Aşk var,
Soykırım var ( Bosna),
Savaş var,
İnanç var,
Kadere inananlar var,
Gerçek tarihin ta kendisi var,
Eeee kalemin başında da Sinan AKYÜZ var ise kesinlikle okunması gereken bir yapıt.
Tarık gideli tam tamına bir hafta olmuştu.Onsuz kendimi yapayalnız hissediyordum.O gün yine sabahtan akşam beşe kadar dersliğe kapanmış teknik egzersiz çalışmıştım.Başım kazan gibiydi.Sınıfa saçtığım nota kağıtlarını toplayıp çantama sıkıştırdım. Tam dışarı çıkacağım sırada Vukadin kapının önüne geldi. Gözleri kıpkırmızı kesilmişti.
"Sen iyi misin?" diye sordum.
Kapıyı usulca kapattı."Zamanın var mı?" diye sordu.
Gergindi. Belli ki biraz da içmişti.Dudaklarının titrediğini fark ettiğimde hayretler içinde kaldım.
"Tabi ki var," dedim.
"Hayrola!Yoksa canını sıkan bir şey mi oldu?"
"Vida gibi kafama takılmış durumdasın,"dedi bir çırpıda.
O anda yegane düşüncesini belli etmişti. Çok şaşırmıştım.
"Kalbimin sahibi var," dedim çatallaşan sesimle.
Gwen, bir gün veterinerden gelen bir telefonla bambaşka bir dünyaya adım atar.
Gwen gözleri açılmadan kör olmuş simsiyah bir yavru kedinin annesidir artık. Antik Yunanın gözleri görmeyen şairinden esinlenerek bu küçük yavruya Homeros adını verir.Sahibine ise hiç pes etmemeyi ve her düştüğünde yeniden ayağa kalkabilmeyi öğretir.
Okurken hem çok güldüm hem de çok hüzünlendim. Özellikle Homeros'un Gwen'in hayatını kurtardığı sahne çok etkileyici. Bir kedi bir insanın hayatını nasıl kurtarır diye merak ediyorsanız, bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Sevgi BağıGwen Cooper · Martı Yayınları · 2010300 okunma