Hayat ıskalamak için çok kısa...
Bir kelebeğin kanadındaydı mutluluk... Ya da bir ağacın kovuğunda... Bir annenin avuçları arasında, bir çocuğun sevinç çığlığında... Bazen de sevdiceğinin dudağının kenarında... Arayıp bulmak bize düştü. Hayat ıskalamak için çok kısa...
Sayfa 7 - Ephesus yayınlarıKitabı okudu
Hayat kısa,kuşları rahat bırakın...!
Reklam
Evet
Muzaffer Akar
Muzaffer Akar
o. O dediğim, sadece bir işaret etme hali değil elbette, insanlıktan bahsediyorum. Bir duruş ki, her türlü bencillikten uzak kalmayı başarabilmiş. Felsefesi var elbette hayatı içinden gördüğü ama bu onu kısırdöngüye hapsedip heba etmez asla. Beğendiği zaman bir incelemeyi, bu incelemeyi yapan kimdir, diye düşünmez
Bölge halkı da bir tuhaftı doğrusu. Zekâ ve akıl pek önemli değildi oralarda. Varsa yoksa kurnazlık, riya, yalan dolan. Asla uyandırılmayı istemedikleri bir gaflet uykusunun kollarında, müthiş bir boşvermişlik içinde sürüklenip gidiyorlardı. Kurnaz olanlar bir biçimde başa geçip bölgeyi idare ediyordu. Bir de kurnaz olanları idare edenler vardı
Sayfa 71 - Yapı Kredi Yayınları
115 syf.
·
Puan vermedi
·
4 saatte okudu
Hangimizin hayatı kısaca anlatılabilirdi ki? Bizi biz yapan, hayatımızı çetrefilli yollarda yarım bırakan ya da bir gülün kızıllığında can bulmaya devam eden bir hayat. Evet evet, her bir dönemecinde neler yaşamıyoruz ki hayatın. Her birini bir kağıda daktilo etsek bizim de hikayemiz kısa olmazdı. Uzardı da uzardı. Bir 'Uzun Hikaye' gibi. 'Cumartesi kitabım' olarak addetmiştim kendimce, Mustafa Kutlu'dan Uzun Hayat'ı. Henüz hiç okumadığım, kalemiyle tanışmadığım, adeta tereddütle okuduğum bir yazar oldu. Ya beğenmezsem, ya anlatımı sıkıcıysa? Öyle samimi, öyle sıcak bir üslubu var ki dilinin sadeliği, anlatımının akıcılığıyla su gibi yol alıyor, Uzun Hayat'ı okumak. Küçük bir özet geçmek istesem hangi birinin hayatına bir dokunuşta bulunabilirim ki? Hasta bir çocuğun, berberin, çerçinin... Kasabada kim varsa hikayelerini, üç-beş paragrafta hemen öyle geçiştirmeden anlatmış. Genç bir delikanlının kaleminden dökülen zamanda geriye dönüşlerle anılarına yol alarak, babası ile dedesinin macerasından giriş yapıyor, annesinin ölümünü, kasaba kasaba gezerken başından geçenleri, aşklarını dile getiriyor. Anlatımını öyle çok beğendim ki bu kitabıyla da kalmayıp diğer kitaplarına da yol alacağım.
Uzun Hikâye
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202336,7bin okunma
Hiç değişmeyen, her anı aynı yoğunlukta akan bir hayatta, içine gömülü olduğum durgunluğu bir temizlik kusuru, değişmezliğin yüzeyine yapışmış bir kir ya da toz olarak değerlendirebilirim ancak. Bedenimizi nasıl yıkıyorsak, yazgımızı da yıkayabilmeli, çamaşır değiştirir gibi hayat değiştirebilmeliydik-yemek yediğimizde ya da uyuduğumuzda olduğu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.