Bana soracaksın: leylaklar nerde? Nerde gelinciklerle örtülü metafizik? Nerde suskular ve kuşlarla dolu kelimeleri Damıtan yağmur? Anlatayım başıma gelenleri: Madrit’in bir mahallesinde yaşıyordum Çanlarla, ağaçlarla, saatlerle Uzaklara bakınca ordan Kocaman, deri bir okyanus gibi Kastil’in kuru yüzü görünürdü Evimin adı «Çiçekler Eviydi
455 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 9 days
Ne Yapmalı
Ali şeriati 'Ne Yapmalı' diyerek, yapılması gerekenleri kendince sıralıyor. Katılırız veya katılmayız ama kendi zamanında bunun mücadelesini vermiş bir insanın düşüncelerinin kağıda dökülmüş halini okuyacağız. Dolambaçlı söylemler, uzun, zor, anlaşılmaz kavramlar, kelimelerle dans etmek yok; herkese yönelik sade ve net konuşuyor, konuşuyor,
Ne Yapmalı
Ne YapmalıAli Şeriati · Fecr Yayınevi · 2009222 okunma
Reklam
Sevap kazanmanın yolları
Ebû Zer radiyallahu anh anlatıyor: Bir gün Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem: "Güneşin doğduğu her gün herkesin sadaka vermesi gerekir" buyurmuştu. "Ey Allah'ın elçisi!" dedim. "Bizim malımız yok ki, sadakayı nasıl verelim?" Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu: "Şu saydıklarımın her biri bir sadakadır: 'Allahü ekber' diye tekbir getirmek, 'Sübhânallah' demek, 'Elhamdülillah' demek, 'Lâilâhe illallah' demek, 'Estağfirullah' demek, iyiliğe teşvik edip kötülüğü engellemek, insanların gelip geçtiği yoldan dikeni, kemiği, taşı kaldırıp atmak, gözleri görmeyeni gideceği yere götürmek, sağır ve dilsize, bir şeyi anlayıncaya kadar anlatmaya çalışmak, bildiğin bir yeri senden sorup öğrenmek isteyene yol göstermek, sıkıntıda olup senden yardım isteyenin yardımına koşmak, güçsüz birine var gücünle yardım etmek... İşte bütün bunlar kendin için verdiğin birer sadaka yerine geçer.
Sayfa 138Kitabı okudu
Tamamen yaşayamamak deyince, hep başkaları için yaşayan annemi düşünürüm.
Sahi, annem... Tamamen yaşayamamak deyince, hep başkaları için yaşayan annemi düşünürüm. Ya hiçbir gün, içini titreten ufacık bir şeyi fark etmemişe yahut yapmamışsa? Onun yerine kendimi koymak istediğim zaman mütemadiyen bir boşluğa düşerim. Otuz yıl doğduğu evden uzakta, hep yargılayan bakışların altında dört çocukla doldurulan zaman fikri kimi korkutmaz ki?
Sayfa 23
Batının tekniği karşısında ezilmenin güdüsü, dış görüntümüzü Batılılaşma suretiyle tatmine itilmiş. Tekniği almamak, alamamak, onun bazı ürünlerini ithal etmekle telafi edilmiş. Ülkenin mübrem ihtiyaçlarına cevap verecek sanayi oluşturmanın çabası, sancısı yerine körüklenen tüketicilik, uzun yıllar Türkiye'yi Batı'nın pazarı hâlinde tutmuş. Montaj sanayisi, işte bu sancısızlığın, hazıra konma kolaylığının uzantısıdır ve şüphe yok ki Batı yönlendirmesinin bir neticesidir...
Zamanın Kıymeti-Alıntılar 1. Aynı şekilde ilmi insanlar arasında yaymak da bir nimettir. 2. İlim nimeti de nimetlerin asıllarındandır ve çok büyük bir nimettir. İnsanlığın yükselmesi, hem dünya hem de ahi­ret saadeti buna bağlıdır. 3. Tercumanu'l-Kur'an olan Abdullah ibn Abbas (ra.) 4. Bir vakti boş geçirdiğinde onu tekrardan elde etmesinin artık
Otto YayınlarıKitabı okudu
Reklam
174 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.