Sahi, annem... Tamamen yaşayamamak deyince, hep başkaları için yaşayan annemi düşünürüm. Ya hiçbir gün, içini titreten ufacık bir şeyi fark etmemişe yahut yapmamışsa? Onun yerine kendimi koymak istediğim zaman mütemadiyen bir boşluğa düşerim. Otuz yıl doğduğu evden uzakta, hep yargılayan bakışların altında dört çocukla doldurulan zaman fikri kimi korkutmaz ki?
Sayfa 23