Bence benim gibi görece daha küçük yerleşim yerlerinden gelenler için kalabalık kasvetin ana kaynağı, insanları da son derece tedirgin edici. Sonuç olarak kasvetli :d
Bir yeniliğimiz daha oldu ve okurlar olarak hakkımızda hayırlısı!
Ya, şu 'Dislike' şeysi de bir acayip olmuş. İnsanın eli es kaza değiyor ve sonra, nezaketen de olsa, insan, severek takip ettiği karşısındaki okura saygısızlık yapmış hissine kapılıyor.
Bu yenilik her ne kadar bir paylaşım için eşitlik adına yapılmış olsa da, hem yanlışlıkla tıklanma hem de suistimal edilme ihtimali yüksek bir yeniliktir. Twitter bile bunu henüz pilot olarak uyguluyor ve daha tam net yayına almadı.
Benim hoşuma gitti dislike butonu. Zaten belirtilmiş: Karşı tarafa bildirim gitmeyecek, beğenmediklerimiz dikkate alınarak önerilecek gönderiler. Bir türlü kişiselleştiremiyordum sayfaları. İletilerinden zerre hoşnut olmadığım insanları engellememe rağmen önüme düşüyorlardı beğeni oranları çok yüksek olduğu için. Böylesi çok daha iyi olmuş.
Evet, hakkaniyetiyle kullanılırsa bence de uygundur. Ama burası, 1K için az daha erken olduğu düşüncesindeyim. Çünkü burada gruplaşmalar, insanlardan ayrışmalar, kişisel meseleler ve daha nicesi şeyler yüzünden biraz art niyete kaçabilir kullanımı. Aslında bu düşünceyle paylaşılmıştı, ama hakkımızda hayırlısı. (:
Bir tane krem almak için girdiğim avm o kadar kalabalıktı ki, "Allah Allah bu ne kalabalık?" diye aklımdan geçirirken bir mağazanın camındaki "14 Şubat'a özel indirim" afişini gördüm. Başlasın bakalım çılgınca alış-veriş! Hiçbir günü atlamıyoruz MaşaAllah... Allah akıl fikir versin ne diyeyim...
14 Şubat bahanesi ile de olsa insanlar alışveriş yapıp birlikte vakit geçiriyorlar. Bundan derin sosyolojik çözümlemeler çıkarma, ben-biz çoğunluktan farklıyım-farklıyız vibe'ı yaratma çabası bana manasız geldi. Çılgınca alış-veriş. Evet alış-veriş ama bu koşullar dahilinde ne kadar çılgınca muamma. İnsanlar emeklerinin ederini zaten kazanamıyorken kazandıklarını da nereye harcayacakları bizi ilgilendirmiyor. İleti neredeyse, millet açsa neden avmler ağzına kadar dolu, nankörsünüz diyen boomerları hatırlattı bana.
Öncelikle insanların birbiriyle vakit geçirmeleri için böyle uydurulmuş saçma sapan günlere ihtiyaçları yok. Ayrıca iletimden farklıyım veya farklıyız gibi saçma bir ayrımcılık çıkarmışsanız bence siz kendinizi sorgulayın! Kimin parasını neye, kime, ne şekilde harçadığı tabii ki beni ilgilendirmez benim dikkat çekmeye çalıştığım durum böyle tuzak günlerin sembolleştirilmesiydi ama belli ki hiç anlamamışsınız. Ha bir de evet avmlerin doluluk oranı halkın ne kadar aç olduğunun da bir tür göstergesidir benim için! İyi geceler...
Yazan kişinin para kazanması fiyatların makul bir düzeyde tutulmasıyla mümkün olabilir. Siz okumayın dercesine yürütülen bir sektörde neyin kime haksızlık olduğu pek umurumda değil şahsen. Ekonomisi elvermediği için kitapları internetten bedava okuyan bir insana haksızlık ettiği gerekçesiyle etik nutuğu atanlar var, onlara lafım bile yok :d
Bir filozof ve sosyolog olan Herbert Spencer, çağdaşlarını iyi eğitim görmüş kadınlar konusunda uyarıyordu, çünkü ona göre beyinlerini çok zorlayan genç kızların göğüsleri dolgunlaşmayacak, bu nedenle onlar "iyi beslenmiş ve iyi gelişmiş çocuklar yetiştiremeyeceklerdi." Havva çok bildiği için cezalandırılmamış mıydı? Eğitimle birlikte "dünyadaki bütün kötülükler ve sefaletler bilinecektir. Bütün bunları bir genç kız, parıldayan aşk tutkusunu kaybetmeden öğrenemez; oysa bu tutkuyu korumak onun yaşamdaki görevi olmalıdır."
Gel de anlat. Aynı zihniyet bugün de varlığını sürdürüyor. Çalışan kadının hafifmeşrep görülmesinden tut siyaset konuşan kadının itici ve "erkeksi" bulunup tüm gününü bedenini süslemeye harcayan kadınların göklere çıkarılmasına kadar.