasını
kolaylaştırmaya adanmıştır.
... Ermişler gibi metropolden kaçıp doğayla haşır neşir olmayı özendiren bir tek reklam göremezsiniz.
Eğitim, iş, aile, sağlık, iletişim, politika, güvenlik, eğlence.. Kısacası sistemin her ana unsuru,
köleliğin şablonlarına uyarlanmış durumda.
İnsanlar birbirlerinin dertlerini kusur sayıyor. Hayat ise insanın kaybetmekte olduğu bir oyuna dönüştü.
Suçun, ihlalin, terörün, deliliğin ve kaçışın sunduğundan başka bir özgürlük seçeneği yok.
Hakikaten umudumuz kesildi; ... Yalnızca bir sonraki yalanı merak etmek, bizi ayakta tutuyor..
Dış dünyada Hıristiyanlığı yönetenlere bakın, İsa’nın simgesi ile tanrısal gerçeği çarpıtmadılar mı? Ellerinde bilim var; ama maddeden başka şey tanımayan bilim… İnsan varlığının en soylu yanı maneviyat inkâr ediliyor; zaferle, hatta nefretle reddediliyor. İnsanlar, hele şu son zamanlarda bir özgürlük teranesi tutturdular; neymiş bu peşinde
Allah’a iman, kalpte parlayan bir aydınlıktır. Katı çamurdan ve Allah’ın ruhundan bir soluktan oluşan insanın yapısı bununla aydınlanır. İnsan denen varlık bu soluğun aydınlığından yoksun olduğu zaman, içinde bu aydınlık sönüverdiği zaman kapkaranlık bir çamura dönüşür. Hayvanlar gibi, et kandan oluşan bir çamura dönüşür. Eğer insanın yapısında
