Hayatımızda neyin eksik olduğunu bilemeyebiliriz ama bir şeyin eksik, noksan, erişilmez olması deneyimini biliriz. Ne olduğunu her zaman bilemesek de kavrayamadığımız bir şey olduğunu biliriz.
Hayatımızda neyin eksik olduğunu bilemeyebiliriz ama bir şeyim eksik, noksan, erişilmez olması deneyimini biliriz. Ne olduğunu her zaman bilemedek de kavrayamadığımız bir şey olduğunu biliriz.
Tuhaf bir biçimde sanki beklediğiniz biri vardır ama o kişi gelene kadar beklediğinizin o olduğundan haberiniz yoktur.Daha öncesinde hayatımızda bir şeyin eksik olduğunun farkında olun ya da olmayın, istediğiniz kişiyle tanıştığınızda o farkındalığa erişirsiniz.Psikanalizin bu aşk hikayesine katacağı fikir ise şudur: Âşık olduğunuz insan aslında rüyalarınızın erkeği ya da kadınıdır; daha tanışmadan önce onu hayal etmişsinizdir. O kişiyi o denli net bir biçimde ayırt edebilmenizin sebebi onu bir anlamda zaten tanıyor olmanızdır; onu bunca zamandır beklemiş olduğunuz için ezelden beri tanıyormuşsunuz gibi gelir, ama aynı zamanda size gayet yabancıdır. Tanıdık yabancı kişilerdir onlar. Bu basit hikaye de oldukça dikkat çekici bir unsur var: rüyalarınızı süsleyen bu kişiyle tanışmayı ne kadar istiyor, umut ve hayal ediyor olursanız olun onu özlemeye ancak onunla tanıştıktan sonra başlarsınız.
Graham Greene “Kayıp Çocuk” başlıklı denemesinde şöyle der:
“Muhtemelen kitaplar yalnızca çocukluk döneminde hayatımızda derin bir iz bırakır. Hayatımızın ilerleyen yıllarında okuduklarımızı beğenir, eğlenceli bulur, onlar vasıtasıyla bazı görüşlerimizi değiştirebiliriz, ama daha ziyade zaten düşündüğümüz şeylerin teyidini görürüz kitaplarda…
Fakat çocuklukta tüm kitaplar bize geleceği anlatan kehanetlerle doludur ve kartlara bakıp uzun bir yolculuk veya boğulma yoluyla ölüm gören bir falcı gibi, gelecekte olacakları etkilerler. Sanırım kitapların geçmişte bizi heyecanlandırmaları bundan kaynaklanıyor.”
Muhtemelen kitaplar yalnızca çocukluk döneminde hayatımızda derin bir iz bırakır. Hayatımızın ilerleyen yıllarında okuduklarımızı beğenir, eğlenceli bulur, onlar vasıtasıyla bazı görüşle rimizi değiştirebiliriz, ama daha ziyade zaten düşündüğümüz şeylerin teyidini görürüz kitaplarda...
"Hayatımızda neyin eksik olduğunu bilemeyebiliriz ama bir şeyin eksik, noksan, erişilmez olması deneyimini biliriz. Ne olduğunu her zaman bilemesek de kavrayamadığımız bir şey olduğunu biliriz."