305 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
53 günde okudu
D. M. Dunlop- Hazar Yahudi Tarihi
"Tarafımdan oluşturulmuş bu yorumun tüm hakları kitapyurdu.com'a aittir." Kıymetli okurlara yorumu sunmadan önce, yorumlama maksadıyla ele almış olduğumuz kitabın yazarını kısaca tanımakta fayda görüyorum: D. M. Dunlop, 1909 İngiltere doğumludur. Avrasya ve İslam tarihi konularında ele aldığı çalışmalarla tanınmaktadır. Özellikle
Hazar Yahudi Tarihi
Hazar Yahudi TarihiDouglas Morton Dunlop · Selenge Yayınları · 200810 okunma
400 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Dönemin kaynakları dikkate alınarak Hazarlar üzerine yapılan değerli bir çalışma. Hazarların tarihine meraklı olanlar mutlaka bu eseri okumalıdır.
Hazar Kağanlığı ve Etrafındaki Dünya
Hazar Kağanlığı ve Etrafındaki DünyaAltay Tayfun Özcan · Kronik Kitap · 201952 okunma
Reklam
Kafkasya onun talihi olacaktı ancak tarih ona farklı bir kader sunacaktı.
Sasani komutanı Şahvaraz'ın Arap hakimiyetine geçtiği günlerde Hazarları düşman olarak gördüğüne ilişkin ifadesi ve Arapların Belencer seferi sırasında Hazarların yaşadıkları bölgede keşif yapmayı reddetmesi, Hazarların 642'de bölgedeki ciddi bir güç olduklarını işaret eder.
Zira Göktürkler 620'lerde Kafkaslarda ortaya çıkana kadar ne Kafkaslarda ne de başka bir yerde Hazarların varlığını gösteren bir kayıt bulunmamaktadır.
Reklam
...Aksine bütün bunlar, Hazar kağanlığının, farklı bir adla farklı bir coğrafyada bizzat Göktürk hanedan ailesinden bir kişi tarafından kurulan yeni bir Göktürk Kağanlığı olduğuna işaret eder.
... Gururum, göklere çıkmış bir konumdan düşmeme neden oldu...
... Gururları onlara karşı döndü, zira insan kendi gücü ile kuvvetli değildir, düşmanı zayıf yapan Tanrı onu güçlü kılar."
Sayfa 66
Göktürkler... Ancak bu sefer çok daha farklı bir niyetle, Kafkasya'yı egemenlik altına almak üzere gelmişlerdi.
Reklam
Daha önce gönderdiği mektubunda Şad'ı saldırılarını kesmemesi durumunda "yeryüzünün sonuna kadar takip etmek"le tehdit eden Hüsrev'in şimdi iki devlet arasındaki akrabalık ilişkilerini hatırlatır bir seviyeye gelmiş olması dikkat çekici ve bir o kadar da şaşırtıcı bir değişimdir.
Göktürk Kağanlığı ve Bizans İmparatorluğu dünyaya yeniden bir arada meydan okuyorlardı. Ancak bu sırada İtil'in ötesinde, eskisi kadar yalnız değillerdi. Şimdi Hazarların devri başlıyordu.
Göktürkler kendilerini denizlere ulaştıracak bir kanal açıyorlardı. Bu, kelimenin tam anlamı ile bir Türk kanalıydı.
Turkhsanthos hemen dedi ki " Siz on dilli ancak sehtekârlık için birini kullanan Romalılar değil misiniz?"
Şimdi Kafkasya'ya adım atmakla Göktürkler, aşamadıkları İran'ı "bypass" ederek daha önceki devirlerde sınırlı da olsa işlemiş bir yolu yeniden canlandırma çabasına giriyorlardı.
51 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.