Hiç unutamıyorum bu kitabı. Babam vermişti elime 11 veya 12 yaşımdayken.
Kışın yorganıma sarılıp sabahlamiştım bırakamamıştım elimden. 17 yaşındaki genç kızın dünyasını öyle güzel anlatmıştı ki Tolstoy, hayran olmuştum. Evin cevresini, ağaçları, birlikte yaşadıkları kadını, çalan piyanonun melodilerini oyle guzel anlatmıştı ki hepsini görmüş ve
Ben beni çok seven, önemseyen biri olsam bana Tolstoy okumayı yasaklarım. Beni çok seven biriysem de beni kısıtlamaya kalkmam. Akla zarar. Bunlar, ben olan benin problemleri. Geçelim.
Tolstoy'un gerçek hayatta hissettiklerini yazdığına inanıyorum. Bu hisler kurmaca olamaz ve yine bu hisleri birinden görüp duyup da yazmış olamaz. Zihnin
Mihailoviç'i elinden tutup uçurumun kenarına götürmek ve onu: " İşte bir adım daha. Uçuruma doğru gidiyorum. Ufak bir hareket mahvolmam için yeterli" demek istiyorum.
Kendisi kuvvetli kolları ile beni yakalayarak bu dehşet verici sessizlikten kurtarsın...
Sayfa 70 - Kaknüs Yayınevi Üsküdar İstanbul 2002Kitabı okudu