492 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Okunacaklar listesine tereddütsüz ekleneceklerden
Ayfer Tunç ile tanışmış ve bu kitabı okumuş olmaktan dolayı kendimi çok şanslı hissediyorum. Yazara bir kez daha hayran kaldım. Tam anlamıyla Hakan Günday'ın üstüne gül koklamış gibi hissediyorum kendimi:) Hislerimi bir yana bırakıp okuma serüvenime değinecek olursam gözlerim ne kadar yorulursa yorulsun kitabı elimden bırakmakta zorlandım. Ne
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa TarihiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20193,360 okunma
"Bu pis insanları ata toprağına aldınız, hayırsız evlatlar!"
Sayfa 92 - Varlık YayınlarıKitabı okudu
Reklam
175 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Spoiler içerir ( incelemeyi gerçekten okuyup begenmenizi istiyorum) Kitap başta biraz anlatım olarak çok sıkıcı geldi sonra çok akıcıydi.karakter kadrosu coktu bu da kitaba biraz odaklanmami zorlaştırdı ona rağmen odaklandim.kitabin konusuna gelecek olursak goriot babanın çocuklarının üstüne çok titremesi ne deseler tamam olur demesi onları
Goriot Baba
Goriot BabaHonore de Balzac · Mercek Yayıncılık · 014,7bin okunma
Kızı, oğlu, gelini, damadı ve torunları toplanmış pür neşe tatile gitmeye hazırlanıyorlardı. Seksen yaşındaki yaşlı adam karısını iki yıl önce kaybetmiş, ayaklarından rahatsız olduğu için tek başına kalamayınca çocuklarının yanında kalmaya başlamıştı. Üç ay oğlu, üç ay da kızı olmak üzere sırayla bakıyorlardı. Ama buna da bakma denmezdi çünkü
X mi Y mi bilmem Bizim kuşak iyi bilir
BEN ÇOCUKKEN... - Çamaşır yıkama günlerini nedense hiç sevmezdim. Annem plastik kırmızı eldivenlerini takınca içimi bir sıkıntı basardı. Merdaneli çamaşır makinesinin uğultulu sesi bir an önce bitsin diye dua ederdim. Bu sıkıntının sebebini hala bulabilmiş değilim. - Evde sadece sabit telefon vardı çocukluğumda. Her çalış ayrı bir heyecandı. O
Yüce Rabbimiz ! Bizi hayırsız kişilerden koru. Bize güvenle bağlanabileceğimiz hayırlı bir eş ve hayırla yetiştireceğimiz evlatlar lütfeyle.
Reklam
Artık babalar kız çocuklarını diri diri toprağa gömmüyor. Anne-babalar çocuklarını diri diri dünya’ya gömüyorlar.. Hangisi daha büyük enkaz? Çocuklar ilgisiz, sevgisiz yetişiyor. İhtiras uğruna evlatlar dünyaya getiriliyor. Sonra dünya kadar yük omuzlarına bindiriliyor. Onu yapma! Bunu etme! Şuna dokunma! Baskılarıyla ev, çocuk için zindana dönüşüyor. Sonra o çocuk bozulmaya yüz tutan duygularla dışarıda yanlış işlere bulaşmak durumunda kalıyor. Sonra da hayırsız evlat oluveriyor! Evet, hayırsız ailenin hayırsız(!) evladı.. Oysa evlatlar da kendimiz gibi Rahman’ın emanetleridir. Bizim onlar üzerinde hakkımız olduğu gibi, onların da bizler üzerinde hakları var. Hakkıyla anne babalık yapamadıysak, onlarla doğru şekilde iletişim kurup, ilgi alakamızı sağlıklı yürütemediysek, bizlerin yanlış üslup ve davranışlarıyla ellerimizden kayıp gittilerse; kıldığımız namazlara, verdiğimiz zekatlara, kestiğimiz kurbanlara vahlar olsun!
160 syf.
10/10 puan verdi
TRT dizisinde duydum yazarın adını. Övgü alan bir öykücü. Kitaplarını merak ettim. Bununla başladım. Çok sıcak, içten, bozkırın tadını veriyor. Yazar hayatını çoğunlukla Yozgat'ta geçirmiş, özelde Yozgat'ın genelde bozkırın (iç ve orta anadolunun) ya da taşranın kültürünü, sıcaklığını, gündelik yaşamını, aşklarını, kavgalarını iyi
Bozkırda Altmışaltı
Bozkırda AltmışaltıMustafa Çiftci · İletişim Yayıncılık · 20141,428 okunma
Ah, hayırsız evlatlar ah! İnsanlar bu kadar mı vicdansız, merhametsiz olur?
Yüce Rabbimiz bizi hayırsız kişilerden koru. Bize güvenle baglanabileceğimiz hayırlı bir eş ve hayırla yetistirecegimiz evlatlar lütfeyle.
Reklam
Zayıfı görünce zâlim kesilen çocukların yağdırdıkları taşların, bu zavallıların bedenlerinde açtığı yara bereler, aslında yolun tam karşısındaki dükkanında binbir derde deva ilaçları hazırlayıp satan eczacı Levi'ye ödenecek üç beş kuruşla kapanabilirdi. ... Öte yandan eczacı Levi'yi suçlamak doğru olmazdı.Çünkü, gelen talep doğrultusunda piyasaya sürdüğü ve ayrıca engereğinkinden bile daha etkili olduğuna kalıbınü bastığı zehirli müstahzarları satın alan namus ehli insanlarla; mesala babasının servetine konmak isteyen hayırsız evlatlar, oğullarının zalimliğinden ve müsrifliğinden illallah demiş üvey babalar ve kocalarının nemrutluğundan bıktıklarından biricik sevgililerine kavuşmak için yanıp tutuşan iffetli kadınlarla belki de fazlaca sıkı fıkı ve içli dışlı olması sonucudur ki, bu kadar katı ve hissiz olmuştu.
Sayfa 116Kitabı okudu
288 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Balzac'la tanışma kitabım oldu, çok da güzel oldu. Yıllar önce kalitesiz bir çeviride okumaya çalışıp hiç sevememiştim. Her türlü klasik ve yazarı okumama rağmen bu büyük romancıya elim gitmiyordu. Gel zaman git zaman okuma deneyimim arttı ve kendimi Balzac için hazır hissettim :) Ne de olsa okuması pek kolay bir yazar olmadığını biliyordum. Ama hiç beklediğim gibi olmadı, evet, zorlu bir okumaydı ama bir o kadar da keyif verici bir deneyim oldu benim adıma. Romana gelecek olursak, hayırsız evlatlar, sadakatsiz eşler silsilesi bizi karşılıyor. Karakterlerin fırtınalı iç dünyasını oldukça iyi yansıtmış Balzac. İnsan doğası ve duyguları üzerine kim uzmanlaşmak istiyorsa yolu klasiklerden illaki geçecektir. Bu kadarını söylesem zaten çok şey söylemiş olurum. Külliyatını tamamlamak istediğim bir yazar oldu Balzac. İyi okumalar.
Goriot Baba
Goriot BabaHonore de Balzac · İş Bankası Kültür Yayınları · 202114,7bin okunma
Bu hikayeyi dün babamdan dinledim bugün sizin için yazıya döktüm :)
Bir gün birbirini tanımayan zeki bir genç adamla yaşlı bir adam tesadüfen beraber yürüyerek bir yolculuğa çıkmışlar. Yolculuk uzun ve bir süre sonra yorulmuşlar. Genç adam yaşlı adama "Amca sana karşı saygımı yitirmemekle birlikte bir şey söyleyebilir miyim? İkimiz de yorulduk. Yolun kalanının bir kısmını sen beni sırtında taşı sonra ben
Kudüs şairinin dediği gibi; "Kudüs anaydı!" Biz annesinin kıymeti bilmeyen hayırsız evlatlar olduk ..
536 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
"Aziz Bey Hadisesi" kitabıyla tanıştığım ve sevdiğim yazara elimde olan bu kitapla devam etmek istedim. Kitap nasıl bitti anlamadım. Herhangi bir kurgusu yok. Çok kalabalık bir karakter kadrosu var o kadar ki saymaya üşendim (ben deyim 150 sen de 200 ). Karakterler arası geçiş hiç ama hiç yormuyor. Adı verilmeyen Karadeniz'in küçük bir kasabasında denize sırtını veren akıl hastanesinin hikayesi ve bu hastaneye bir şekilde yolu düşen herkesin hikayesi diyebiliriz. Çarpık aile ilişkileri, sorumsuz anne babalar, hayırsız evlatlar, zaaflar, yalnızlıklar, hastalıklar, ölümler vardı. Üzülerek okuduğum satırlar da oldu ama gülerek hatta kahkaha atarak okuduklarım daha fazlaydı. Keyifli bir okuma oldu benim için.
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi
Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa TarihiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20193,360 okunma