Bir Ses Böler Geceyi Ahmet Ümit ' in ilk dönem romanlarından olduğunu belli ediyor .
Kitabı üslup yönünden incelersek , Ümit'in ustalık dönemi eserlerine göre daha genç daha arayışta olan bir kitap. Tiyatrovari konuşmalar, o an yaşanan ya da anlatılan olayı, durumu yani sahnedeki her şeyi söylemeye yönelik anlatım... Okuyucuya "Bak şu şöyle oldu bu da o yüzden böyle oldu "yu karakter (Süha ) kendi kendine sürekli sesli düşündürüp hissettiriyor . Kendi sorup kendi cevaplıyor. Sanırım okuyucu daha iyi anlasın romanı diye yapıyor .Diğer ustalık eserlerinde ise bir şeyleri direk söylemiyor. Ortaya koyuyor , okuyucu onu alıyor ve içselleştiriyor
Sesli düşünmeler sayfalar ilerledikçe azalıyor ve roman oturmaya başlıyor.
Ahmet Ümit ' in her kitabında oldugu gibi bu kitapta da yine tarihle iç içe Alevilik , solculuk , 12 Eylül dönemi ile ilgili fazlasıyla bilgi sahibi oluyoruz.
Kitabın sonuna geldiğimde çok şaşırdım ve biraz da hayal kırıklığına uğradım. Çünkü Süha 'nın ve İsmayil 'in sona doğru hayatlarının kesiştiği noktayı bulacağınız sandım. Bir Süha 'nın hayatına bir İsmayil 'in hayatına gidip gelerek ilerliyordu kitap. Daha vurucu , "vay be " dediğimiz bir son olabilirdi . Kitapta yanlışlıkla açılan tabuta bakan herkes tabutta farklı bir kişiyi görüyor. Burdan anladığım kadarıyla Ahmet Ümit insanların hayata farklı yerlerden baktığını herkesin bakış açısının farklı olduğunu söyleyerek, romanın sonunu da her okuyucunun hayal dünyasındaki pencereden kendi bakıp bulmasını istiyor ..