Bir dönüşüm yaşıyorum hadi hayırlısı
Ama sadece acıdan kaçış için bir şeyler yapmaya başladığın zaman bunun senin ruhuna hiçbir katkısı olmayacaktır. Sadece ölene kadar hayata sabretmek gibi bir şeydir bu durum. Keyif aldığın minik anlar haricinde hayata maruz kalırsın ve hayat senin üzerinden geçer.
Sayfa 29
Ne söyleyeceğimi bilmediğim zamanlarda hayırlısı derim çünkü hayırlısı tam bir çözüm kelimesidir. İçinde kötülük ve olumsuzluk barındırmaz, aksine umudu büyütür insanın içindeki...
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
Sürpriz ;))
(Çocuk kitaplarının çocuklar tarafından ya­zılmaması herkes için en hayırlısı. İlk romanı­mı sekiz yaşlarındayken, babama doğum günü armağanı olarak yazmıştım. Kitabıma mavi ipekten bir kılıf dikip üzerine yıldızlar işlemiş­tim. Adı Sally'nin Sürprizi'ydi. Tekrar okudu­ğumda fark ettim ki kitaba adını veren sürpriz, muhtemelen bir olay örgüsünün olmamasıydı. Kitapta hiçbir şey olmuyordu. Yani bir bakıma Godot'yu Beklerkenvari, avangard bir romandı. Ama çok fazla at betimlemesi vardı ki bu açı­dan o kadar da avangard sayılmazdı.)
Sayfa 6 - Domingo
Eskiden yaşlılara bakar; işin çoğunu halletmişler, sıkıntıysa çekmişler, bedelse öde­mişler, kayıpsa yaşamışlar, hayal kırıklıkları ise bitmiş geç­miş, günahsa düşüne, sıkıla, ezile, ufalana içten içe yıkanıp az çok temizlenmişler ne güzel, benimse tüm bunları yap­mam, yaşamam, tüm bunlardan sağ çıkmam gerekir diye düşünür dertlenir, onlara imrenirdim. Meğer bu dediklerimi yapabilen kaç ihtiyar varmış? Birkaç mı, herhalde. Yer gök, gök kapılan açılmış zaten onları bekliyor, onlar da gitmeyi bekliyor. Asıl büyük kalabalık ihtiyar görünümlü gençler. Her daim genç kalanlar. "Gencin hayırlısı ihtiyarlığa öze­nen, ihtiyarın şerlisi gençlere imrenendir," diyorlar. Bu ihti­yar görünümlü, ihtiyar yaşındaki gençler, ölmek istemeyen kalabalığı da bunlar oluşturuyor. Hayatı, ölmeyi isteyecek şekilde yaşamak gerek ihtiyarlamak ve ölmek için. Genç kal­mamak, hala avil avil bakmamak gerek gitmek istemek için.
Hayırlısı Allahtan
Sizler geleneğin son kalıntılarını sarsan ve yok eden bir toplumsal kriz döneminde yaşıyorsunuz. Bu yıkımın, bu inkârın olumlu yanının ne olduğunu gerçekten bilmiyoruz. Bunun bir tür özgürlüğe yol açtığını ise tartışmasız biçimde biliyoruz. Fakat bu özgürlük özellikle bazı yasakların, tabuların yokluğudur. Bu, olumsuz bir özgürlüktür, tüketicidir; ürünlerin, moda ve görüşlerin sürekli değişmesine mahkûmdur. Yeni bir gerçek yaşam fikrine herhangi bir yönelim belirlemiyor. Aynı zamanda, gençler açısından bir başıboşluk ve korku yaratmaktadır, toplumun da bunun hakkından nasıl geleceği bilinmiyor…
Sayfa 32 - Sel Yayıncılık | Birinci Baskı: Eylül 2017 | Türkçesi: Işık Ergüden |
Kalblerin en hayırlısı; en çok özlem duyan, en sadık ve en vefalı olandır.
Reklam
Bir gün esi Mevlana'ya sorar; -Bu kadar aşıksın mevlaya , şükürler olsun... Bu aşkı yaşayıp yaşatana.. "Peki bana ne kadar aşıksın "diye sorar.. Mevlana şöyle cevap verir; Sen benim ; -yaratan'dan ötürü yaradılanı sevişim, -Bir adım gelene on adım gidişimsin... - Ve herkesi olduğu gibi kabul edişimsin... Sen benim; -Bugünümü şükür , -Yarınıma dua edişim, -azla yetinişim, -Çoğa göz dikmeyişimsin , Ve sen benim; Kapanmayan avuç içimsin.."
"Demedim mi kırma beni Demedim mi yüreğimde Allah var " Hz. Mevlana
Kayiba odaklanma onunla beraber ne kazanacağına odaklan
Her sıkıntı aslında bir rahatlığın habercisidir . Her kaybediş yeni bir kazancın başlangıcı olabilir . Çünkü yüce Allah her zorluğun ardından muhakkak bir kolaylığını olduğunu müjdeliyor (inşirah 5,6).
HER KISMET NİYETE GÖRE DEĞİL
Kötü işler , güzel niyetle iyi olmaz . Fakat iyi işler kötü niyetle iyi olmaktan çıkar.
Reklam
Neyin hayır neyin şer olduğunu tespit için akli hakem yapamayız. Onun tespiti yüce yaratıcıya aittir . O'nun güzel dediği şeyler güzeldir, kötü diye tarif ettiği şeyler kötüdür. Bu işte aklın görevi vahye tabi olmaktır. Son hükmü akıllar vermeye kalkarsa , birinin ak dediğine diğeri kara der , insanlık birbirini yer .
Bu âlemde Allah rızasını arayan kimse , acı tatlı her seyde onu bulur . Sırf nefsinin keyfi için yaşayan, ne bulsa kaybetmiş olur .çünkü ele geçirdiği hiçbir şey uzun süre elinde kalmaz . Ya o anda ya da bir süre sonra soner gider ; gidişiyle zevki çileye döner.
824 syf.
7/10 puan verdi
Mektubatı Rabbaniden
Mektûbat-ı Rabbânî 44. Mektup Bu mektup; Seyyid Nakip Şeyh Ferid Buhari’ye yazılmıştır. 44. MEKTUP Konu: İnsanlığın Efendisi (s.a.v.) övme, onu doğrulayanın, ümmetin en hayırlısı, yalanlayanların ise, Ademoğlunun en şerlileri olduğu, Peygamber efendimiz (s.a.v.)’in sünnetine tabi olmaya teşvik, hakkındadır. Dualar, selamlar ve
Mektûbât-ı Rabbânî Cilt 3
Mektûbât-ı Rabbânî Cilt 3İmam-ı Rabbânî · Semerkand Yayınları · 201217 okunma
Resim