Bir insanın kendi kaderini ve içerdiği olanca acıyı kabul ediş yolu, kendi davasını seçiş yolu, ona en ağır koşullar altında bile yaşamına daha derin bir anlam katma fırsatı verir. Yaşam, yiğitçe, onurlu ve özgecil olabilir. Ya da bu şiddetli kendini koruma kavgasında kişi, kendi insan onurunu unutup bir hayvan düzeyine inebilir. Burada insanın zor bir durumun sunduğu ahlaki değerlere ulaşma fırsatlarından yararlanma ya da vazgeçme arasındaki seçimi yatmaktadır. Bu da o insanın acılarına değip değmediğini belirler.
İnsan; asil olamayacak, ölmeye yazgılı, çirkin ve huysuz bir hayvan. Seviyorum insan tanımlarımı. Kimseyi değilse bile beni eğlendiriyorlar.
Reklam
ne kadar masumdum oysa severken seni gülüşünle dolardı yüreğime dünya sahil kenarında kulak tırmalarken vapur düdüğü hınca hınç insanlar savrulurken meydana dalgınlıktan atlayınca yola yediğimde en okkalı küfrü bir saçak altında sağanaktan saklanırken yalnız seni düşünürdüm hep hayaline tutunurdum ve hep iyi bir insan olurdum çocuk sevindirir hayvan başı okşardım kalbim pîrüpak olurdu seni severken yüzümde bir nur hatrımı sorardı dervişler
Gelme diyorsun Bu gel demektir Birazdan güneş doğacak Doludizgin atlılar geçecek yüreğimden Seni düşüneceğim Gümüş mahmuzların parlaklığınca Yağmur nal izlerini örtmeden Sana geleceğim
İnsan, yani hayvan, Satanistler’e göre bir ilahtır. Bedensel varoluşun en saf hali, hayvanların ve doğal isteklerini inkar edecek kadar büyümemiş çocukların bedenlerinde bulunur. Onlar olayları, ortalama yetişkin bir insanın asla ummadığı bir şekilde algılayabilir. Bu yüzden, Satanistler bu varlıklara kutsal gözüyle bakar ve dünyanın bu doğal büyücülerden çok şey öğrenbileceklerini bilir.
Sayfa 66 - 6:45 YayınlarıKitabı okudu
"İnsan, kendine kurallar koyulan bir hayvan gibi her duruma alışıyor."
Reklam
giriş
"İnsan, hayvan ile üstinsan arasına gerilmiş bir iptir, altında bir uçurum olan bir ip."
Anne sevgisi bu muydu? Felaketin ortasında hissedilen bu sezgi, insan bir hayvan gibi yaşamaya mecbur edildiğinde bile varlığını sürdüren bu empati kıvılcımı mıdır anne sevgisi?
Çok iyi :))
İnsanı mantıklı bir hayvan olarak tanımlayan kimdi merak ediyorum. Gelmiş geçmiş en yersiz tanım bu. İnsan pek çok şey olabilir ama mantıklı değildir.
Çocuk hayatının ilk yıllarında ebeveynlerinden sevgi görmezse, onların standartlarını benimsemeyecek ve normal bir vicdan geliştirmeyecektir. Dahası, çok az sevgi gösteren ebeveynler genellikle tutarsız, tahmin edilemezdir ve aile içinde güvenilir davranış standartları tesis edemeyebilirler. Saldırgan dürtüleri kısıtlama yoksunluğunun çocuklarda yaygın bir durum olmasının yanı sıra, sevgi görmeyen çocuk, bu dürtüleri şiddetli olarak yaşamaya meyillidir. Görünen o ki insanların, sosyal hayvan olarak, kabul görme ve onaylanma gibi temel bir ihtiyacı vardır. Eksikliğini yaşadıkları şeyin ne olduğunu bilmiyor gibi görünseler de, sevgi yoksunluğuna hınçla karşılık verirler. Davranışın içsel düzenleyicisi olarak vicdanı gelişmemiş çocuklar, saldırganlıklarını sadece, anında cezalandırılma gibi açık bir tehdit söz konusu olduğunda dizginleyebilir. Normal bir vicdan gelişimine sahip çocuklar anında cezalandırılma tehdidi olmasa da iyi davranma eğilimindedir.
Reklam
Benmerkezciliğim o boyutlardadır ki her acı çekende anında kendimi bulur, her acıyı ben de çekerim. Kendimi sadece insanlarm değil hayvan ve bitkilerin yerine koyduğum bile olur. İnanılmaya­cak kadar çok sayıda insan keyifle boğa güreşini izleyebilir, kanlar içindeki yaralı boğaya ürpermeden bakabilir. Ama ben asla. Çünkü o sırada boğa olurum. Biri ağaç kestiğinde, ren geyiği, tavşan ya da fil avladığında tuhaflaşırım.
Belki de insan sadece kendisiyle uğraşmalıydı: Başkalarını yargılamak haysiyetsizlik, aşağılıkça; oysa herkesin yaptığı budur: Bundan imtina etmek, kendini insanlığın dışına koymakla aynı kapıya çıkar. İnsan kindar bir hayvan olduğundan, hemcinsleri üzerine beyan ettiği her görüşte kötüleme vardır. Onlar hakkında iyi şeyler söyleyemediğinden değil; ama kötü şeyler söylediği zamankinden hissedilir derecede daha az zevk ve kuvvet hissi alır bunlardan. Onları küçültüp infaz etmesi ise öyle onlara zarar vermek için de değildir pek; kalan öfkelerini, kalan diriliğini korumak içindir, uzun bir horgörü pratiğinin meşakkatli sonuçlarından kurtulmak içindir.
Metis Yayınları
Problem nedir?
Akrilamid'in hayvanlarda kansere sebep olduğu bilinmektedir. Ayrıca, akrilamidin belli dozlara çıkıldığında, insan ve hayvan sinir sisteminde zehirlenme etkisi yaptığı da bilinmektedir.