Bir ihtimal şu ki; felsefe ölmeyi öğrenmektir. Bu; felsefenin, on altıncı yüzyılın Fransız denemecisi -deneme türünün yaratıcısı- Michel de Montaigne'in Sokrates'in ölüme mahkum edilişini düşünürken Cicero'ya gönderme yaparak ortaya koyduğu şeklidir.Ölümle yüzleşmek özgürleşmemizin ve hayatta kalmamızın anahtarı olabilir.”
Korkuyoruz. Endişeliyiz ve yaptığımız işe konsantre olamıyoruz. Odak noktamızı bulamıyoruz. Zihinlerimiz pire misali bir güncel haberden diğerine uçup süzülüyor. Haberleri takip ediyoruz, çünkü bunu yapmamız gerektiğine inanıyoruz. Ardından bunun korkutucu ve üzüntü verici olduğunu bilerek bunu yapmamış olmayı diliyoruz. Gün içerisinde kestirmek gayri ihtiyari ve düzensiz gözüküyor. Genelde uyku bastırmıyor. Ancak bastırdığında, kimi zaman ölümcül bir panik içerisinde; gerçek olduğunu hissedip, olmadığını bildiğimiz melankoli semptomlarıyla uyanıyoruz. Ateşimize bakıyoruz. Bekliyor, yeniden bakıyoruz. Ve bu süreç devam ediyor. Can sıkıntısı ve güçsüzlük hissi yerini; ne yapılıyor olduğuna, daha çok da ne yapılmıyor ya da samimiyetsizce ve sorumsuzca ne yapılıyor olduğuna karşı bir hiddete bırakıyor